2016 yılı bütçesi TBMM Genel Kurulu'nda

2016 yılı bütçesi TBMM Genel Kurulu'nda
Kültür ve Turizm Bakanı Ünal:- "Açıkladığımız turizm destek paketinin devamı olarak yapısal tedbirler konusunda da çok ciddi mesafe katetmiş durumdayız. Önümüzdeki günlerde bu tedbirleri sektörle paylaşacağız"- "Rusya'nın turizmi bir yaptırım aracı olarak

TBMM (AA) - Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, açıkladıkları turizm destek paketinin devamı olarak yapısal tedbirler konusunda ciddi mesafe katettiklerini ve bu tedbirleri sektörle paylaşacaklarını söyledi.

Ünal, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile bağlı kuruluşların 2016 yılı bütçesi üzerinde yaptığı konuşmada, kültürel miras ve geleneği; sanatçılar, düşünce insanları ve onların eserlerini dünyaya tanıtmak için daha zengin içerikli ve güçlü projeler geliştirme açısından 2016 bütçesinin büyük bir önem taşıdığını kaydetti.

Ünal, "Önümüzdeki yıl, kültür ve sanat değerlerimizi yeniden üreterek, güncelleyerek gelecek nesillere aktaracağız. İnsanımız kendi değerlerine sahip olmanın verdiği özgüvenle bütün dünyayı kendi bilgi ve iş sahası olduğu kadar, kültürel etkileşim alanı olarak da görmeye devam edecektir" dedi.

"Sorumluluğumuz Türkiye'dir, sorumluluğumuz insanların, insanlığın üzerinde yükseldiği değerleri yaşatmaktır" ifadesini kullanan Ünal, "Geleceğimizi birlikte inşa edeceğiz, milletimizin ortak aklı ve büyük katılımıyla bunu başaracağız. Hatırlatmak isterim ki cumhuriyetimizin temeli kültürümüz ve medeniyetimizdir" diye konuştu.

Bakanlığımızın 2016 yılı bütçe teklifiyle ekonomik alanda hükümet tarafından öngörülen kalkınma programı çerçevesinde ilk kez kültürel kalkınma programını uygulamaya başlayacaklarını dile getiren Ünal, şunları söyledi:

"Bu program çerçevesinde oluşturulan kültürel kalkınma modelimizi temelinde Anadolu medeniyetinin yer aldığı 3 eksen üzerinde tanımlıyoruz: İnsan, kültür ve şehir. Önümüzdeki dönem kültür politikalarımızı şehirlerimiz üzerinden somutlaştıracağız. Kültürel kalkınmayı mahalle, semt, ilçe ve il ölçeğinde sahip olduğu kültürel değerlerle uyumlu şekilde planlıyoruz. Bu kaynakları kültüre dayalı, sürdürülebilir kalkınma yaklaşımı çerçevesinde geliştireceğiz. Şehirlerimizde yapılacak kültürel planlamayı kamu ve özel sektör, vatandaşlar, STK'lar ve yerel yönetimlerle birlikte yürüteceğiz.

Önümüzdeki dönem planladığımız ve uygulayacağımız kültürel kalkınma programı 7 stratejik alandan oluşmaktadır. Bunlar, şehrin tarihi dokusunu ihya etmek; kültür alanlarının canlandırılması; şehir kültürünün zenginleştirilmesi ve tanıtımı; Anadolu medeniyet izlerinin gün yüzüne çıkarılması; kültür ekonomisi ve girişimciliğinin desteklenmesi; kültür sponsorluğu sisteminin geliştirilmesi; beşeri kapasitenin güçlendirilmesi ve bunun eğitimi."


-"Yerli film rekoru"


Yurt dışı fuar ve diğer organizasyonlara destek vermeye devam edeceklerini belirten Ünal, "Ülkemiz coğrafyasında hayat bulmuş medeniyetlerin ürünü olan kültür mirasımızı insan-kültür ve şehir-medeniyet ilişkisi üzerinden somutlaştırarak koruyacağız" dedi.

Bakanlığı yaptığı çalışmalarla ilgili bilgi veren Ünal, 2015 yılında film yapımına toplam 27 milyon TL destek kararı alındığını, ayrıca ulusal ve uluslararası alanda yapılan 118 etkinliğe 17 milyon lira destek verildiğini bildirdi.

2015 yılında yeni bir rekor kırılarak 139 yeni yerli filmin 60 milyon seyirciyle buluştuğunu, yüzde 56 yerli film izlenme oranıyla Türkiye'nin, Avrupa'da birinci sıraya yükseldiğini kaydetti.

Ünal, "Sanatsal üretkenliğin desteklenmesi, ülkemizin bir sanat merkezi haline dönüşmesi ve sanatımızın tanınması için, yerelden evrensele anlayışıyla sanatsal ve kültürel etkinliklere desteklerimiz artarak devam etmektedir" diye konuştu.


-"Tedbirleri sektörle paylaşacağız"


Ünal, şunları söyledi:

"Maalesef, yurt dışında Türkiye'nin güvenlik açısından riskli ülke olduğu propagandası yoğun bir şekilde sürdürülüyor. Hem özel sektörle birlikte sürdürdüğümüz hem Ekonomi Bakanlığı, TİM, Dışişleri Bakanlığı, AB ve sektör temsilcileriyle birlikte yürüttüğümüz bir seferberlikle özellikle Türkiye'nin tanıtımı açısından ciddi bir çalışma içerisindeyiz. Geçtiğimiz günlerde turizm destek paketimizi açıkladık ve aslında bu süreç sadece bugüne dair değil, turizmimizde 2013'te başlayan, 2014 ve 2015'te bizim zorunlu olarak hem ürün çeşitliliği hem pazar çeşitliliği hem de güçlü bir destinasyon yönetimini gerektiren çalışmalarımız belli bir noktaya gelmişti.

Turizm, uluslararası ilişkilerde onarıcı ve iyileştirici bir etkiye sahiptir. Dünya Turizm Örgütü, turizmin uluslararası ilişkilerde bir yaptırım aracı olarak görülmesini doğru bulmaz çünkü uluslararası ilişkilerde sorun yaşansa bile aslında turizm nihayetinde bu ilişkilerde iyileştirici bir etkiye sahip. Rusya'nın turizmi bir yaptırım aracı olarak kullanması ve seyahat özgürlüğünü kısıtlaması da bu çerçevede bizim için uzun vadede bir sorun oluşturmaktan ziyade belli ürünlerimizi belli pazarlara bağımlı hale gelmekten kurtarıcı bir etki oluşturacaktır.

Unutmamalıyız ki her kriz kendi içinde belli fırsatları barındırır. Türkiye önemli çalışmalar yürütüyor ve önümüzdeki süreçte açıkladığımız turizm destek paketinin devamı olarak aynı zamanda yapısal tedbirler konusunda da çok ciddi mesafe katetmiş durumdayız. Önümüzdeki günlerde bu tedbirleri sektörle paylaşacağız.

Özellikle rezervasyonlardan yola çıkarak 2016 sezonuna dönük bir kara tablo çizmek doğru değildir çünkü bir psikolojiyi ve algıyı yönetiyoruz. Bir türbülans oluşabilir. Biz bu türbülanstan sektörümüzle birlikte hükümetimizin desteği ile rahat bir şekilde geçeceğimize inanıyorum."

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.