ABD (Missouri-Lowa)-1

ABD (Missouri-Lowa)-1
 Muhabir
2000 li yılların başı. Petrol varili 150 Dolara yanaştı. Dünyada ekonomik ve enerji krizi ile boğuşuyor. Enerjide çoğunlukla dışa bağımlı olan Türkiye de kriz başladı.

2000 li yılların başı. Petrol varili 150 Dolara yanaştı. Dünyada ekonomik ve enerji krizi ile boğuşuyor. Enerjide çoğunlukla dışa bağımlı olan Türkiye de kriz başladı. O yıllar hem küresel ısınmaya ve hem de enerji krizine çözüm bulmak üzere her ülke kendi gücü dâhilinde bir çıkış yolu arıyor. Türkiye için fazla bir alternatif yok. Ancak üniversitelerde küçük araştırmalarda ortaya konan biyodizel alternatif enerji kaynağı olma yolunda. Bu sebeple biz de o yıllarda devreye giren biyodizel üzerinde duruyoruz.

dsc00478.jpg

dsc00492-kopya.jpg

dsc00512-kopya.jpg

Konu resmi olarak Devlet politikalarına da konu oluyor. Bununla ilgili olarak, başkanlığımda oluşturulan ve içinde resmi ve sivil toplum örgütlerinden oluşturulan bir heyetle tarıma dayalı enerjiyi yani Biyodizel konusunu etraflıca çalışıyoruz. Kısa yönden köşeyi dönmek isteyenler henüz yasa-yönetmeliği olmayan biyodizel konusunu istismar ediyor. Bunun için de en çok insanımız bitkisel yağa dayalı olarak biyodizel elde etme peşinde. ABD Tarım Bakanlığı daveti de tam bu arada geliyor.

dsc00616-kopya.jpg

Konuyu ele almak üzere bir grup arkadaşla ABD Tarım Bakanlığınca (USDA) davet ediliyoruz. Yol da dâhil tüm masraflar ABD Bakanlığı tarafından karşılanıyor. Uzun bir yolculuğa çıkıyoruz. İlk defa bu kadar uzun bir yolculuğa, hem de ABD ye gidiyoruz. Uçak biletleri de ABD tarafından alındığı için meşhur bir havayolu şirketi ile gitsek de, konforu ve ikramları bizim THY’ye hiç uymuyor. Tüm ekip ilk defa ABD yolcusu. Heyecan ve merak dorukta.

pusula-manset.jpg

Gidiş için yolculuk Ankara’dan başlıyor. Oradan İstanbul-Amsterdam, Amsterdam-New York, devamında da New York-Washington olarak organize edilmiş bir seyahat. En uzun mesafe New York hattı, 11 saat sürüyor. Uçakta yanımda boynunda Haçı ve özel kıyafetiyle kendi halinde oturan siyahi bir rahibe. Birkaç kelam ederiz diye selam verip yerimi alıyorum. İlk sorusu Hangi Ülkeden olduğum üzerine, Türkiye cevabını alınca, küçümseyici bir tavrıyla Türkiye de neresi diyor. Buna karşılık siz nerelisin soruma karşılık Amerika diyen siyahi rahibeye, esas memleketiniz Amerika değil herhalde dedikten sonra da ben 1000 yıllık Selçuklu, Osmanlı ve en son Türkiyeli-Anadoluluyum, diye konuyu bağlıyorum. Afrika kökenli bir rahibe Rahatlıkla Amerikalıyım, diyebiliyorken bizim laikçi Kemalistler, bırakın Selçuklu ve Osmanlıyı, Türkiyeliyim, Türküm demekten utanıyor.

pusula-manset-001.jpg

Akşamüstü çıktığımız Amsterdam-New York’a adeta güneşle beraber devam eden yolculuğumuzun ilk etabı neredeyse akşama yakın New York’ta, ABD’nin 35. Başkanı adına yapılmış JFK (John F. Kennedy) havaalanında son buluyor. İlk gecemiz için havaalanına yakın bir otele alınıyoruz. Otel eski, pek de iyi değil, ancak oldukça hareketli, giren-çıkan belli değil. Güvenlik için akşam saat 9.00 dan sonra dışarı çıkmamamız için otel yönetimi tarafından da tembih alıyoruz. Çıkacak da halimiz yok, zaten Jetlag durumundayız, uyku düzenimiz bozuluyor.

pusula-manset-002.jpg

Sabah erkenden bu sefer Başkent Washington’a uçuyoruz. 2 saat süren yolculuktan sonra şehre hareket ederek merkezde, Beyaz Saray karşısında daha çok devlet protokolün de kaldığı güzel bir otele yerleştiriyoruz. Bir süre sonra toplantı için ABD Tarım Bakanlığına geçiyoruz. Fazlaca bir protokol uygulaması olmayan toplantı 2 saat kadar sürüyor. Devamında şehir tanıtma gezisi. Akşam yemeğimiz kendi başımıza. Porsiyonlar bize göre en az 2 kişilik. Şimdi daha iyi anlıyoruz ki, ABD vatandaşlarının neden bu kadar kilolu olduğunu.

pusula-manset-003.jpg

Beyaz Saray ve çevresinde tur atıyoruz. Dünyayı yöneten koca Amerika’nın beklenen ihtişamından pek bir şey yok. Beyaz Saray çevresinde protestolar ve parkında sincaplar dikkat çekici. Kongre Merkezi ve Özgürlük ve A. Lincoln Anıtı birbirine yakın bir alanda. Şehir orta büyüklükte (nüfus 500 bin kadar) sadece Ülkenin idari merkez olarak kurulmuş durumda. A. Lincoln ABD’nin 16. Başkanı. Lincoln, 1861 de başlayan Kuzey-Güney Savaşında, Güneylilere karşı ABD bütünlüğü adına savaşı kazanarak ABD’yi yeniden kuran başkan. 1965 suikastla öldürülse de ABD birliğini tamamlıyor.

pusula-manset-004.jpg

Şehir merkezinde heykel askerlerden oluşan güzel bir savaş anıtı (Vietnam Şehitleri Anıtı) oldukça dikkat çekici. Park içinde yer alan askerler oldukça canlı. Orada bir cümle de kayda değerdi. İngilizce “Freedom is not free”, Türkçesi “Bağımsızlık bedava (karşılıksız) değildir”. Dünyaya onca savaşlar ihraç eden ABD için de oldukça anlamlı bir söz. Bağımsızlığını isteyen ülkelere bedelini ödetiyor.

Ertesi gün esas teknik çalışmamızın yapılacağı ABD’nin ortalarında yer alan şehre doğru yine yola çıkıyoruz. Hedef Missouri eyaleti, şehir St Louis. Bu şehir Washington’un batısında, mesafesi 2 bin km den fazla. Devamında daha küçük bir uçakla yarım saat uçuşla daha küçük bir şehir olan Columbia’ya geçiyoruz. Nüfusu 100 bini biraz aşan bu şehirde adına bir Üniversite bile var. Burada bizi, burada yapacağımız teknik çalışmalarda bize rehberlik edecek emekli 80 li yaşlarda Prof. ve eşi karşılıyor.

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.