Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hotar:

İZMİR (AA) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliği halk oylamasına ilişkin, "Tüm Avrupa Birliği'nin neredeyse hepsinin bir araya gelerek 'hayır' demesini, dağdaki teröristin 'hayır' demesini, sağduyulu vatandaşımızın oturup düşünmesi lazım." dedi.

Hotar, İzmir Güzelbahçe'deki bir kafeteryada muhtarlar, sivil toplum kuruluşu üyeleri ve vatandaşlarla bir araya gelerek, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini anlattı.

Halk oylamasıyla Türkiye'nin kazanımları ve deneyimlerinin daha da güçlendirilebilmesi için yeni bir sistem önerildiğini belirten Hotar, vatandaşların, 16 Nisan'da sunulacak anayasa değişikliğinin maddelerini okumasını istedi.

Parlamenter sistemdeki çift başlılığın yarattığı sıkıntılara değinen Hotar, şöyle devam etti:

"Tüm Avrupa Birliği'nin neredeyse hepsinin bir araya gelerek 'hayır' demesini, dağdaki teröristin 'hayır' demesini, sağduyulu vatandaşımızın oturup düşünmesi lazım. 18 madde bu kadar açıkken, teröristler, bölücüler, FETÖ'cüler, Avrupa Birliği niye Türkiye'de 'hayır' çıksın diye bu kadar etkili olmaya çalışıyorlar, bizim bunu oturup düşünmemiz lazım. Herhalde bu saydığım unsurlar, 'Türkiye gelişsin, daha iyi şartlarda olsun, bize muhtaç olmaktan kurtulsun, terör bitsin, ekonomi gelişsin' kaygısını taşıyor değiller. O halde bizim karar verirken bunlara dikkat etmek gibi bir sorumluluğumuz ve zorunluluğumuz var. Bugünlere kolay gelmedik."

Meclisi ve cumhurbaşkanını halkın seçmesi kadar demokratik bir şeyin olmadığını vurgulayan Hotar, referandumda oy kullanacakların, yalan ve yanlışlara inanmaması gerektiğini söyledi.

Hotar, yeni anayasanın kabulü durumunda 18 yaşındakilerin seçilebilme hakkı kazanacağına işaret ederek, şunları kaydetti:

"İnşallah 'evet' oyları çıkacak ve bu sistemin ne kadar güzel olduğunu, nasıl iyi işlediğini hep beraber görmüş olacağız. Çünkü bugüne kadarki örnekler bundan sonrasının da göstergesi aslında. Şu ana kadar ülkenin kaynakları, toplumun refahı yolunda harcandı, bu sadece fiziksel anlamda refah değil, uluslararası duruş anlamında, darbelere karşı direniş anlamında, vesayetlere karşı duruş anlamında. Şurada oturmuş toplantıları yapabiliyorsak, Cumhurbaşkanının darbelere karşı gösterdiği duruş sonrasındadır. 'Dünya 5'ten büyük' demesi sonucundadır."