Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Şentop:

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Şentop:
"Anayasa mahkemelerinin kuruluş sebebi esasen o ülkedeki yasama organını kontrol altına almaktır"

 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, "Anayasa mahkemelerinin kuruluş sebebi esasen o ülkedeki yasama organını kontrol altına almaktır" dedi.

Ensar Vakfında düzenlenen "Ensar Buluşmaları" toplantısının konuğu olan Şentop "Yeni Anayasa, Yeni Türkiye" konulu bir konuşma yaptı. 

Türkiye'nin yeni anayasa tartışmalarından yavaş yavaş uzaklaştığını belirten Şentop, Türkiye'de anayasaya kendi sahip olduğu veya olması gerekenden çok daha fazla bir önem atfeden anlayış olduğuna dikkati çekti. 

Siyaset ve hukukun ağırlıklı olarak yazılı metinlerden ziyade gelenekler üzerine oturduğunu, bir ülkede siyasi gelenekler, kamu hukukuyla ilgili gelenekler ve geleneklerle paralel bir siyaset işleyişi de varsa o ülkede anayasaya da kanuna da ciddi manada çok fazla ihtiyaç olmayacağını dile getiren Şentop, şöyle devam etti:

"Bir ülkede bu tür gelenekler yoksa yeni kuruluyorsa ülke, ABD gibi mesela, orada elbette anayasaya ihtiyaç var çünkü hiçbir siyasi gelenek neyin nasıl yapılacağına dair hiçbir uygulama yok. Bunların ihtiyacı var hukuki düzenlemeye bu manada ama özellikle anayasalar ABD tecrübesi dışında kara Avrupasındaki tecrübede anayasada, bir ülkede mevcut olan siyasi ve hukuku gelenekleri ortadan kaldırmak veya siyasi hukuki geleneklere aykırı bir gidişat temin etmek için anayasalar kullanılmıştır. Bu bakımdan Türkiye gibi bir ülkede gerçekten siyasi gelenekleri ve hukuki gelenekleri değiştirmek, yeni bir tarz, yol belirlemek istiyorsanız o zaman anayasaya ihtiyaç var. Bu manada baktığımızda aslında paradoksal bir durum var yani anayasa Türkiye gibi bir ülkede siyasi gelenekleri, hukuki gelenekleri sürdürmek üzere değil, bunları bozmak, değiştirmek üzere bir fonksiyon görüyor. Bu sebeple anayasaya Türkiye'de çok büyük bir atıf yapılmaktadır, hak ettiğinden çok daha fazla. Niye çünkü Türkiye'deki birçok siyasi uygulamanın, ilkenin anayasa dışında bir meşruiyet zemini yoktur. Anayasayı çektiğiniz zaman bütünüyle meşruiyeti ortadan kalkıyor çünkü tamamen meşruiyet temellendirmesi sadece anayasayla yapılıyor ve anayasayla bitiyor."

Mustafa Şentop, "Türkiye'nin 2. Dünya Savaşı'na girmediğini ancak 27 Mayıs 1960 darbesiyle mağlupları arasına dahil olduğunu" belirtti.

Anayasa mahkemelerinin tabii gelişimi itibarıyla ilk kez Avusturya'da ortaya çıktığını daha sonra hep 2. Dünya Savaşı'nın mağlubu konumundaki ülkelerde kurulduğunu belirten Şentop, "Anayasa mahkemelerinin kuruluş sebebi esasen o ülkedeki yasama organını kontrol altına almaktır" dedi.

-"Bunun adı Türkiye'de anayasadır"-

Şentop, anayasa mahkemelerinin parlamentoları kontrol altında tutan bir vesayet kurumu olduğunu dile getirerek Türkiye'de mahkeme çoğunluğunun siyasi yaklaşımları ağırlıklı olarak neredeyse kararların da bu istikamette çıktığının altını çizdi.

Türkiye'de 27 Mayıs darbesiyle ortaya çıkan tabloda Anayasa Mahkemesinin çok önemli rol oynadığını kaydeden Şentop, rolün bugüne kadar azalmış olsa da varlığını sürdürdüğünü dile getirdi. 

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şentop, 27 Mayıs 1960'ın Türkiye'de ikinci cumhuriyet olarak nitelendirildiğini, anayasayla yeni bir siyasi sistem organize edildiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Aslında anayasa bir ölçüde 1960'a kadar aşırı vurguyu, aşırı önemli hale getirilmeyi yitirmeye başlamıştı ama 27 Mayıs'la yeniden bu anayasa fetişizmi Türkiye'de canlandırılıyor çünkü yeni kurulan siyasi sistemin temel dayanağı olarak anayasa tanzim edilmektedir. Bu anayasayla beraber yasama, yürütme, yargı organları var ve 1950-1960 arasındaki tecrübe de çok açıkça şunu göstermiş ki; Türkiye'de daha önce olduğu gibi tek parti döneminde siyasi ve bürokratik eliti temsil eden CHP, bu manada bürokratik, oligarşik yapı, seçimle iktidara gelme şansına sahip değil. Dolayısıyla seçimle iktidara gelemeyecek bir siyasi düşünceyi seçimi kaybetse de iktidara taşıyacak, seçimi kaybetse de iktidarda tutacak bir formül geliştirmek lazım. Esasen 27 Mayıs 1960'dan itibaren Türkiye'de anayasanın tanımı budur. Seçimle iktidara gelemeyecek bir siyasi düşünceyi, seçimi kazanamasa da iktidara getirecek, seçimi kaybetse de iktidarda tutacak bir formül. Bunun adı Türkiye'de anayasadır."

Bunun devletin ikili bir yapıya büründürülerek sağlandığını belirten Şentop, seçimle oluşan bir iktidar alanı ve seçime ihtiyacı olmayan bir iktidar alanı oluşturulduğuna değindi. 

Şentop, yeni Türkiye'yi konuşurken anayasayı da konuşmak gerektiğini, 2015 genel seçimlerinden sonra yeni anayasayı yapacak bir iradenin Türkiye'de oluşacağını sözlerine ekledi.

Toplantı sonunda Kur'an-ı Kerim okundu. AK Parti Düzce Milletvekili Osman Çakır, Mustafa Şentop'a plaket takdim etti. 

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.