2002 yılından bu yana Konya Adalet ve Kalkınma Partisi’ne en büyük oy oranı ile destek veren, belediyelerinin nerdeyse tamamını kazandıran partinin kalesi olmuş bir şehir. 2015 Haziran’ına gelindiğinde ise yoğun propagandaya rağmen oylarının Konya’da azalmış olması AK Parti tarafından ders alınması gereken bir tablo oluşturmuştur. Üç dönemlik iktidar döneminde en büyük oy desteğine rağmen Konya hak ettiği yeri alamadı. Bir Kayseri, bir Gaziantep bile fazlasıyla nemalandığı halde Konya’ya nasıl olsa bize oy veriyor anlayışıyla bakıldı.

AKP iktidarı hiç sona ermeyecek, ebediyen AKP ülkeyi yönetecek anlayışı ile şehrin STK’ları, dernekleri, sendikaları, vakıfları, yardım kuruluşları, devlet daireleri, devlet görevlileri dizayn edildi.

Konya’daki televizyon ve gazeteler öylesine yayınlar yaptılar ki yarı resmi AKP il başkanlığının gazetesi ve televizyonuna dönüştüler. İktidarın her yaptığını doğru, mükemmel, vazgeçilmez kabul ederek methiyeler düzdüler.

Günümüzün modası paralel yapının düzmece operasyonları ile Silivri’ye tıkılan Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları için oh olsun yazıları, programları yaparak Konya halkını yönlendirdiler. Ülkenin genelkurmay başkanı terör örgütü diye suçlanırken Konya’daki basın alkış tuttu.

Tek yanlı, tek gözlü, tek anlayışlı, sadece ben haklıyım anlayışı ile Konya halkını sadece AKP’ye oy vermeniz, siyaseten, ahlaken, dinen doğrudur diye bilinçlendirmeye çalıştılar.

Bu şehirde farklı görüşlerden insanlar olabilir, bazı insanlar farklı düşünebilir anlayışını yok ettiler. Yerel yönetimler Konya’ya panel, konferans vb kültür faaliyetleri için seçtikleri her birey AKP yanlısı ve Cumhuriyet karşıtlığı anlayışında seçildi. Tarım ülkesi Konya’ya tarım bakanı verilip bir gecede görevden alındığını kimse eleştirmedi. İktidarın veya belediyelerin yanlışlıklarına insanlık, hukuk ve Müslümanlık adına kimse itiraz etmedi.  Konya başbakan çıkardı bu Konya için bulunmaz bir nimetti ancak seçim döneminde 13 aday ötelenerek sadece Sayın Davutoğlu için halktan oy istendi. Olmayan  metro gelmişçesine bir algı yaratmak için metro için teşekkür ilanları halkın aklıyla alay etmek olduğu  bilinmedi. Yapılan tesisler için defalarca açılış törenleri yapılması, şehirdeki reklam panolarına pahalı ilanlar halkın parasıyla hoyratca ve israf unutularak yapıldı.

Suriyelilerin şehirde yerleşim ve sosyal hayatı etkilemesi zaten işsiz olan Konya’daki yoksul kesimi etkilediğini AKP’li Konya yöneticileri asla görmediler. Kişisel debdebe, şatafat ve gösteriş ön plana çıkarılarak yeni zenginler üretildi.

Devlet dairelerinde, yönetici atamalarında, taşeronların işyerlerine alınacak her insanda kıstas iktidar yanlısı olmak görüldü. Dolayısıyla her iktidarın bir çıkış ve inişi vardır. Hiç bir iktidar ebedi kalıcı değildir. Ancak haram, kul hakkı, faiz, şatafat, lüks, israf, debdebe, helal kazanç, zenginlik… hayatta kaybolmayacak önemli kavramlardır.