Altın takı setlerinin tasarımdan kalıba zahmetli serüveni

Altın takı setlerinin tasarımdan kalıba zahmetli serüveni
Düğünlerin vazgeçilmez aksesuarları olan altın takı setleri, tasarımından, kalıba, işçiliğinden parlatılmasına kadar zorlu bir serüvenin ardından vitrinlerdeki yerini alıyor- Her aşamasında işçilerin el emeği olan takı setlerinde el emeği kadar teknolojin

ADANA (AA) - MUZAFFER ÇAĞLIYANER - Düğünlerde gelinlerin, özel günlerde ise kadınların vazgeçilmez aksesuarı olan ve alınması artık bir gelenek haline gelen altın takı setleri, tasarımdan kalıba, işçilikten cilaya kadar zorlu bir serüvenin ardından vitrinlerdeki yerini alabiliyor.

Anadolu'da yüzyıllardır süregelen altın geleneği, her ne kadar tasarımları, ayarları ve kullanım alanları değişse de günümüzde de devam ediyor. Özellikle düğünlerde geline takılması adet haline gelen ve bilezik, yüzük, küpe, kolye ya da gerdanlıktan oluşan 14, 18 ve 22 ayar altın takı setleri, zahmetli bir yolculuk sonrası son halini alıyor.

- Serüven tasarımla başlıyor

Takı setinin serüveni ilk olarak tasarımla başlıyor. Herhangi bir nesneden ya da daha önce yapılmış bir modelden esinlenerek, özel bilgisayar programlarıyla setin 3 boyutlu tasarımı yapılıyor. Hazırlanan tasarım, 3 boyutlu yazıcılar sayesinde bir kalıba dönüştürülüyor. Sadece bu kalıp aşaması bile 3 günlük bir süreyi bulabiliyor.

Hazırlanan kalıba, kolay işlenmesi ve altına göre daha ucuz olması nedeniyle gümüş eritilerek dökülüyor ve takının gümüşten bir örneği çıkarılıyor. Elde edilen bu gümüş kalıba ayak kaynaklanarak kauçuktan hazırlanmış kalıplara konularak presleniyor. Kauçuğun içinde oluşan kalıba, balmumundan hazırlanan özel bir madde enjekte edilerek kalıbın balmumundan bir örneği elde ediliyor.

Takı setinin bütün parçalarının balmumundan örnekleri elde edildikten sonra bu örnekler bir ağaç dalı gibi alt alta kaynaklanıyor ve hazırlanan kalıbın üzerine alçı dökülüyor. Alçılı kalıp kuruması için fırına konuluyor.

- Serüvene altın dahil oluyor

Daha önceden gramajı hesaplanan altın parçaları, özel bir fırının içine atılarak eritiliyor ve tahtadan hazırlanmış kalıba dökülerek altın çubuklar elde ediliyor. Asite atılarak üzerindeki pislikten arınan altın çubukları, başka bir özel fırında tekrar eritilerek daha önceden hazırlanan alçı kalıbının içine boşaltılıyor. Aşırı ısı nedeniyle alçı kalıbın içinde eriyen balmumunun oluşturduğu boşluklara eriyen altın doluyor ve eriyen altın o boşluğun şeklini alıyor.

Fırından çıkarılan alçı kalıp bir süre soğumaya bırakıldıktan sonra basınçlı suyla kırılarak içindeki altın demeti ortaya çıkarılıyor. Bir süre asitte bekletilen altın demeti daha sonra kesilmek üzere tezgaha alınıyor.

Tezgahta tek tek kesilerek ayrılan takı setinin parçaları, işçilerin ellerinde adeta yap boz oyunu gibi birleştirilerek kaynaklanıyor. Parçaların birleştirilmesinin ardından cila bölümüne alınan takı seti cilalanarak parlatılıyor. Son rötuşları yapılan set, daha sonra vitrinlerdeki yerini alarak yeni sahiplerini beklemeye başlıyor.

Adana'da altın takı seti imal eden firma sahibi Ali Demirkıran, özellikle düğünlerde takılan takı setlerinin zorlu ve zahmetli aşamalardan geçerek en son halini aldığını söyledi. Bir takı setinin yapım aşamalarına da değinen Demirkıran, "Tasarımından 3 boyutlu yazıcılarla kalıp elde etmeye, rötuş ve döküm aşamalarının ardından ürünümüz yolu yarılamış oluyor. Ürünlerin tezgah sürecinde ise temizliği, birleştirilmesi, cila ve parlatma işlemleri yapılıyor ve takılar bayanlarımızın beğenisine sunuluyor" dedi.

Bir takının üretilmesinin bazen 1 ayı bulabildiğine dikkat çeken Demirkıran, "Modellemeden cila aşamasına kadar bu ürün bir çok aşamadan geçiyor. Asıl uzun süren aşaması ise modelleme ve kalıplama oluyor. Ürünün özelliğine, detaylarına göre bir setin yapımı en erken 1 haftada tamamlanıyor. Bu setlerin çoğunluğunu kendimiz tasarlıyoruz. Model oluştururken kataloglardan esinlendiğimiz de oluyor, doğadan esinlendiğimiz de. Örneğin şu an yapılan model bir saç örgüsünden esinlenerek ortaya çıktı." diye konuştu.

- İşçilik parası alınması emeğe saygı için

Bu tür ürünlerde fazladan alınan işçilik maliyetinin insanların gözünde gereksiz görülmesine üzüldüklerini de ifade eden Demirkıran, "Bir takı setinin sarrafların vitrininde sergilenmesine kadar olan süreçteki zorluğu insanımız bilmiyor. Bir set için onlarca insan emek harcıyor. Bazen sabahlara kadar çalışmak zorunda kalıyoruz. Milimetrik çalışmalar yapmak zorunda kalıyoruz. Bu kadar insanın el emeği olan bu ürünlerden işçilik alınmaması bizlerin emeğine saygısızlık olur" diye ifade etti.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.