"Amaç yeni çatışma alanları oluşturmak"

ANKARA (AA) - SERDAR AÇIL - Özel Kuvvetler Komutanlığından emekli terör uzmanı Abdullah Ağar, terör örgütü PKK öncülüğünde kurulan sözde Halkların Birleşik Devrim Hareketi'nin (HBDH), hedef, kapsam ve metotlarıyla PKK'dan çok daha farklı bir amaçla dizayn edildiğini belirterek, "HBDH, KCK ya da PKK gibi sadece Kürtçülük üzerinden etnik bölücülük yapmayı ve terör estirmeyi planlamıyor. Aynı zamanda bambaşka hassasiyetleri kaşımayı, yeni hassasiyetler yaratmayı ve bu fay hatlarını derinleştirerek, ortaya çıkan hassasiyetler üzerinden yeni çatışma alanları, biçimleri, kişileri ve toplulukları yaratmayı amaçlıyor." dedi.

Ağar, terör örgütü PKK öncülüğünde Marksist Leninist Komünist Parti (MLKP), Türkiye Komünist Partisi/Marksist-Leninist (TKP/ML), Maoist Komünist Parti (MKP) ve Türkiye İhtilalci Komünistler Birliği (TİKB) gibi örgütlerin katılımıyla kurulup 12 Mart'ta Kandil'den yapılan bir duyuruyla ilan edilen sözde Halkların Birleşik Devrim Hareketi hakkında AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

PKK'nın güdümünde kurulan söz konusu örgütün, önümüzdeki süreçte sıkça gündeme geleceğini ifade eden Ağar, HBDH'nin 9 yasa dışı örgütten oluştuğunu, örgütün arzusunun diğer terör örgütlerini de bu çatı altında toplamak olduğunu bildirdi.

HBDH'nin en son, 6 Mayıs'ta bir başçavuşun şehit olduğu Giresun'daki Çaldağ Jandarma Karakolu'na yapılan saldırıyı üstlendiğini belirten Ağar, bundan bir gün sonra Tunceli 'ye bağlı Okurlar Köyü kırsalında güvenlik güçlerinin gerçekleştirdiği operasyonda eylem hazırlığındaki HBDH bileşenlerine bağlı 3 teröristin etkisiz hale getirildiğini söyledi.

- Sözde çatı örgütün eylemleri

Çaldağ Jandarma Karakoluna yapılan saldırının bu çatı örgütün ilk eylemi olarak medyada yer aldığını ancak bunun doğru olmadığını vurgulayan Ağar, şunları kaydetti:

"HBDH ilk eylemini, ilan edildikten üç gün sonra yani 15 Mart'ta Hatay'ın Hassa-Kırıkhan karayolunda askeri aracın geçişi sırasında patlattığı el yapımı bomba ile gerçekleştirdi. Bu saldırıda ölen ya da yaralanan askerimiz olmadı. İkinci eylemini ise Gazi Mahallesi'nde 20 Mart'ta yaptı. Akşam saatlerinde başlayan ve yaklaşık iki saat süren eylemde güvenlik güçlerimize molotof, havai fişek ve silahlarla saldırdılar. Eylemde 'yaşasın birleşik devrim hareketimiz' sloganları atıldı.

Boy gösterdikleri diğer bir yer ise Almanya'ydı. 23 Nisan'da Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye'de bulunduğu ve çadır kentleri gezdiği hafta sonunda başta Köln olmak üzere 8 farklı şehirde 'Alman hükümetinden izinli' toplantı düzenleyeceklerini ilan edip propaganda yaptılar, kendilerini ve amaçlarını anlatıp sempati ve sempatizan kazanmaya çalıştılar."

Ağar, bu eylemler dışında KCK yürütme konseyi üyesi Mustafa Karasu'nun "Hüseyin Ali" mahlasıyla bir gazetede yazdığı köşe yazısında, 13 Mart'ta Ankara'da 37 kişinin hayatını kaybettiği saldırının HBDH tarafından yapıldığını ve hedefin Güvenpark'ta konuşlanan çevik kuvvet polisleri olduğunu iddia ettiğini hatırlattı. PKK'nın kendi içinden gelen bu iddianın, sözde çatı örgütün niyeti ve eylem biçimleriyle ilgili vehameti çok net ortaya koyduğunu kaydeden Ağar, söz konusu yazıda Karasu'nun "HBDH'nin ne kadar doğru bir zamanda ilan edildiğini ortaya koyduğu" ifadelerini kullandığını belirtti.

Ağar, "Karasu'nun bu iddiası KCK-PKK ya da TAK tarafından teyit edilmedi. Çünkü bu PKK'nın sürekli isim değişiklikleriyle uyguladığı stratejiye uymazdı. Böylece sivillerin yaşamını yitirdiği eylem, PKK'nın kendisiyle bağı olmadığını iddia ettiği TAK'ın üstüne kaldı." dedi.

- "Türkiye'yi 4 bölgeye ayırdılar"

HBDH'nin, PKK'nın terör ve taban ürettiği Doğu ve Güneydoğu hariç Türkiye'yi 4 ana eylem ve örgütlenme sahasına ayırdığını ifade eden Ağar, "Bu haliyle HBDH'nin, felsefe, hedef, kapsam ve metotlarıyla PKK'dan çok daha farklı bir amaçla dizayn edildiği anlaşılıyor." değerlendirmesini yaptı.

Bu çatı örgütün liderliğini şu an PKK'nın sözde lider kadrosundan Duran Kalkan'ın yaptığını aktaran Ağar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"HBDH, KCK ya da PKK gibi sadece Kürtçülük üzerinden etnik bölücülük yapmayı ve terör estirmeyi planlamıyor. Aynı zamanda bambaşka hassasiyetleri kaşımayı, yeni hassasiyetler yaratmayı ve oluşan bu fay hatlarını derinleştirerek, ortaya çıkan bu hassasiyetler üzerinden yeni çatışma alanları, biçimleri, kişileri ve toplulukları yaratmayı amaçlıyor.

Bunların en başında Kürtçülüğün yanında yeni etnik bölücülükler ile mezhepsel ve meşrepsel farklılıklar geliyor. Hedef alınan farklılıkların omurgasında Alevi-Bektaşilik var. Niyetleri en masum eylemlerinde bile vatandaşın arasına karışıp, vatandaşı devlete ve güvenlik kuvvetlerine karşı kışkırtmak. HBDH, devlet ile halkın, güvenlik güçleri ile sivillerin karşı karşıya geldiği en sıradan ve masum eylemlerde bile sivillerin içine yuvalanıp milletle devleti, güvenlik güçleriyle sivilleri karşı karşıya getirmeyi ve buralardan düşmanlık tohumları ekmeyi ve kan akıtmayı amaçlıyor."

Ağar, HBDH'nin bu tavrıyla masum insanları terör girdabına girmeye zorlayacağını savundu.