Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş: (1)

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş: (1)
"Türkiye’nin kendi içerisindeki bir seçimi, götürüp Avrupa İnsan Hakları Mahkemelerinin salonlarında, odalarında tartışmaya açmanın da son derece yanlış olduğunu düşünüyorum"- "Millet bunu söyledikten sonra, milletin kararı bu şekilde tecelli ettikten son

ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, CHP'nin, referandum sonuçlarına ilişkin YSK kararlarını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) taşıma kararına ilişkin, "Türkiye’nin kendi içerisindeki bir seçimi, götürüp Avrupa İnsan Hakları Mahkemelerinin salonlarında, odalarında tartışmaya açmanın da son derece yanlış olduğunu düşünüyorum." dedi.

Kurtulmuş, TGRT Haber’de gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu, soruları yanıtladı.

YSK’nın kararını açıklamasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partiye üye olma sürecinin nasıl işleyeceği konusundaki soru üzerine Kurtulmuş, 16 Nisan’da milletin verdiği onayın önemine değinerek, bunun Türkiye’de birçok taşı yerine oturtacak bir adım olduğuna dikkati çekti.

Anayasa paketinin doğal sonuçlarından birinin de partili cumhurbaşkanına geçiş süreci olduğunu anımsatan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın YSK’nın kararının hemen ardından, dilerse ertesi gün partiye üye olabileceğini belirtti.

Kurtulmuş, şöyle devam etti:

“Zaten AK Parti’nin kurucu lideri, kurucu genel başkanı, doğal lideri olduğu için de bir an evvel Sayın Cumhurbaşkanımızın partisiyle bütünleşmesi ve ondan sonraki süreçlerde de partinin başına geçmesi işinin doğası gereğidir, suyun tabii akışında akması anlamına gelir bu süreç. Tabii ne zaman yapılacak, kongre ne gün olacak, olağanüstü kongre mi yoksa olağan kongre mi olacak, bütün bunlar da partinin yetkili organlarında alınacak kararlar çerçevesinde verilecek kararlardır. Buna göre adımlar atılacak. Sayın Cumhurbaşkanımızın AK Partili olacak olması bile, başlı başına AK Parti tabanında, seçmende, kitlelerde büyük bir heyecan uyandırmıştır, yeni bir sinerji oluşturmuştur.”

- "CHP’den de aynı olgunluğu beklemek demokrasinin gereğidir"

CHP’nin, halk oylaması için AİHM’ye gideceği açıklamasının hatırlatılması ve bu konudaki değerlendirmesi sorulması üzerine Kurtulmuş, şunları belirtti:

"Türkiye’de ilk sefer bu kadar önemli bir sistem değişikliği doğrudan doğruya milletin oylarıyla referanduma gitti ve kabul edildi. Şimdiye kadar Türkiye’de anayasa değişiklikleri, anayasa maddelerinin değişmesi, hep askeri darbeler sonucu olmuş. Askerin, tankların palet şakırtıları arasında olmuş, silahların gölgesinde olmuş. Çok şükür Türkiye’de, hem de bu kadar önemli bir sistem değişikliği, tamamıyla milli iradenin etkisi altında gerçekleşmiş, çok önemli bir adım, tamamen millet iradesiyle bu oluşmuş. Bu seçimin son derece objektif kurallarla gerçekleştiğine, açık bir şekilde gerçekleştiğine kimsenin bir tereddüdü yok. Ne seçim referandum kampanyası sırasında, ne seçim günü, ne seçim bittikten sonra oyların sayımı sırasında çok şükür büyük olaylar olmamıştır. Seçim kampanyasında ileri geri sözler söylenmiş ama kampanyanın sıcaklığı içerisinde o heyecanı içerisinde söylenmiş sözler. Demokratik standartları son derece yüksek bir referandum yapılmıştır."

Kurtulmuş, referandumun yapılmasının bile sonucu ne olursa olsun, Türkiye demokrasisini olgunlaştıracak bir adım olduğuna dikkati çekerek, demokrasinin olgun bir noktaya geldiğinin halk oylamasıyla ortaya konduğunu vurguladı. Kurtulmuş, şunları dile getirdi:

“Millet bunu söyledikten sonra, milletin kararı bu şekilde tecelli ettikten sonra 'Evet' diyerek anayasa değişikliği paketini onayladıktan sonra artık hiç kimsenin, bundan daha ileriye gitmemesi gerekir. Evet, irade ortaya çıktı. Milletin sözünün üstüne bir tek söz söylemeyiz. Tersi olsaydı, birkaç bin oyla bile bu iş 'Hayır' olarak çıkmış olsaydı biz bunun üzerine bir kelime söylemezdik. 'Madem millet böyle iradesini tecelli ettirdi, baş göz üstüne' derdik. CHP’den de aynı olgunluğu beklemek demokrasinin gereğidir. Kaldı ki Türkiye’nin kendi içerisindeki bir seçimi, götürüp Avrupa İnsan Hakları Mahkemelerinin salonlarında, odalarında tartışmaya açmanın da son derece yanlış olduğunu düşünüyorum. Ama nihayetinde ellerinde böyle bir imkan var. Bu imkanları sonuna kadar kullanmak isteyebilirler, bunlar kendi demokratik haklarıdır ama doğru değildir. Keşke, 'Eyvallah, biz (Hayır) için çalıştık ama milletimiz böyle dedikten sonra artık bir tek söz söylemeyiz.' diyerek, 'Baş göz üstüne.' diyerek milletin kararını karşılasalardı, bu herhalde CHP için de çok daha iyi olurdu.”

Kurtulmuş, millet iradesini koyduktan sonra bunu tartışmanın, tarafgir olduğu ayan beyan görünen Avrupa’nın insan hakları mahkemesine taşımanın son derece yanlış olduğunu dile getirdi.

"AİHM, kurumsal olarak değil ama Avrupa siyasetinin maalesef büyük bir çoğunluğu Türkiye referandumunun tarafı oldular" ifadesini kullanan Kurtulmuş, Avrupa’daki birçok ülkede Türk siyasetçilerin 'Evet' kampanyası yapmasına müsaade edilmediğini anımsattı. Kurtulmuş, buna karşın terör örgütleri PKK’nın, DHKP-C’nin, FETÖ’nün ‘Hayır’ kampanyası için hem de polis kordonu içerisinde miting yapmasına, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şakağının hizasına tabanca dayanan bir posterin asılmasına izin verildiğini anlattı.

Numan Kurtulmuş, "Türkiye’nin kendi iç meselesini, millet iradesi ile halledilmiş, bitmiş, bir şekilde kenara konulmuş olan bu referandumu Avrupa’ya taşımak son derece yanlıştır, onların eline koz vermektir." değerlendirmesinde bulundu.

Referandumun ardından Türkiye’nin ikiye ayrıştığı yönünde batı medyasında çıkan haberlere ilişkin de Kurtulmuş, şöyle dedi:

"Bu son derece yanlış ve tarafgir bir yorum. İngilizler Brexit oylaması yaptılar. 'Yüzde 51 ile AB’den çıkalım' dediler. Birkaç on bin civarında oy farklılığıyla AB’den çıkılmasına karar verildi. O zaman İngiliz toplumu ikiye mi bölündü diyeceğiz? ABD’de Trump daha yeni seçildi. Hem de ön seçimlerde verilen o delege oylarına baktığınızda Trump önde ama oy sayısına bakıldığında Demokratlar önde. Buradan hareketle kalkıp Amerikan toplumu ikiye mi bölündü diyeceğiz.”

Kurtulmuş, referandumla birlikte Türkiye toplumunun çok daha dinamik, demokratik bir seviyeye geldiğini, hiçbir şekilde ayrışmadığını vurguladı.

Halk oylamasından alınan sonucun ardından AK Parti’nin oy kaybettiği yönündeki değerlendirmelerin olduğunun aktarılması üzerine Kurtulmuş, kendisinin kampanya sürecinden önce Anadolu’da programlarına başladığını, ilk başta paketin ne getirip götüreceği bilinmediği için soğuk bir direncin olduğunu anımsattı.

Kurtulmuş, özellikle son üç hafta içerisinde kamuoyunda anayasa değişikliği konusunda bilgilenmelerin arttığının görüldüğünü ifade etti.

Halk oylamasının bir belediye başkanı ya da parti seçimi olmadığını, her seçimin, referandumun kendi dinamiğinin olduğunu ifade eden Kurtulmuş, “Sonuçlar fevkalade tatminkardır, başarılıdır. Sonuçlar çerçevesinde de milletimiz, 94 yılın en önemli kararlarından bir tanesine imza atmıştır, yönetim sistemini değiştirmiştir. Şimdi bundan sonra bunları geride bırakıp önümüzdeki döneme bakmamız lazım.” diye konuştu.

(Sürecek)

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.