Murat Güzel

Murat Güzel

Bir Cinayetten Arta Kalan Kuşkular…

Bir Cinayetten Arta Kalan Kuşkular…

Konya günlerdir Selçuk Üniversitesi’nde yaşanan bir cinayet dolayısıyla ortaya çıkan karmakarışık ilişkiler ağını tartışıyor.

Konya için belki de gazeteciliğin altın günleri olabilecek bir süreçti bu.

Ancak Konyalı gazeteciler olarak ayırt etmeksizin söylüyorum, hemen hepimiz kulaklarımızın üstüne yattık, ulusal gazetelerin konuyla ilgili yaptığı haberleri ya iktibas ettik ya da onlardan yola çıkarak bazı haberler yapmaya tevessül ettik.

Peki sebebi neydi bunun?

“Konya’ya ve onun gözde üniversitesi Selçuk Üniversitesi’ne zarar vermemek” tek saiki miydi bu tavrın?

Bundan emin değilim doğrusu.

Bunun sebepleri üstüne düşündüklerimizi inşallah yazacağız, ama öncelikle üstümüzdeki bir borcu kapatalım.

Geçen hafta konuyla ilgili yazdığım bir yazı dolayısıyla bazı ek bilgiler aktarıldı tarafıma.

Selçuk Üniversitesi Rektörlüğü idari soruşturma açmıştı hatırlıyorsanız, biz de merak edip “idari soruşturma”nın ne yönde olduğunu sormuştuk.

Üniversite yetkililerinden aldığımız bilgilere göre idari soruşturmaya katil zanlısı Ahmet G.’nin üniversitedeki geleceği de dahil olayla ilgili bütün boyutlar dahilmiş.

Konunun sadece adli soruşturma boyutuyla kalmaması gerektiğini vurguladı arkadaşlar.

Diğer yandan şehirde maktul Celalettin Özdemir beyle ilgili de epey şey konuşulduğunu vurgulayayım.

Doç. Dr. Celalettin Özdemir'in, boşandığı eşi hemşire Z.B., "Eşim Celalettin, mert ve dürüst bir insandı. Allah mekanını cennet etsin. Boşanmış olsak da eşim diyebiliyorum" demiş.

Konuştuğum ve Celalettin beyi tanıyan bazı arkadaşlar, kendisinin ülkücü bir geçmişe sahip olduğunu, mertlik ve delikanlılık boyutlarının buradan kaynaklandığını da vurguladılar.

Epey uzun boylu, kendine güvenen, yapılı bir kişi olması hasebiyle Ahmet G. ile arasındaki tartışmanın sonuçlanma şekli de garip gelmiş konuştuğum kişilere.

Uzun bir süredir iki akademisyenin arasının açık olduğunu vurgulayan kaynaklarımız, meselenin sadece bir kadını paylaşamama meselesi olarak görülmemesi gerektiğini de söylediler.

Olayın magazinleştirilmeye çalışılmasının yaşanan bazı sorunları görmezden gelmeye sebebiyet vereceği kuşkusunu da taşıyor konuştuğum kaynaklar.

Kaynaklarımızın hayret ettiği konu ise bu cinayetin üniversite binasında, bina içinde gerçekleşmesi…

Cesedin 3 gün boyunca binada bulunması da hayret edilecek bir konu.

Cinayetin işlenme saatinin de merak edildiğini bildireyim bu arada.

Çığlıkları kimsenin duymamasının imkansız olduğunu söyleyen dostlar, “Bu durumda bölüm son derece tenha olmalıydı cinayetin işlendiği dakikalarda” demekten kendilerini alamıyorlar.

Gördüğünüz gibi, “zehir hafiyelik” yapmak gibi bir lüksümüz yok bu konuda ama kamuoyunun kuşkularına mazhar olan pek çok mesele olduğu da ortada.

En iyisi Konya emniyeti cinayet masasının başarılı ekiplerinin yaptıkları çalışmanın sonucunu beklemek.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Murat Güzel Arşivi
SON YAZILAR