Bisiklet meğer takım sporu imiş

Bisiklet meğer takım sporu imiş
Bisiklet biz Konyalılar için olmazsa olmaz bir araçtır. Mesela ben dünyayla gelip aklım ermeye başladığı zaman babamın bir yeşil bisikleti vardı. Hatta plakası da vardı 42 AF 589 bu bisiklet hala durur.

Büyük bir bisiklet olduğu için buna binme şansı yoktu. Ama o yıllarda akşam gezmeleri olurdu. Babam annemi bisikletin arka selesini oturtur beni de önüne alır onunla gezmeye gider gelirdik. Mesela babamın pantolon paçalarının göbekteki bilyelerden yağ olmaması için paçalarını mandallamasını hiç unutamam.

Yine rahmetli amcam Mehmet Özteke’nin aynı bisiklet ile beni de önüne oturtarak dönemin dolmuşları pırpırlar (Arçelikler) ile yarışması. O rüzgarı yüzümüzde heyecanı yüreğimizde hissetmemiz. Tarifsiz bir duygu idi.

Neyse o günlerden bu günlere geldik. Bizim evde şu anda üç tane bisiklet var. Babamın da bir yarış bisikleti. Hala zaman zaman Konevi Hazretleri Camisi’ne gitmek için bisikletine biner. Babamı salıverseniz karda kışta buzun üstünde de biner.

dsc_4661.jpg

Özetle biz Konyalılar için bisiklet bir yaşam biçimi.

Ancak 40 yılı aşkın gazetecilik hayatımda abim, iş adamı gönül dostu Bisiklet Federasyonu Başkanı Erol Küçükbakırcı’nın ısrarlı daveti ile ilk kez bir Cumhurbaşkanlığı bisiklet turunu baştan sona takip etme şansını yakaladım. Oysa bu turu hep televizyonun karşısında aile boyu seyreder heyecanlanırdık. Türkiye’nin güzelliklerini seyrederdik. Ülke tanıtımı ile gurur duyardık.

Şimdi çok mutluyum. Çok sevinçliyim. Çünkü bu uluslararası heyecana tanıklık etmenin ötesinde hiç bilmediğim şeyleri öğrendim hiç görmediğim yarışın enteresan anlarını görüntüleyerek yaşama şansını elde ettim.

Bu yarışı siz değerli PUSULA Gazetesi okurlarına bu sütunlarda özetlemeye çalışacağım.  

Bu turda öğrendiğim ilk ders bugüne kadar bisiklet sporunu ferdi spor olarak biliyordum.

Çok yanılmışım. Bisiklet sporu meğer tek kelime ile müthiş bir takım sporu imiş.

İki, Cumhurbaşkanlığı bisiklet turu dünya standartlarında bir tur imiş.

dsc_4678.jpg

Üç, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın bizzat katkısı ile bu tur bayağı bütçeli ve külfetli bir organizasyon imiş.

4., 5. …. maddeleri önümüzde ki satırlarda yazalım.

dsc_4683.jpg

EROL ABİ BİZİM MAHALLE ÇOCUKLARININ İDOLÜ İDİ

Sayın Cumhurbaşkanımız ve ekibinin ardından bu turun mimarlığını üstlenen Bisiklet Federasyonu Başkanı Erol Küçükbakır’yı 50 sene önce tanımıştım. Dr. Abdullah Salim sokakta apartmanları vardı. Biz çocuklar kaldırımın üzerine dizilir Erol Abi yarış bisikletine biner sürekli daireler çizer sokağın bir başından bir başına gider gelir tek kelime ile şov yapardı. Bizde kendisini seyredip eve gittiğimiz zaman bisiklet rüyalarımıza girerdi. 

Bu turda bir şeyi daha öğreniyorduk.

Meğer günümüzün iş adamı sanayicisi hayır kurumlarının örnek ismi Erol Küçükbakırcı her gün 40 kilometre pedal çevirirmiş.

img_9630.jpg

Nitekim bu turda bir ilk gerçekleşti ve Selçuk-İzmir etabında bisiklete binen ve bir süre yarışa katılan sporcularla birlikte pedal basan Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Erol Küçükbakırcı, Türk basın mensuplarının yanı sıra ABD’li, İtalyan, İsveç, İspanyol Japon yani turu takip eden yabancı gazetecilerinde bir anda ilgi odağı oluveriyordu.

thumbnail_erol-kucukbakirci.jpg

Haber: Uğur ÖZTEKE

(DEVAM EDECEK)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.