Türkiye'de taraflı tarafsız herkesin futbol anlamında beğendiği takımların başında Beşiktaş geliyor. Çok değil daha ilk yarının kapanış maçında bu takıma karşı çıkartılabilecek en iyi takımla çıkmış, şartlar ne olursa olsun kalemizde dört gol görmüştük. Türkiye kupasında Beşiktaş çıktığında bir kesim ümidini yitirirken bir kesim de bir sonraki tur çıksa daha iyi olurdu yorumunu yapmışlardı. İşin gerçeği taraftar dışında çok fazla inanan da yoktu, iyi bir sonuçla geleceğimize...

Maç kadrosunu öğrendiğimizde inşallah yenilmeyiz, çünkü bu insanlar Aykut Hoca’yı ne şartla olursa olsun bu kadroyu görünce ipe götürür demiştim. Tamam, bu kadar fazla değişikliği ben de beklemiyordum ancak karşınızdaki takım Beşiktaş vites yükselttiği zaman bir anda 3-4 oluveriyor maçlar. Geçtiğimiz haftaki Galatasaray maçında ilk yarı iyi top oynadık fakat ikinci yarı fark yiyebilirdik. Aykut Hoca bence bu on biri sahaya sürerken bir kaos ortamı oluşturmayı düşünmüş olabilir. Bu futbol genelde kötü hava şartlarında istem dışı ortaya çıkar ve sürprizlerle açık sonuçlar görebiliriz.

Maç başladı ilk yarıyı 1-0 geride kapattık.  Devre arası sözde Konyasporlular darağacını hazırlamaya başlamışlar. Kimseyi küçümsemiyorum ama neredeyse herkes kendi içinde bir hoca herkes kendi içinde bir eleştirmen olmuş, ağızlarına ne gelirse söylüyorlar. Sağduyulu taraftarlarımız ise sosyal medyada insanları sabretmeye davet ediyorlardı. Son düdük çaldığında genel kanı şu oldu bu galibiyet Aykut Kocaman'ın eseri değil. Kimin eseri peki Ömer Üründül ya da Şenol Güneş'in mi? Yalakalar ise eski yorumlarını silip Aykut Hoca’yı bağrına basmayı ihmal etmiyordu.

İşte kırmızı olmasaydı o olsaydı bu olsaydı yenemezdik falan filan. Arkadaş ben belli bir sistemi olduğu için amacı olduğu için kenarda ne yaptığını bilen bir insan olduğu için gerek arkadaş sohbetlerinde gerek sosyal medyada gerekse de gazetede köşemde hep hocayı savundum savunurum. Sonuç ne Beşiktaş: 1-Konyaspor: 2. Eee derdiniz ne bu kadro ile yenemez(!) yendi arkadaş işte buz gibi yendi. Sizlere Aykut Hoca ile ilgili küçük birkaç cümle söyleyeyim. Bu adam Fenerbahçe'den bu sonuç ve oyun yüzünden ayrıldı. Başarısız değildi, 3 kulvarda da başarılı oldu. Bizde çok düşük bütçe ile yapıyor bunu bakınız. Bir takım düşünün iyi pas yapacak, defans bloğu sağlam olacak, kendi evinde kolay kolay maç vermeyecek, az gol yiyecek ama leblebi gibi gol atacak ve bunu neredeyse sıfır bütçe ile yapacak böyle bir dünya yok. Avrupa'da bunu yapmak için milyonlarca dolarlar harcayıp başarısız bir dünya takım var. Şunu görmek gerek hoca bu takımı sistem takımı yapmaya çalışıyor oyuncunun ismi değil verilen görevi yapmasına bakıyor.

Sonuç olarak; kupanın ilk ayağından avantajla ayrıldık daha ikinci maç var belki eleyeceğiz belki eleneceğiz ama hoca maçı kazandı bu durum ortaya çıktı ya kaybetse idi?

Maçın Sözü; biz tur atlayalım da ister Şenol Güneş deyin ister Ömer Üründül.