Çayın bahçeden demliğe “zorlu” yolculuğu

Çayın bahçeden demliğe “zorlu” yolculuğu
“Üzerine kar yağan”, adına türküler ve şiirler yazılan Türk çayında, bahçeden toplanıp “tavşan kanı” demleninceye kadar binlerce insanın emeği bulunuyor.

Zorlu coğrafi yapıya sahip Doğu Karadeniz’de yaklaşık 200 bin üreticinin geçim kaynağı çay, hasadının hemen ardından getirildiği fabrikalarda birçok işleme tabi tutularak tüketime hazır hale getiriliyor.

Doğu Karadeniz’in sahil ile yüksek kesimlerinde bol güneş ve yağmurla beslenen çayların üzerine yağan kar, hem ürünün değerini artırıyor hem de zararlı maddeler ile mücadeleyi kolaylaştırıyor. Her yıl nisan ayında filiz vermeye başlayan çayın ilk mahsulü mayıs ayında alınıyor. Bölgede çaydan geçimini sağlayanların birçoğu, hasat döneminde genellikle aile ve akrabaları ile sabahın ilk ışıklarından itibaren çalışmaya başlıyor. Üreticiler genellikle hasatta “çay makası” diye adlandırılan, keskin bıçaklı, torbalı ve çift kollu makineleri kullanıyor. Torbanın içinde biriken çay, geniş çuval ya da sepetlere konuluyor. Bahçede hasadın sona ermesinin ardından biriken yapraklar, çay fabrikalarına ait toplama merkezlerine getiriliyor. Üreticilerin getirdiği çaylar buradaki eksperler tarafından fabrikaya gitmeden önce kontrol ediliyor.

Bahçelerde toplanan çay yapraklarının bekletilmeden en kısa sürede fabrikalara ulaştırılması, canlılığın korunması ve üretime taze girmesi açısından önem taşıyor. Zira çayın kalitesini belirleyen faktörlerin başında, toplanma yöntemi geliyor.

Toplama merkezlerinde biriken çaylar ise kamyonlarla bölgelerdeki fabrikalara ulaştırılıyor.

Kamyonlar ile fabrikaya gelen çayların ilk durağı, taşıma bantları. Bu bantlar sayesinde fabrikaya giren çaylar, yıkanma işleminin ardından soldurma ünitelerine geliyor. Toplanan çay yapraklarındaki yüzde 70 oranındaki suyun azaltılması için “soldurma tekneleri” kullanılıyor. Soldurma sonucunda yapraklar daha yoğun ve bir sonraki kıvırma işlemi için uygun hale geliyor. Solmuş çay yaprağının sonraki durağı ise kıvırma üniteleri. Bu ünitelerde çay yapraklarının parçalanıp ezilmesi ile oksidasyon başlaması sağlanıyor. Yapraklar bu sayede kıvrılarak parçalanıyor.

yeni-tasarim-001.jpg

ÇAY ÜRETİMİNDE FERMANTASYONUN ÖNEMİ

Siyah çay üretiminde kaliteyi belirleyen en önemli unsur ise fermantasyon. Bu işlem sayesinde yaprakların hava ile teması, öz suyunun oksijen ile yanıp oksidasyon oluşturularak çayın kararması sağlanıyor. Böylece çayda istenilen renk, parlaklık, koku ve aroma oluşturuluyor. Fermantasyon tamamlandığında ise çay yaprağındaki yaklaşık yüzde 50 oranındaki su, kurutma işlemiyle yüzde 4’e indiriliyor. Kurutma sayesinde oksidasyon da sonlandırılıyor. Kurutma işleminin ardından çayın fabrikadaki sürecinde son aşama “tasnif ve paketleme”ye geçiliyor. Tasnif aşamasında, fırından çıkarılan çaylar, taşıma bantlarıyla elekten geçirilerek kalitelerine göre ayrılıyor. Ayrılan çaylar daha sonra her bir ürün için farklı miktarlarda harmanlanarak paketleniyor. Paketleme aşamasında tasnif edilen çaylar, farklı ebat ve ağırlıkta ambalajlanarak tüketime hazır hale getiriliyor. 

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.