Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Seçim döneminde popülizme meyletmeyerek ekonomi politikamıza olan güvenimizi ortaya koyduk. Bundan geriye dönüş olmayacaktır." dedi.

AFAD ve Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü arasında imzalanan Sel ve Taşkın Risk Azaltma Protokolü'nün, yağış mevsimi öncesinde afet riskini en aza indirme yolunda atılmış kıymetli bir adım olduğunu, AFAD envanterinde bulunan 111 iş makinesinin Devlet Su İşlerinin kullanımına verilmesiyle her iki kurumun etkinliğinin artırıldığını vurgulayan Erdoğan, derelerin temizlik ve ıslah çalışmalarına hız vererek, yoğun yağış dönemi başlamadan gerekli tedbirleri aldıklarını söyledi.

Erdoğan, "2024 yılını can ve mal kaybı yaşamadan geçirebilmemiz, devletimizin çabaları yanında vatandaşlarımızın da dikkatli olmasına bağlıdır." dedi.

Dikkatsizlik, tedbirsizlik ve ihmaller sebebiyle son dönemde yürekleri yakan birçok hadisenin yaşandığına işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Beşiktaş Gayrettepe'de 29 işçi kardeşimiz göz göre göre hayatını kaybetti. Antalya'da 1 insanımızın vefat ettiği, 7 kişinin yaralandığı teleferik faciası meydana geldi. Ardından İstanbul Küçükçekmece'de belediyenin açıp öylece bıraktığı su dolu çukura düşen 5 yaşındaki bir evladımız boğularak can verdi. Öncesinde de benzer, müessif olaylarla karşılaştık. Basit önemlerle veya dönemlerle engellenebilecek insani dramları tekrar tekrar yaşamak istemiyoruz. Bu konuda hükümetiyle, belediyesiyle, vatandaşıyla hepimize sorumluluk düşüyor. İlgili bakanlıklarımız, denetimlerini bundan sonra yoğunlaştıracak, milletin yüreğine ateş düşürenler hukuk önünde hesap verecek. Başka türlü bu acıların tekerrürünün önüne geçemeyiz."

"1 MAYIS'A GÖLGE DÜŞTÜ"

Erdoğan, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün, Beşiktaş'taki gibi iş cinayetlerinin gündeme taşındığı bir gün olmasını beklediklerini ancak birkaç vicdan sahibi kuruluş dışında bu konuları konuşanın olmadığını ifade etti.

1 Mayıs'ın Türkiye'nin 78 ilinde, 210 etkinlikle şölen havasında kutlandığını aktaran Erdoğan, "Lafa gelince emekçinin hakkını savunduğunu iddia eden kimi kuruluşlar, işçi bayramını polisimize taş ve sopalarla saldırarak kutlamayı tercih etti. Samimi çağrılarımıza rağmen Saraçhane'den yansıyan bazı görüntüler, 1 Mayıs'ın ruhuna gölge düşürmüştür. Siyasette ve toplumda yumuşama istemeyen marjinal odaklara maalesef malzeme verilmiştir. Bundan kimsenin memnun olmadığına inanıyorum." diye konuştu.

Siyasetten emekliye sevk edilenler dahil kimi çevrelerin 31 Mart sonrası yapıcı atmosferi zehirlemek için yoğun bir uğraş içinde olduğunun anlaşıldığını belirten Erdoğan, 15 Temmuz sonrası oluşan Yenikapı ruhunu, kontrollü darbe iftirasıyla kısa sürede dinamitleyenlere fırsat verilmemesi gerektiğini, muhalefetin de sorumluluk bilinciyle hareket ederek tek sermayesi gerilim ve kutuplaşma olanların oyunlarına gelmemesini beklediklerini vurguladı.

Erdoğan, Türkiye Yüzyılı'nın inşasına alın terleriyle destek olan tüm işçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü tebrik ederek, şehir eşkıyalarının azgınlıklarına rağmen soğukkanlı duruşlarını koruyan polisleri kutladı.

İSTİHDAM DA HABERLER OLUMLU

Bölgedeki savaşlar ve krizler zorlasa da ekonomi programlarını kararlılıkla uyguladıklarını söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"İstihdam oranlarında olumlu haberler gelmeye devam ediyor. Şubat ayında işsizlik oranımız yüzde 8,7 olarak gerçekleşti ancak iş gücü piyasamızda bir dengesizlik oluştuğunu görüyoruz. Özel sektörümüzün en çok şikayet ettiği konuların başında işçi bulamamak geliyor. Bundan sonra iş gücü piyasasında ihtiyaç duyulan beceri ve yetkinlikleri geliştirmeye odaklanacağız. 5 yıl aradan sonra toplanan 13. Çalışma Meclisi, sorunların tespiti ve çözüm yolları bakımından gayet faydalı oldu. Hayat pahalılığı ve geçim sıkıntısını çözmek için gerekli adımları atıyoruz. Doğru politikalarla enflasyonu tek haneye düşürmekte kararlıyız. Bunu daha önce yaptık, inşallah yine başaracağız. Enflasyon geriledikçe milletimizin cebindeki paranın satın alma gücü de artacaktır. Bizim amacımız geçici rahatlamalarla sorunu ötelemek değil, 85 milyonun tamamı için kalıcı refah artışını sağlamaktır.

Seçim döneminde popülizme meyletmeyerek ekonomi politikamıza olan güvenimizi ortaya koyduk. Bundan geriye dönüş olmayacaktır. Hedeflerimize ulaşmak için para, maliye ve gelirler politikalarımızı ahenk içinde yürütüyoruz. Verimliliği artırmak ve ekonomimizi daha rekabetçi kılmak için yapısal reformlara hız kazandıracağız."

Teknolojik ve stratejik yatırımları teşvik için 3 yıllık periyotta toplam 300 milyar liralık yatırım taahhütlü avans kredisini devreye aldıklarını anımsatan Erdoğan, bugüne kadar toplam büyüklüğü 1 trilyon 281 milyar liraya ulaşan 210 yatırım için ön başvuru yapıldığını söyledi.

"GIDA ENFLASYONUNUN FARKINDAYIZ"

Erdoğan, enflasyon oranlarının, genel olarak öngörüleriyle uyumlu ancak gıda ve hizmetler gibi bazı alanlarda hala yüksek seyrettiğinin farkında olduklarını dile getirerek, "Yıllık enflasyon yaz aylarından itibaren inşallah düşüşe geçecektir. Konut ve araç piyasasında oluşan fiyat balonu sönmeye başlamıştır." dedi.

Toparlanan büyüme sayesinde dış ticaret dengesinin önemli ölçüde iyileştiğine işaret eden Erdoğan, şubatta yıllık cari işlemler açığının geçen senenin aynı dönemine göre 24,5 milyar dolar azalarak 31,8 milyar dolara gerilediğini, altın ve enerji hariç cari dengenin ise şubat ayında yıllık 36 milyar dolar fazla verdiğini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, turizmde ilk üç ayı rekorlarla tamamladıklarını, 9 milyonu aşan ziyaretçi sayısıyla yaklaşık 9 milyar dolar turizm geliri elde ettiklerini bildirerek, "2024 yılı için hedefimizi 60 milyon turist, 60 milyar dolar gelir olarak belirlemiştik. İlk üç aylık rakamlara baktığımızda hedeflerimize doğru emin adımlarla ilerlediğimizi memnuniyetle ifade etmek isterim." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 13 yıllık aradan sonra geniş bir heyetle gerçekleştirilen Irak ziyaretinin hem sonuçları hem de içerdiği mesajlar açısından tarihi öneme sahip olduğunu belirtti.

IRAK İLE 27 ANLAŞMALI ZİYARET

Irak Cumhurbaşkanı ve Başbakanıyla güvenlik, ulaştırma, enerji ve su başta olmak üzere ortak gündemlerindeki konuları detaylıca ele aldıklarını ifade eden Erdoğan, farklı alanlarda imzalanan 27 anlaşmayla ziyareti taçlandırdıklarını söyledi.

Bölgenin geleceğini belirleyecek Kalkınma Yolu Projesinde imzalanan dörtlü mutabakatla kritik bir eşiğin daha aşıldığını vurgulayan Erdoğan, halihazırda 20 milyar dolar seviyesinde seyreden ticaret hacmini daha üst seviyelere taşımak istediklerini kaydetti.

Erdoğan, Irak hükümetinin PKK'yı yasaklı örgüt ilan etmesinin terörle mücadele bağlamında mühim bir adım olduğuna işaret ederek, "PKK'nın terör örgütü olarak ilan edilmesini beklediğimizi de ifade ettik. Irak Türkmeni kardeşlerimizle bir araya gelerek yanlarında olduğumuzu dile getirdik. Bağdat'taki temaslarımızın ardından geçtiğimiz Erbil'de de son derece verimli, olumlu ve samimi istişareler gerçekleştirdik. Bizi ve heyetimizi muhabbetle karşılayan tüm Iraklı kardeşlerimize tekrar teşekkür ediyorum." diye konuştu.

DEAŞ ve PKK fark etmeksizin terör belasının Türkiye için olduğu kadar Irak için de büyük bir tehdit kaynağı olduğunun altını çizen Erdoğan, bölgenin ekonomik olarak gelişmesi, siyasi olarak huzura ve istikrara kavuşmasının ancak terör tehdidinin ortadan kaldırılmasıyla mümkün olduğunu belirtti.

TERÖRDEN KURTULANA KADAR MÜCADELEYE DEVAM

Kuzey Irak'taki terör bataklığını tamamen kurutana kadar mücadeleyi sabırla sürdüreceklerini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Suriye'de müttefiklerimizce verilip tutulmayan sözler nedeniyle yarım kalan işimizi, vakti ve saati geldiğinde mutlaka tamamlayacağız. Şunun bilinmesini isterim. PKK, Irak ve Suriye'de hayat alanı bulduğu müddetçe kendimizi güvende hissetmemiz mümkün değildir. Kandil ve Suriye'deki terör baronları her fırsatta ülkemizi karıştırmaya, siyasete müdahale etmeye, vatandaşlarımız üzerinde baskı kurmaya devam edeceklerdir. Hiçbir devlet böyle bir tehdidi görmezden gelemez. Irak ve Suriye operasyonlarımız neticesinde manevra alanı iyice daralan bölücü örgüte neşteri önümüzdeki süreçte vuracağız. Evlatlarımızın terörün olmadığı bir iklimde yaşamaları için ne gerekiyorsa onu yapmaktan çekinmeyeceğiz. Yakın dönemde Irak seyahatimizin etkilerini geniş bir yelpazede görmeye başlayacağız."

İSRAİL'E BASKI ÇAĞRISI

Erdoğan, "Bu vesileyle bizim telkinlerimizle Hamas'ın ateşkesi kabul ettiğini açıklamasından memnuniyet duyduk. Şimdi aynı adım İsrail tarafından da atılmalıdır. Tüm Batılı aktörleri İsrail yönetimine baskı yapmaya çağırıyorum." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce de pek çok kez ifade ettiğinin altını çizerek, "Biz dostlarımızın sayısını artırmanın peşindeyiz. Bölgemizdeki hiçbir ülkeyle çözülemeyecek sorunumuz yok. Diyalog ve müzakerenin açamayacağı kapı olmadığı inancındayız. Yeter ki hüsnü niyetle yaklaşılsın, diplomasiye imkan tanınsın. Gerisi biraz gayret, biraz fedakarlıkla mutlaka gelecektir." ifadelerini kullandı.

"ORTA VADELİ PROGRAM BAŞARILI ŞEKİLDE ÇALIŞIYOR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Orta Vadeli Programı'mız hamdolsun başarılı şekilde çalışıyor, ülkemizin risk primi 700 baz puan seviyelerinden 290 baz puan seviyesine geriledi. Politikalarımızı uyguladıkça risk primimiz daha da düşecek. Son bir yılda ülkemize 16,8 milyar dolar net portföy girişi oldu. Bankacılık sektörü ve reel sektörün dış borç çevirme oranları yükseliyor. Geçen yıl mayıs ayında 97,1 milyar dolar olan brüt rezervlerimiz 27 milyar dolar artışla 124,1 milyar dolara çıktı." diye konuştu.

Dünya Bankası, İslam Kalkınma Bankası, Asya Altyapı ve Kalkınma Bankası ile gelecek dönemde 50 milyar dolara yakın kaynağı kalkınma projelerinde kullanacaklarını kaydeden Erdoğan, kredi derecelendirme kuruluşlarının da teker teker not artırımına gittiğini söyledi.

Erdoğan, Türkiye'nin ekonomide belirlediği hedeflere ancak daha çok üreterek, daha çok ihracat yaparak varabileceğini belirtti.

Çevre ülkeler gibi zengin yer altı kaynaklarına sahip olunmadığını, petrol, doğal gaz ve madenleri yeni yeni keşfetmeye, işlemeye, ülke ekonomisine kazandırmaya başladıklarını aktaran Erdoğan, "Terörden temizlediğimiz Gabar'da petrol üretimimiz günlük 40 bin varili geçti, inşallah yıl sonuna doğru bu rakam 100 bin varile ulaşacak. Yenilenebilir enerjinin sepetimizdeki oranı da aynı şekilde artıyor. Ancak bunlar enerjide dışa bağımlı olduğumuz gerçeğini değiştirmiyor." dedi.

"Enerji faturasının, büyümeye paralel olarak kabardığını" ifade eden Erdoğan, bir taraftan üretip yeni pazarlara ihraç ederken diğer taraftan da içeride tasarruf kültürünün yaygınlaştırılması gerektiğini vurguladı.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.