Cumhurbaşkanı Erdoğan Nevşehir'de

Cumhurbaşkanı Erdoğan Nevşehir'de
Erdoğan: (2)

NEVŞEHİR (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Siz memuru, işçiyi sömürdünüz. Hastane kapılarında bizi inim inim inlettiniz. Benim vatandaşım eczaneden ilacını alamıyordu, istediği hastaneye gidemiyordu. Milletini sevmek, insanı sevmek, milletçilik budur. Lafla milliyetçilik olmaz" dedi.

Damat İbrahim Paşa Bulvarı'nda Nevşehirlilere hitap eden Erdoğan, Türkiye'nin, dünyanın en büyük 17'nci ekonomisi olarak Antalya'da G-20 toplantısına ev sahipliği yapacağını söyledi.

Altyapı ve üst yapı yatırımlarıyla Türkiye'nin sıçradığını ifade eden Erdoğan, "Biz geldik 79 senede Türkiye'de yapılan bölünmüş yol 6 bin 100 kilometre. Peki biz 12 yılda bunun üzerine ne ilave ettik? 17 bin 600 kilometre bölünmüş yol ilave ettik. Kaç tane havalimanı vardı biliyor musunuz, 26. Şimdi 55 tane var. Nereden nereye. Olay bu" ifadesini kullandı.

Erdoğan, Türkiye'yi hızlı trenle tanıştırdıklarını, kendilerinden önce Türkiye'de hızlı tren yatırımlarının olmadığını dile getirerek, şöyle devam etti:

"Şimdi bin 213 kilometre hızlı tren hattı var. Ankara-İstanbul, Ankara-Konya, Konya-Eskişehir, bu hatlar yapıldı, Sivas devam ediyor. İnşallah bu rakam 2023 yılına kadar 13 bin kilometreye uzanacak. Milli eğitimde 79 yılda 346 bin derslik vardı, biz 12 yılda buna 234 bin derslik ilave ettik. Farkımız bu. Öğrencilerimiz bundan önce kitap bulamıyordu, şimdi kitaplarını ücretsiz alıyor. Üniversite sayısı 76'ydı, şimdi 191 oldu. Üniversite olmayan ilimiz kalmadı. Yurtlarda yatak kapasitesi 182 bin, biz buna 12 senede 207 bin daha ilave ettik. Şu anda yaklaşık 400 bine ulaştı. Sağlıkta muhteşem bir dönüşüme imza attık. Biz geldiğimizde bin 78 sağlık kurumu vardır, şimdi buna 2 bin 500 sağlık kurumu ilave ettik. Ambulans sayısı bütün Türkiye'de 617 taneydi, biz bunun üzerine 3 bin 450 tane ambulans ilave ettik. Şimdi helikopter, jet ambulanslar var. Modern ülke bu. Türkiye'de 79 yılda 195 baraj inşa edilmişti, biz 12 yılda bunun üzerine 279 baraj ilave ettik. Biz buyuz. Bizden önce yapılan toplu konut sayısı 43 bindi ama biz 12 yılda 657 bin konut inşa ettik."

-  "Onlar borçlandı, biz ödedik"

Erdoğan, kendilerinden önceki hükümetlerin züğürt kaldığını, zorunlu tasarruf adı altında işçinin, memurun maaşından kestiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:

"Başbakan koltuğuna oturdum, önüme işçinin, memurun alacağını koydular. Ne kadar biliyor musunuz? 15 katrilyon. Arkadaşlarıma, 'İlk işimiz bu parayı ödemek olacak' dedim. Hemen sendikalarla arkadaşlarımızı bir araya getirdik, bu parayı ödedik. Memura, işçiye dediler ki, 'Sizi konut sahibi yapacağız'. Kardeşlerim ne konutu ya! Parayı kestiler. İşçinin, memurun 3,5 katrilyon alacağı vardı. Toplamda 18,5 katrilyon, onu da biz ödedik. Biz buyuz. Onlar borçlandı, biz ödedik. Devlet milletine, işçine, memuruna borçlu olur mu? Şimdi bakıyorum da kurusıkı atıyorlar. Asgari ücreti ihaleye çıkartmışlar. Birisi diyor 'bin 400', birisi diyor 'bin 500', birisi diyor 'bin 600', birisi diyor '5 bin'. Ben de diyorum ki: Var mı artıran. Hale bak ya. Sizin bir geçmişinizi, cemaziyelevvelinizi biliyoruz. Siz memuru, işçiyi sömürdünüz. Hastane kapılarında bizi inim inim inlettiniz. Benim vatandaşım eczaneden ilacını alamıyordu, istediği hastaneye gidemiyordu. Milletini sevmek, insanı sevmek, milletçilik budur. Lafla milliyetçilik olmaz."

- Vatandaşlar Erdoğan'dan şiir okumasını istedi

Yasakların Türkiye'sinden, hürriyetlerin Türkiye'sine ulaşılmasını sağladıklarını ifade eden Erdoğan, darbeciler, cuntacılar, vesayetçiler ve bunların tetikçiliğini yapan medyaya karşı büyük mücadele verdiklerini söyledi.

Erdoğan'ın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde Ziya Gökalp'in şiirini olduğunu anımsatmasının ardından, meydandakiler "bir daha, bir daha" sloganları attı. Bunun üzerine Erdoğan, Necip Fazıl Kısakürek'in "Mihraptan ilahi kelam geliyor. Yere, dipsiz gökten selam geliyor. Ne para ne pul, savulun kalplere İslam geliyor" dizelerini okudu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkede birçok şeyin anlaşılamadığını ya da anlaşılmak istenmediğini dile getirerek, "Minareler süngü, kubbeler miğfer, camiler kışlamız, müminler asker. Bir şey bizi sindiremez, gökler yerler açılsa, üzerimize tufanlar, yanardağlar saçılsa biz oyuz ki imanıyla övündüğümüz ecdadımız, korkutucu şeylere hiçbir gün diz çökmemiş. Zaferlerin kapusu, Anadolu'nun tapusu, Malazgirt'ten ta Çanakkale'ye imanın geçilmez kalesine kadar ecdadımı zaferden zafere koşturan şey nedir? İşte şu içinde gördüğünüz iman birliğidir" şeklinde konuştuğunu ve söz konusu malum olayların yaşandığını söyledi.

(Sürecek)

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.