Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı
Cumhurbaşkanı Erdoğan: (5)- "Eğer bu kadar zamandır demokrasiyle, laiklikle, hayat biçimleriyle bir sorunumuz olmamışsa bundan sonra niye olsun? Üstelik bu makamda oturan eski cumhurbaşkanları gibi sırtında yumurta küfesi taşımayan birisi de değilim. Hep

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Eğer bu kadar zamandır demokrasiyle, laiklikle, hayat biçimleriyle bir sorunumuz olmamışsa, bundan sonra niye olsun? Üstelik bu makamda oturan eski cumhurbaşkanları gibi sırtında yumurta küfesi taşımayan birisi de değilim. Hep o yumurta küfesiyle yürüdüm ki bir tane yumurtayı kırmayayım. Çok dikkat ettim." dedi.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki 34. Muhtarlar Toplantısı'nda, Afyonkarahisar, Aksaray, Amasya, Antalya, Aydın, Denizli, Kocaeli, Kütahya, Muğla, Nevşehir, Rize, Sakarya, Sinop ve Tokat illerinden gelen muhtarlarla bir araya geldi.

Siyasi farklılıkların başka, seçim döneminde yaşanan rekabetin başka bir şey olduğunu, icra makamına oturulduğunda bunların hepsinin geride kaldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bundan sonra artık sorumluluk alanındaki her bireye, her kesime, her yere hizmet götürmekle mükellef olunduğunu ifade etti.

Bu siyasi terbiyeyle büyüdüklerini, bu anlayışla da görevlerini yürüttüklerini anlatan Erdoğan, "Başkalarının meseleye bakışı veya bakış tarzı, yöntemi farklı olabilir o ayrı. Ama biz buyuz. Milletimiz bizim neyi yapacağımızı, neyi yapmayacağımızı 40 yıllık siyasi hayatımız boyunca tartmış, değerlendirmiş, hükmünü vermiştir." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'de hiçbir siyasetçiye nasip olmayacak kadar süre başbakanlık yaptığını, kurduğu partinin yine başka partililere nasip olmayan yüksek oy oranlarıyla kesintisiz şekilde 14 yılı aşkın süredir iktidarda olduğunu kaydetti.

Doğrudan milletin oyuyla göreve gelen ilk cumhurbaşkanı olma şerefini taşıdığını aktaran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eğer bu kadar zamandır demokrasiyle, laiklikle, hayat biçimleriyle bir sorunumuz olmamışsa bundan sonra niye olsun? Üstelik bu makamda oturan eski cumhurbaşkanları gibi sırtında yumurta küfesi taşımayan birisi de değilim. Hep o yumurta küfesiyle yürüdüm ki bir tane yumurtayı kırmayayım. Çok dikkat ettim. Doğrudan milletin oylarıyla seçildiğim için attığım her adımın, söylediğim her sözün, yaptığım her eylemin hesabını kamuoyuna vermek mecburiyetindeyim. Geçmişte yol açtıkları tartışmalarla ülkemizi Cumhuriyet tarihimizin en ağır krizlerine sokan cumhurbaşkanları kimseye hesap vermeden görev sürelerini tamamlayıp köşelerine çekilirlerdi. Benim böyle bir şansım da niyetim de yok."

"Türkiye'nin herhalde milletiyle en fazla iç içe olan, kucaklaşan, dertleşen Cumhurbaşkanıyımdır." diyen Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı görevine başladığı günden beri Ankara ve İstanbul'daki programlarının dışında 82 kez il ziyareti yaptığını anlattı.

Kimi illere bir defa kimilerine daha fazla gittiğini hatırlatan Erdoğan, aşağı yukarı her ay üç il ziyaret ettiğini belirtti.

Görev süresi tamamlanmadan 25 ile de mutlaka gideceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu programların yurt dışından gelen misafirleri ağırlamaya, uluslararası zirvelere, pek çok görüşmeye, toplantıya diğer devlet işlerine rağmen yürütüldüğünü kaydetti.

Gelecek hafta dört Afrika ülkesine gideceğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Çünkü biz bu göreve gelirken milletimize farklı bir cumhurbaşkanlığı yapma, çalışma, koşturma, terleme sözü verdik. 'Alışılmış bir cumhurbaşkanı olmayacağız. Bu bizim için bir namus borcudur' dedik. Milletimizin bize gösterdiği teveccüh, hele 15 Temmuz darbe girişiminde ortaya koyduğu sağlam duruş karşısında bu yaptıklarımızın az bile olduğunu biliyoruz. Daha fazlasını yapmak için tüm gücümüzle çalışıyoruz. Şu Külliye'nin etrafında bizim 29 şehidimiz, 39 gazimiz var. Bu insanlar buraya niye koştular? Hepsi buraya Cumhurbaşkanlarını ve ekibini yalnız bırakmamak için koştular, şehadete yürüdüler. Her gece sabahlara kadar şu çevrede durdular. Bu millet sevilmez de kim sevilir? Biz milletimizi Allah için seviyoruz."

- "Döviz kurunu bir silah gibi kullanıyorlar"

Türkiye'nin maruz kaldığı saldırıların bir de ekonomik boyutu olduğunu artık herkesin gördüğünü ve bildiğini kaydeden Erdoğan, "Elinde silahı, bombası olan teröristle elinde doları, avrosu, faizi olan terörist arasında amaç bakımından hiçbir fark yoktur. Amaç, Türkiye'ye diz çöktürmek, Türkiye'yi teslim almak, Türkiye'yi hedeflerinden uzaklaştırmaktır. Bunun için döviz kurunu bir silah gibi kullanıyorlar." ifadelerini kullandı.

"Öte yandan elbette bizim de bir takım sıkıntılarımız, sorunlarımız vardır." diyen Erdoğan, bunların hiçbirinin Türkiye'de döviz kurunun bugünkü seviyeye gelmesinin açıklaması olmadığını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, silahlı ve bombalı terör eylemleriyle, ekonomik araçları senkronize bir şekilde kullananların Türkiye'ye zarar vermek isterken aslında kendi varlıklarını üzerine kurdukları zemini tahrip ettiklerini belirterek, diğer ülkelerin bugün Türkiye'ye yapılanın yarın kendilerine yapılabileceği gerçeğinin farkında olması gerektiğini kaydetti.

Silahlı ve ekonomik terör saldırılarına karşı ülkelerin şimdiden tedbir almanın yollarını aradığına dikkati çeken Erdoğan, şu değerlendirmeleri yaptı:

"Dünya ekonomisinin yapısal bir dönüşüm sürecinden geçtiği bir dönemde yaşanan bu hadiseler, yeni kurallar ve yeni kurumlar üretilmesine vesile olacaktır. Türkiye'nin bu fırsatları en iyi şekilde değerlendirmesi için çalışıyoruz, hazırlıklarımızı sürdürüyoruz.

Biz yaşadığımız sıkıntılara, sorunlara karşı çözüm yollarını öncelikle kendimizin bulması gerektiğine de inanıyoruz. İhracatımızdaki daralmayı yeni pazarlar arayarak, turizmdeki gerilemeyi yeni destinasyonlar, pazarlama yöntemleri geliştirerek, üretimdeki daralmayı kendi kaynaklarımızı,teknolojimizi öne çıkartarak aşmanın yollarını aramalıyız."

- "Bir fedakarlık yapılacaksa işte bu günler tam zamanıdır"

Erdoğan, "Döviz üzerinden yapılan spekülasyonların derinliğinin olmadığı, çok küçük rakamlarla ve daha ziyade kağıt üzerinde işlemlerle kurların yükseltildiği ortadadır. Milletimiz, döviz almak yerine satarak, 15 Temmuz'un ertesi günü başlatılan ilk dalga saldırının önünü kesmişti. Bunun devamını ben milletimden rica ediyorum. Bugün aynı tutumu sürdürmeliyiz. Merkez Bankamız ve tüm bankalarımız da bu oyunu bozmaya yönelik bir pozisyon almalıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Merkez Bankasının bu konuda gerekli tedbirleri alacak imkan ve kabiliyetlere sahip olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eğer bu sebepten dolayı bir fedakarlık yapılacaksa işte bu günler tam zamanıdır." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin ve milletin karının hatta bekasının söz konusu olduğu bir dönemde bankaların farklı hesapların içerisine girmemesi gerektiğine dikkati çekerek, şunları söyledi:

"İş dünyamıza yaptığım çağrıyı tekrarlamak istiyorum, gün yatırım yapma, üretim yapma, istihdamı artırma, duran çarkları çalıştırma, çalışanları hızlandırma günüdür. Eğer bugün bu riski almazsanız yarın riske atacak hiçbir şeyiniz kalmayabilir. Türkiye olarak, 80 milyon vatandaşımız ve tüm kurumlarımızla terör örgütlerinin silahlı ve bombalı eylemlerine, milletimizi ayrıştırma çabalarına karşı olduğu kadar ekonomiyi çökertme gayretleri konusunda da milli bir seferberlik ruhu içinde hareket etmeliyiz. Onun için 'milli seferberlik' dedim. Onun için milli bir seferberlik içinde olmalıyız diyorum."

Şehitlere, gazilere ve bu toprakları vatan yapmak için her türlü fedakarlığı göze alan tüm ecdada bunun borçlu olunduğunu belirten Erdoğan, "Bizden sonra gelecek nesillere, çocuklarımıza, torunlarımıza da bunu borçluyuz. Yaşadığı bu tarihi günlerde ülkemizin ve milletimizin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine, mücadelesine, hedeflerine ulaşmasına katkı sağlayan herkes birer kahramandır, öyle anılacaktır." diye konuştu..

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının sonunda Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne teşrif eden tüm muhtarlara katılımlarından dolayı teşekkür etti.

(Bitti)

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.