Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı
Cumhurbaşkanı Erdoğan: (2) "Suriye'nin kuzeyinde biz PYD'ye, YPG'ye bir devlet, sözde devlet asla kurdurmayız, kurdurmayacağız"- "Bazıları Kürt devleti falan diyorlar. Ben bunu Kürt kardeşlerime bir hakaret telakki ediyorum. Zira benim Kürt kardeşlerim k

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Suriye'nin kuzeyinde biz PYD'ye, YPG'ye bir devlet, sözde devlet asla kurdurmayız, kurdurmayacağız." dedi.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen "39. Muhtarlar Toplantısı"nda, demokratik reformlar kapsamında farklı dil ve lehçelerde televizyon ve radyo yayınlarına kendilerinin imkan sağladıklarını hatırlattı.

En önemli ekonomik reformlarından birinin Türk lirasından 6 sıfırı atmak olduğunu anımsatan Erdoğan, "Paramızda istemediğiniz kadar sıfır vardı hatırlayın, o sıfırları attık mı? Attık. Tuvalete gidişin fiyatı 1 milyondu. Halbuki biz eskiden delikli kuruşlarla gidiyorduk. Nerelerden nerelere getirdik ülkeyi ama şimdi böyle bir durum söz konusu değil. 6 sıfır atmak suretiyle paramıza itibarını yeniden kazandırırken, demokratik ve hukuki reformlarımızı da kesintisiz sürdürdük." diye konuştu.

Türkiye'nin 2006'da bir Danıştay saldırısı ile karşı karşıya kaldığını, Trabzon'daki rahip cinayeti ve çeşitli terör olayları gibi her biri ayrı bir provokasyon olan karanlık olaylar zinciriyle sarsıldıklarını aktaran Erdoğan, 2007'de 27 Nisan "elektronik bildiri" ve buna karşı verdikleri güçlü cevabın demokrasi tarihine altın harflerle yazılırken, Hrant Dink cinayeti gibi karanlık olayların da tırmanarak sürdüğünü söyledi.

- "Ülkemiz için en hayırlı neticesi..."

"Bu sürecin ülkemiz için en hayırlı neticesi, cumhurbaşkanını doğrudan halkın seçmesine imkan veren ve 16 Nisan'a kadar uzanan gelişmelerin önünü açmış olmasıdır." diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"2008 yılı Meclisin özellikle başörtü ile ilgili kararına karşı '411 el kaosa kalktı' manşeti üzerinden başlayan sürecin pek çok provokasyonun eşliğinde partimize kapatma davası açılmasına kadar uzandığı bir yıl oldu. 2009 yılında ülkemizdeki tüm kesimlerin sorunlarına çözüm bulmak için çalışmalarımızı hızlandırdık. 2010 yılı, Mavi Marmara saldırısı, PKK'nın kanlı eylemleri, anayasa değişikliği halk oylaması gibi hadiselerle geçti. 2011 yılı seçimleri öncesinde daha önce CHP Genel Başkanı'nın değiştirilmesi ile başlayan kasetler yoluyla siyaseti dizayn projesinin MHP'yi de içine alacak şekilde genişlediğine şahit olduk. 2012 yılı MİT Müsteşarına yönelik tutuklama girişimi, Suriye'nin uçağımızı düşürmesi, Gaziantep'teki bombalı saldırı ki 56 vatandaşımız şehit oldu, Suriye'deki çatışmalarda ateşlenen top mermilerinin topraklarımıza düşmeye başlaması gibi hadiselerle adeta Türkiye'nin yeni bir döneme girdiğinin habercisiydi."

2013 yılının saldırıların iyice arttığı ve artık aleniyet kazandığı bir yıl olduğunu hatırlatan Erdoğan, Reyhanlı saldırısı, Gezi olayları, dershaneler kapatılması kararının alınması, Milli Birlik ve Kardeşlik Projesinin uygulamaya sokulması, 17-25 Aralık Emniyet Yargı Darbesi ve milli iradeye saygı mitinglerinin de o yıl gerçekleştiğini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2014 yılı, tarihimizin en büyük ihanetlerinden biri olan MİT tırları hadisesini yaşadığımız, HSYK'nın yapısının değiştirilmesi başta olmak üzere FETÖ ile mücadele için gereken adımları kararlılıkla atmaya başladığımız bir yıl oldu." dedi.

Aynı yıl Türk tarihinde ilk defa bir cumhurbaşkanının doğrudan halkın seçimi ile göreve seçildiğini bildiren Erdoğan, 2015 yılında ise hiçbir partinin tek başına hükümet kuramadığı 7 Haziran seçimlerinin ardından ülkeyi sağ salim 1 Kasım seçimlerine götürerek bu yılın krizi çözdükleri bir yıl olduğunu anımsattı.

- "2016 yılı önemli tedbirleri hayata geçirdiğimiz bir yıl olarak başladı"

Bu dönemde Türkiye'nin, bölücü terör örgütünün eylemleri ve DEAŞ'ın giderek artan saldırıları sebebiyle ciddi bir güvenlik tehdidi ile karşı karşıya kaldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2016 yılı bölücü terör örgütünün ve DEAŞ'ın üzerine kararlılıkla gittiğimiz, FETÖ'yü her alanda çökertmek için önemli tedbirleri hayata geçirdiğimiz bir yıl olarak başladı." değerlendirmesinde bulundu.

Kendilerinin ülke ve millet için cansiparane çalışırken, 15 Temmuz 2016 gecesi FETÖ ihanet çetesinin ordu içindeki mensuplarının bir darbe girişiminde bulunduklarını aktaran Erdoğan, bu darbe teşebbüsünün, milletin ezanına, bayrağına, hürriyetine, geleceğine sahip çıkma konusunda gösterdiği kararlı irade sayesinde akamete uğratıldığını söyledi.

Darbe girişiminin hemen ardından da Suriye'de kurulmak istenen terör devletinin önünü kesecek en kritik hamleyi yaparak, Fırat Kalkanı Harekatı'nı gerçekleştirdiklerine dikkati çeken Erdoğan, "Çünkü kararlılığımız vardı. Suriye'nin kuzeyinde biz PYD'ye, YPG'ye bir devlet, sözde devlet asla kurdurmayız, kurdurmayacağız." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şunları kaydetti:

"Şunu da söyleyeyim; bazıları Kürt devleti falan diyorlar. Ben bunu Kürt kardeşlerime bir hakaret telakki ediyorum. Zira benim Kürt kardeşlerim ki inanıyorum ki Suriye'nin kuzeyinde, Türkiye'nin güneyinde böyle bir oluşuma asla fırsat vermeyecektir. Bizler ülkemizin içerisinde bir üniter yapı halinde şu anda Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Gürcü'süyle, Abaza'sıyla, Boşnak'ıyla 80 milyon tek milletiz. Bunu böyle bilin. Tek bayrağımız, tek vatanımız, tek devletimiz var. 780 bin kilometrekare tek vatan. Bu vatanı bölmek isteyenlere biz her tarafı mezar ederiz. Şu anda Fırat Kalkanı Harekatı ile Suriye'nin kuzeyinde biliyorsunuz 2 bin kilometrekarelik alan bizim kontrolümüzdedir. Orada bizim şu anda görevlendirdiğimiz bir valiyle beraber de orası yönetilmektedir. Derdimiz şu; Cerablus'a biz niye girdik? Gaziantep'te 56 vatandaşımız şehit edildiği zaman 'artık sabredemeyiz' dedik ve Cerablus'a girdik. Hemen arkasından Rai'ye girdik, oradan El Bab'a indik ve oradaki 2 bin kilometrekarelik alanı kontrol altına aldık."

Oralarda aslında Arapların yaşadığına işaret eden Erdoğan, "Bölgedeki Kürt kardeşlerimizin PYD terör örgütü ile YPG terör örgütü ile yapmak istedikleri neydi? Suriye'nin kuzeyinde bir terör koridoru oluşturmak suretiyle Akdeniz'e ulaşmaktı. Kusura bakmasınlar. Cudi'de ne yaptıysak, Tendürek'te ne yaptıysak, Kandil'de ne yapıyorsak, Gabar'da ne yapıyorsak, Bestler Deresi'nde ne yapıyorsak, her yerde bunları görürsek aynısını yapmaya devam edeceğiz." diye konuştu.

(Sürecek)



Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.