Zaman zaman bu köşemize konu olan, gazetemizde haber olarak yer alan Bozkır’ın, Bozkırlıların ümit ışıklarından Sarıot Gölü, Çağlayan Göleti ile ilgili olarak geçtiğimiz hafta sonunda çok önemli gelişmeler yaşanmış.

Bu güzelliklere geçmeden “inat”ın özellikle de bizim o meşhur “dağlı inadının” da bir yerde nasıl nimet olduğunu öğrenmiş olduk.

Bizde bazı isimsiz kahramanların sayesinde son 10 yıldır Bozkır’ın Sarıot Gölü’nü, Çağlayan Göleti’ni öğrendik. Daha sonra da konu ile ilgili detaylara ve gelişmelere anında şahit olmaya başladık.

İsterseniz önce yine Bozkırlı dostlarımızdan aldığımız bilgileri sözlerle paylaşalım.

DSİ Genel Müdürü Ali Rıza Diniz ve beraberindeki heyet hafta sonunda Bozkır Belediye Başkanı Gün ile Sarıot Gölü, Çağlayan Göleti ve Bozkır Barajı’nda incelemelerde bulunmuşlar. Sarıot'un baraj olabilmesi için değerlendirme çalışmaları DSİ tarafından başlatılmış. Bunun yanı sıra Çağlayan Göleti yükseltme çalışmaları incelenmiş ve buradaki tüm iyileştirme çalışmalarının derhal başlatılması için de Genel Müdür Diniz tarafından talimat verilmiş.

Bölgedeki baraj ve su tutulması ardından da baraj duvarlarının yükseltilmesi için yıllardır bize bilgi akışı sağlayan Bozkırlı dostlarımızın bugünlerde ağızları kulaklarında.

Evet biz de yıllardır bu dostlarımız ile sevinip onlarla üzülüyorduk. Onlardan gelen bölge ile ilgili her olumsuz gelişmeyi gündeme taşıdıkça başta vekillerimiz olmak üzere pek çok yöneticimizden de fırça dahi yiyorduk.

Hatta bu baraj ve göl yüzünden bazı bürokratlar ile aramız dahi açılmıştı.

Tek bir kusurumuz, tek bir kabahatimiz vardı. O da bölge ile ilgili en sıcak gelişmeleri “doğru” olarak kamuoyu ile paylaşmak.

Çok şükür o tüm kötü anılar artık geride kaldı. İnşallah beş yıl sonra bunlar hatırlanmayacak bile. O  topraklar sulanacak; kurtlar, kuşlar, canlılar adeta yeniden var olacaklar. Bölge insanın refah seviyesi yükselecek.

Gelinen nokta da Bozkırlı dostlarımızın duası ile inşallah bizim de biraz olsun günahlarımız af olacak.    

Sularımızdan söz edince son yıllarda yağmur sularının toplanması ve depolanması ile ilgili olarak duyduğumuz müjdelerin de bizlere olmasa da özellikle gelecek nesillere “hayat” olacak olması yüzünden çok önemli olduğunu biliyoruz.

Artık yöneticilerimiz değil böylesine kaynak sularının boşlara akıp gitmesine, denizlere dökülmesine seyirci kalmak, yağmur ve kar sularının toplanarak başta tarım olmak üzere yeri geldiği zaman içme suyu olarak kullanılabilmesi için trilyonluk dev işlere imza atıyorlar.

Böylece en büyük tehlikelerden birisi olan susuzluğu bu millet ve insanlık Allah’ın izni ile asla görmeyecek.   

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Bir insanın karakterini anlamak istiyorsanız, onun okuduğu ya da güldüğü şeylere dikkat edin.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Toplu taşıma araçlarında inecek olan insanlara yol verdiğimiz zaman ADAM oluruz.