Darbe Girişimi Şüphelisi Tümgeneralden "Polislerle Çatışın" Emri

Darbe Girişimi Şüphelisi Tümgeneralden "Polislerle Çatışın" Emri
İzmir'de FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin 270 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi- Savunma yapan tutuklu sanık Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığında görev yapan eski Pilot Albay Bilican: - "Ankara ve İstanbul'daki olaylara bakarak TSK içe

İZMİR (AA) - İzmir'de Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturmanın ardından 270 sanık hakkında açılan davada tutuklu yargılanan Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığında görev yapan eski Pilot Albay Nihat Bilican savunma yaptı.

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu davanın görülmesine Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki salonda devam edildi.

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı. Duruşma, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kaydedildi.

Tutuklu sanık Bilican, iddianamede yer alan, "Sanığın izinli olmasına rağmen Ramazan Elmas'la (Tutuklu sanık eski Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığı Harekat Eğitim Komutanı) yapmış olduğu telefon görüşmesinde üsse kendi rızası ile sıkıyönetim planından sonra geldiği, Elmas'ın kendisine verdiği talimatları yerine getirdiği, şüpheli ile Elmas'la hareket ettiği, üs komutanlığında gece boyunca kendisi ile birlikte bulunan diğer üst düzey rütbelilere, Elmas'ın verdiği kanunsuz emir ve talimatları uygulamalarına diğer komutanlar gibi itiraz etmediği" suçlamalarına ilişkin savunma yaptı.

Darbe teşebbüsünün yaşandığı gün, mesaisinin ardından birlikten ayrılarak ailesiyle Karşıyaka ve Alsancak'ta vakit geçirdikten sonra eve döndüğünü, bu sırada eşi ve kızının televizyondaki askeri hareketliliğe ilişkin haberleri göstermesiyle neler olup bittiğini öğrenmek için aradığı tutuklu sanık Elmas'a "Komutanım televizyondaki olayları görüyor musunuz? Ankara ve İstanbul'da bazı olaylar var. Bir emriniz var mı?" diye sorduğunu, bunun üzerine Elmas'ın "Üs Komutanlığında herhangi bir olumsuz durum yok, odamda arkadaşlarla oturuyoruz, istersen gel çay içelim, sonra da vedalaşırız." davetinin ardından üniformasıyla ve silahsız bir şekilde birliğe gittiğini ifade etti.

- "TSK içerisindeki bir grup FETÖ mensubunun kalkışma yaptıklarını..."

Bilican, Elmas'ın odasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski Yaveri Ali Yazıcı ve adını bilmediği bir yarbayın olduğunu gördüğünü beyan etti.

Eski albay Yazıcı'nın orada olmasını garipsediğini söyleyen Bilican, "Yanına oturduğum Yazıcı'ya 'Hayırdır, ne işiniz var?' diye sorunca Yazıcı da bana, 'Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Messi'nin de katılacağı bir etkinlik için Balıkesir'den Antalya'ya gidiyorduk. Oradan da Marmaris'e geçecektik. Gelen bir mesajda, İstanbul ve Ankara'daki olaylar nedeniyle güvenlik için en yakın askeri birliğe gitmemiz istendi. Biz de buraya yakın olduğumuzdan Çiğli'ye geldik.' açıklamasında bulundu. Darbe girişimine ilişkin olayların konuşulduğu sırada Yazıcı, 'Salak sulak bunlar, ne yaptıklarını bilmiyorlar.' dedi. O ana kadar İzmir'de herhangi bir olayla karşılaşmadığımdan, Ankara ve İstanbul'daki olaylara bakarak TSK içerisindeki bir grup FETÖ mensubunun kalkışma yaptıklarını ilk defa orada öğrendim. Bu konuda tereddütüm olmadı." ifadelerini kullandı.

Odada bulunanlarla olayları değerlendirdiklerini, İzmir'de yaşanan herhangi olumsuz bir olayın olmaması nedeniyle mutlu olduğunu söyleyen Bilican, şunları anlattı:

"Televizyondaki görüntüleri görünce Albay Yazıcı'ya, 'Keşke bu mesleği yapmasaydım. Halkın önüne nasıl çıkacağım? İnsanların yüzüne nasıl bakacağım? Bunlar bizi dünyaya rezil etti.' dedim. Yazıcı da eleştirilerini sıralayarak bana katıldığını söyledi. Yazıcı, telefonda olan şarjına zaman zaman bakarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ekibinden telefon beklediğini söyledi. Kimse aramayınca misafirhaneye geçti. Sonra odaya gelen Elmas'a Türkiye'de cereyan eden olaylara ilişkin kısa bir özet geçtim, o da bana, 'Bu devirde, bu çağda yapılacak iş mi bu?' yorumunda bulundu. Elmas, bu arada emir komuta zinciri içerisinde hareket ettiklerini, aksi bir durumun söz konusu olmayacağını, eski Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'ın da Kaklıç Hava Meydanı'nda bulunduğunu, olayları takip ettiğini ve Eskişehir'e gideceğini söyledi."

- Tümgeneralden "polislerle çatışın" emri

Odadayken, Elmas'ın yaptığı bir telefon görüşmesine şahit olduğunu anlatan Bilican, "Elmas, 'Komutanım' diye hitap ettiği kişiye, 'Polisler zorla üs komutanlığına girmeye çalışıyor, gerekirse çatışmaya gireriz, diyorlar. Çatışalım mı ne diyorsunuz?' diye sorduğunda o kişinin 'Gerekirse çatışın' emrini verdiğini duydum. Telefondaki o kişinin (Eski) Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanı Tümgeneral Kubilay Selçuk olduğunu düşündüm. Ben de Elmas'a, 'Komutanım ne çatışması, kim kimle çatışıyor, neden çatışacağız?' diye sorular sordum. Odadakiler de ne olduğunu anlamadı. Elmas, komutan ile polisler arasında kalmıştı. Eğer olaya müdahale edilmesiydi, herkes çatışacaktı. Bir kurşun atılsaydı çok şehit ve yaralımız olacaktı. İyi ki, o gün o odaya gitmişim. Çünkü olaya müdahale ettim ve çatışma çıkmadı. Belki dokuz aydır tutukluyum ama iyi ki o odaya gittim. O karar verildiği için mutluyum. Elmas, bize 'Çatışın' deseydi belki bugün burada bu genç arkadaşlarımızdan bazıları olmayacaktı. Bu bilgiyi mahkemeyle paylaşmayı borç bildim." beyanında bulundu.

- "FETÖ üyeliğinden değil darbe yapmakla yargılanmayı kabul ediyorum"

Darbe girişiminin yaşandığı gece, darbeyle ilgili ya da ilgisiz hiçbir emir almadığını, emir vermediğini iddia eden Bilican, tutuklu sanık Elmas'la gerek fikri gerekse fiziksel olarak herhangi bir şekilde birlikte hareket etmediğini ileri sürdü.

FETÖ ile ilgili bu davada tanık olarak ifade vermesi gerekirken sanık olduğunu ileri sürerek FETÖ ile bir bağlantısını olmadığını savunan Bilican, "Birçok vatandaş 17-25 Aralık ya da 15 Temmuz'da bu hain örgütün hain yüzünü görürken, bunlara kimsenin dokunmaya cesaret edemeyeceği 2011'de dokundum. Balyoz Darbe Planı'nda askeri personelin lehine olacak şekilde hazırlanan raporda bilirkişi heyetinde yer aldım, o raporda imzam var. O dönem kendisine 'Balyozcuların avukatı' diye hitap ediliyordu. Çünkü o dönem cemaat denilen yapıya dokunmuştum. Bu işte bir terslik, yanlışlık var. FETÖ üyesi olmakla yargılanmamalıyım. Darbe yapmakla yargılanmayı kabul ediyorum, sonuçta askeriz ama örgüt üyesi olarak yargılanmayı mantıklı bulmuyorum." dedi.

Tutuksuz sanık İsmail Ö. ise Hava Teknik Okullarında teğmen olarak görevine devam ettiğini, darbe girişimi gecesi herhangi bir olaya karışmadığını, şahit olmadığını açıklayarak hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirtti.


Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.