Ege Bölgesi Ata Sporları Federasyonu Genel Kurul Ve Tanıtım Programı

Ege Bölgesi Ata Sporları Federasyonu Genel Kurul Ve Tanıtım Programı
Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Erdoğan: - "Her milletin kendi değerlerine, kendi sporlarına, kendi müziklerine, kendi sanat alanlarına özgürce sahip çıkabilmesi ve dünyadaki siyasi tablonun bir sonucu olan kültürel hegemonyaların son bulması gereki

İZMİR (AA) - Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan, her milletin kendi değerleri, sporları, müzikleri ve sanat alanlarına özgürce sahip çıkabilmesi ve dünyadaki siyasi tablonun sonucu olan kültürel hegemonyaların son bulması gerektiğini belirterek, "Biz buna Türkiye'de okçuklukla başladık." dedi.

Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen Ege Bölgesi Ata Sporları Federasyonu Genel Kurul ve Tanıtım Toplantısı Kur'an-ı Kerim tilaveti ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan, ok atışı yaptıktan sonra başladığı konuşmasında, 4 yılı aşkın süre önce Okmeydanı'nda Okçular Vakfını kurduklarını ve ilk fetih kupasını 29 Mayıs 2013'te icra ettiklerini belirtti.

Ecdadın yadigarını yeniden hayata geçirmek istediklerini vurgulayan Erdoğan, "Yıkılmış, tamamen izleri kaybolmaya yüz tutmuş 500 yıllık bir okçuluk kulübü bir Okçular Tekkesi, Okmeydanı'nda yeniden hayata geçirildi. Biz bu vakıfla birlikte geleneksel okçuluğumuzu ve okçuluk sporunu tanıtmaya başladıkça bunu Fatih'in yadigarı olan bir mekanda yapınca geleneksel sporlarla yeniden buluşmamızın sandığımızdan daha derin anlamlar içerdiğini gördük." dedi.

Bugün dünyada en çok kabul gören ve en çok izleyicisi, sporcusu olan spor dallarının futbol, basketbol, voleybol olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Gençlerimizin bu spor dallarıyla zaman geçirmesi çok değerli ancak bu spor dallarının bizim ülkemizde de böylesine kabul görmesinin sebebi bu spor dallarının kendi seyir zevkleriyle sınırlı bir mesele değil. Bunu böyle görürsek yanlış değerlendirmiş oluruz. Bunlar bizim ülkelerimiz üzerinde ve dünyanın birçok bölgesi üzerinde tahakküm kurmuş olan Batı medeniyetinin kültürel hegemonyasının aslında tezahürüdür. Bugün Hindistan'a, Güney Afrika'ya gittiğinizde kriket oynandığını göreceksiniz. Kriketin geçmişi ne? Hindistan'ın kriketle buluşması ne zaman? Böyle değerlendirdiğiniz zaman Hindistan'daki İngiliz sömürgeciliğinin bir eseri olduğunu görüyorsunuz kriketin."

Erdoğan, futbolun da dünyadaki İngiliz sömürüsünün egemen olduğu dönemin bakiyesi olarak bugün popüler bir spor olduğunu ifade ederek şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bir sporu diğerine tercih etmek aslında sakil, basit bir şey. Böyle bir derdimiz yok ama dünyada kültürel hegemonyaların esiri olan tabuların artık yıkılması lazım, kültürel adaletsizliğin son bulması lazım. Bu da nedir? Ülkeler, toplumlar kendilerine ait kültürel değerleri yaşayabilmeliler. Bunlar üzerinde kompleks sahibi olmaya gereksinim duymamalılar. Yani bizim geleneksel okçuluğumuz olimpik okçuluğun yanında en azından at başı olmalı."

- Kültürel hegemonya

Geleneksel okçuluğun hak ettiği yeri bulması gerektiğine değinen Erdoğan, Türkiye'nin olimpiyatlarda güreş dalında madalya aldığını, bunun da güreşin ata sporu olmasından kaynaklandığını aktardı.

Erdoğan, geleneksel değerleri vizyonun odak noktası yapmayı hedeflediklerini vurgulayarak Etnospor Kültür Festivali'nde geçen yıl 11 geleneksel spor dalını halka tanıttıklarını, katılanların da bu sporlara gayet hevesli ve meraklı olduğunu gördüklerini anlattı.

Türk milletinin binlerce yıl at üzerinde yaşadığına dikkati çeken Erdoğan, "Bu sporlarımızın kodları bizim genlerimize kadar işlemiş." dedi.

Bugün 3. dünya olarak nitelenen ülkelerde Batı'nın egemenliği altında başlanan sporların egemen olmasını "dünyadaki küresel resmin bir sonucu" olarak değerlendiren Bilal Erdoğan, şunları söyledi:

"Her milletin kendi değerlerine, kendi sporlarına, kendi müziklerine, kendi sanat alanlarına özgürce sahip çıkabilmesi ve dünyadaki siyasi tablonun bir sonucu olan kültürel hegemonyaların son bulması gerekiyor. Biz buna Türkiye'de okçuklukla başladık. Yaklaşık 2 sene önce Kırgızistan'da katıldığımız Dünya Etnospor Konfederasyonu ile birlikte sadece Türk dünyasında değil, Müslüman ülkelerde değil, dünyanın bütün ülkelerinde ikinci, üçüncü plana itilmiş olan ancak o ülkelerin gerçek kimliklerini, kültürel değerlerini yansıtan sporları yeniden popüleştirmek, yeniden dünya sahnesine taşımak için çalışma yapıyoruz. Kültürel hegemonya 'Bunlar şekli şeyler' deyip geçmeyelim. Milletler, hangi kisvelerle hangi tür elbiselerle giyindikleriyle bile çok ciddi mesaj veriyorlar. Bizler Batı'nın tahakkümü altında bir mücadeleye giriştiğimizden beri Batı'dan sadece şekli şeyleri almakla yetindik maalesef. Tamam, Batı'nın belli alanlarda ileride olduğunu gördük. Ancak onlardan ilmi, fenni, mühendisliği almak varken onların müziğine kendimizi meftun etmeye çalıştık, onların spor dallarını, kıyafetleri aldık. Onların sadece şekli şeylerini almakla yetindik."

- 15 Temmuz'un mesajı

Erdoğan, Osmanlı coğrafyasında hiçbir zümrenin kendi dilinden, kültüründen, kıyafetinden mahrum kalmadığının altını çizerek "Bizler dünyada hep adaleti yaşatmış bir ecdadın torunlarıyız. Onun için omuzlarımızda çok ciddi bir yük var." dedi.

Yeniden bu geleneğin ayağa kaldırılması gerektiğini aktaran Erdoğan, şöyle konuştu:

"Osmanlı'dan sonra bu topraklarda barış tesis edildi mi, zulüm ortadan kaldırıldı mı? Bize insan hakları, adalet, demokrasi diyerek gelenler bu topraklarda kan döktüler, insanları birbirine kırdırdılar, kültürel değerlerini ayaklar altına aldılar. Aynı Batı, bütün bunları yapan Batı, sizce bizim için hayır duasına 'Amin' der mi? O zaman hala niye bunları şekillerinin, kisvelerinin peşine takılıp gidiyoruz? Kendi değerlerimizle kuşandığımız zaman, ecdadımızın yoluna girebilirsek eğer, o zaman dünyanın geleceğine bir değer katma imkanı yakalayacağız. O da yeniden adaletin tesisi, zulme karşı duruş, dünyanın dört bir yanında kan akıtılmasına karşı duruş... İşte 15 Temmuz'da o damarlarımızdaki asil kanın o ecdattan kalan mirasın bu toprakta hala yaşatılmakta olduğunun ve yaşatılacağının çok güçlü bir mesajını verdik. Nice şehitlerle gazilerle dünyaya bu milletin boş olmadığını, yeniden sırtına büyük sorumluluklar yükleme azminde olduğunu göstermiş olduk."

Spor deyip geçmemek gerektiğini anlatan Bilal Erdoğan, Türkiye'de test odaklı bir eğitim sisteminin geliştiğini, haftada 1-2 saat beden eğitiminin yeterli olmadığını aktardı.

Özellikle sınav yıllarında öğrencilerin binlerce soru çözdüğünü ama bu çalışmanın gelişim ve terbiyeye zerre kadar faydası olmadığını söyleyen Erdoğan, "Bunlar inşallah düzelecek. Bizi yönetenler yapılan hataların, geçmişten gelen yanlışların farkındalar. Bunlar inşallah hal yoluna girecek. Çocuklarımızı yetiştirirken, onları ilmin yanında sporla, sanatla, müzikle, kültürle yetiştirmek zorundayız. Oturup test kitaplarına gömülen değil, hayatın içinde yaparak öğrenen bir eğitim anlayışını yerleştirmek zorundayız." ifadesini kullandı.

Dünyanın gözünün Türkiye'de olduğunu, ümmetin Türkiye'yi örnek aldığını söyleyen Bilal Erdoğan, milletin yeniden ata sporlarıyla buluşacağını da kaydetti.

- Diğer konuşmacılar

Divan Kurulu Başkanlığını yapan Öncü Gençlik ve Spor Kulübü Başkanı Hacı Sürmeneli ise cirit, güreş, okçuluk gibi çok önemli ata sporlarını tanıtmak ve geleceğe aktarmak için önemli çalışmalar yapmayı hedeflediklerini söyledi.

İzmir Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi ise genç yaşında büyük işler başaran neslin devamı olarak yetişenlere inanarak çalıştıklarını dile getirerek "Tarih adeta çağırıyor, gençlere muhteşem sorumluluk yüklüyor. Bizler de gençlerin bu sorumluluğun bilincinde olduğunu görüyoruz. 1915 Çanakkale ruhunu bilerek, farkına vararak yürüyen gençlik olduğunu görüyoruz. Yunan işgalindeki İzmir toprağının ne şekilde kurtarıldığını biliyoruz. 1915 ruhunun 15 Temmuz'a yansımasını da Konak Meydanı'nda gençlerimizin dimdik duruşuyla gördük. Şuurlu bir gençlik geliyor." dedi.

Ata sporlarından örneklerin sunulduğu toplantıda Muhammed Çimen de Necip Fazıl Kısakürek'in Sakarya Türküsü adlı şiirini okudu.

Toplantıda yılın başarılı sporcularına Bilal Erdoğan tarafından plaket verildi.

Ege Bölgesi Ata Sporları Federasyonu Genel Kurul ve Tanıtım Toplantısı, kurucu üyeler Kestanepazarı Gençlik ve Spor Kulübü, Konak Gençlik ve Spor Kulübü, Şehit Savcı Mehmet Salim Kiraz İmam Hatip Ortaokulu Gençlik ve Spor Kulübü, Mimder Muğla İmam Hatipliler Gençlik ve Spor Derneği, Kütahya Diriliş Gençlik ve Spor Kulübü Derneği, Manisa İmam Hatipliler Genç Spor Kulübü Derneği ve İzmir İmam Hatipliler Gençlik ve Spor Kulübü Derneği desteğiyle yapıldı.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.