Abdullah Tuna

Abdullah Tuna

Eğitim Sistemimiz Nereye Gidiyor?

Eğitim Sistemimiz Nereye Gidiyor?

Eğitim; kişinin yaşadığı toplumda değeri olan yetenek, tutum, bilgi birikimi ve diğer davranış biçimlerini geliştirdiği süreçlerin tümüdür. Eğitim; bireyin davranışlarındaki yaşantısı yoluyla kasıtlı olarak ve isteyerek değişme meydana getirme sürecidir. Kısaca eğitim toplumun değerlerinin bireye planlı bir şekilde öğretilmesi sürecidir.

Çinli şair Kuan Tuzu “Bir yıl sonrasını düşünüyorsan tohum ek,/Ağaç dik on yıl sonrasıysa tasarladığın,/Ama yüz yıl sonrasıysa hedeflediğin halkı eğit./Bir kez ürün verir ekersen tohum,/Bir kez ağaç dikersen on kez ürün verir ,/Yüz kez olur bu ürün eğitirsen halkı ,…/Balık verirsen bir kez doyurursun halkı,/Öğretirsen balık tutmasını hep doyar karnı” Demiş bundan 2000 yıl önce… Ama ne yazık ki biz ulus olarak tesadüflere bıraktık yarınlarımızı… Günübirlik planlar yaptık, gece düşündük sabah uygulamaya kalktık bırakın yüz yıl sonrasını bir yıl sonrasını düşünemedik… Çocuklarımızı getirdiğimiz sistemlerle deneme tahtasına çevirdik. Gerçek çağdaş eğitimi veremedik, balık tutmasını öğretemedik onlara… Onlara güven veremedik, geleceğe hazırlayamadık... Evlerimizde, okullarda çocuklarımıza sevgiyi aşılayamadık… Koşulsuz sevemedik onları… Ne yazık ki, çocuklarımızı; İnsanlığın kültürel birikimini eğitimle öğreterek “insanlaştıramadık”… İnsan olmayı öğretemedik. Sonuçta “Sevgi, saygı, sabır gösterilmeyen, ihtiyaçları karşılanmayan, hakları korunmayan, dinlenilmeyen çocuklar kendilerini dinleyecek ve onaylayacak, ihtiyaçlarını karşılayacak ortam ve grupları bulurlar…” ve öylede yaptılar.
Sonra nemi oldu? Sokaktaki şiddetle ve terörle tanıştılar… Onları öyle bir yerde unuttuk ki, karşımıza isyan olarak çıktılar. Bir şeyler bir yerlerde ters gitti ve çocuklar sokağa döküldü, kimi terörist, kimi tinerci, kimi hırsız kimi dilenci oldu… Kendi elimizle bebekten katil yarattık. Ve sonuçta o tertemiz varlıklarımız kişiliğini bulamamış, paylaşmayan, sorgulamayan, toplumsal sorunlarına duyarsız, sadece kendi çıkarını düşünen, acımasız,  emeğe saygı göstermeyen, başkasının sırtından geçimini düşünen, üretmeden harcayan, çıkarcı, kendi hemcinslerini gözlerini kırpmadan katledebilen caniler haline getirdik ve bütün buları eğitim sistemimiz içinde gerçekleştirdik… İşin kötüsü biz toplum olarak bunlara kendimizce süslü adlar koyarak kimine din dedik, kimine töre dedik, kimine ticaret dedik, kimine cihat dedik ve bütün bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için çözümler üretecek eğitim sistemleri geliştirmek yerine bunları meşrulaştırmak için kılıflar aradık.
Evet, bir numaralı sorun,"Bebekten katil ve canavar yaratan’’  eğitim sistemimiz ve bu sistemin uygulayıcısı olan okullarımız, devletimiz,  öğretmenlerimiz kısaca hepimiz… En kötüsü de yetkililerimizin eğitim sistemimizdeki bu sorunlara kökten çözümler üretmek yerine inatla hala pansuman tedbirlerle durumu geçiştirmeye ve günü kurtarmaya çalışmalarıdır. Hiçbir şey tesadüflerle açıklanamaz. Dünyada hiçbir toplum yoktur sanırım kendi çocuğuna bu kadar zulmeden ve kendi geleceği üzerine hesapsızca kumar oynayan, yine hiçbir iktidar yoktur ki on yılda birbirinin uygulamalarının tam tersi uygulamaların altına imza atan, her birini de eğitimde devrim diye sunan ve bu devrimlerin (!) icracısı dört Milli Eğitim Bakanı değiştiren. Çocuklarımız bizim geleceğimiz küçük siyasal hesaplar uğruna onların geleceği üzerinde kumar oynamayalım.
Şunu hiç unutmayalım ki, dünün mutsuz çocukları bugünün mutsuz toplumunu oluşturmuşsa, bugünün mutsuz çocukları da yarınların mutsuz toplumlarını oluşturacaklardır..

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdullah Tuna Arşivi
SON YAZILAR