Enerjide "nükleer" kaçınılmaz

Enerjide "nükleer" kaçınılmaz
Pensilvanya Eyalet Üniversitesi Radyasyon Bilimi ve Mühendisliği Merkezi Direktörü Prof. Dr. Ünlü: - “Türkiye gibi kalkınmakta olan bir ülke için nükleer enerji kullanımı kaçınılmaz”- “Türkiye’de nükleer teknoloji kültürünün oturması için genç nesiller ye

ANKARA (AA) - UĞUR ERTAŞ - Pensilvanya Eyalet Üniversitesi Radyasyon Bilimi ve Mühendisliği Merkezi Direktörü Prof. Dr. Kenan Ünlü, nükleer enerjinin Türkiye gibi kalkınmakta olan ülkeler için kaçınılmaz olduğunu belirterek, "Türkiye’de nükleer teknoloji kültürünün oturması için genç nesiller yetiştirmek, güvenlik kavramını halka iyi anlatmak gerekir. Teknik meseleler ideolojik sebeplerden dolayı manipüle edilmemeli." dedi.

Prof. Dr. Ünlü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’nin dönemin ABD Başkanı Dwight Eishonwer tarafından 1953 yılında başlatılan “Barış İçin Atom” projesi kapsamında kurulan araştırma reaktörlerinin bulunduğu ülkelerden biri olduğuna işaret ederek, nükleer teknolojide geçmişin 1960’lı yıllara kadar geriye gittiğini söyledi.

Kalkınmakta olan ülkelerde sera gazı üretmeyen, sürekliliği ve güvenliği sağlanmış enerjiye ihtiyaç duyulduğunu ve en güvenilir kaynağın da nükleer enerji olduğunu ifade eden Ünlü, "Yeni nesil nükleer reaktörler 60 yıl boyunca sadece iki yılda bir üç-dört hafta süreyle yakıt değiştirmek ve bakım için durmak üzere günde 24 saat çalışarak sürekli bin veya bin 500 megavat enerji üretebiliyor. Bunlara Türkçe karşılığıyla 'baz santraller' yani güvenebileceğimiz, sürekli üretim yapan santraller diyoruz. Türkiye’nin bu tür nükleer enerjiye çoktan geçmiş olması gerekirdi. Her şeye rağmen Akkuyu, Sinop ve hatta üçüncü nükleer santral projelerinin hayata geçirilmesi için yapılan çalışmalar olumludur. Çünkü, Türkiye gibi kalkınmakta olan bir ülke için nükleer enerji kullanımı kaçınılmazdır." diye konuştu.

- “Genç nesillere yatırım yapmalı”

Türkiye’yi nükleer enerjide "kaçırdığı fırsatları yakalamaya çalışan bir ülke" olarak tanımlayan Ünlü, "Tabii ki geçmişten günümüze kadar nükleer teknoloji konusunda birçok şey değişti. Bu yüzden eski bildiklerimizin üzerine yenilerini eklemeliyiz. Yetişmiş elemanların çoğunun yaşı ilerledi, genç nesillere yatırım yapmalı. Türkiye’de nükleer teknoloji kültürünün oturması için genç nesiller yetiştirmek, güvenlik kavramını halka iyi anlatmak gerekir.” ifadelerini kullandı.

Ünlü, "eğitimli bazı kesimlerin nükleer teknolojiye karşı çıkması" konusunda ise “Bazı sivil toplum kuruluşlarının ve çevre örgütlerinin kaygılarını anlamaya çalışmakla birlikte, teknik meseleler ideolojik sebeplerden dolayı manipüle edilmemeli. Maalesef Türkiye'de bazen bunun tam tersi bir durum söz konusu olabiliyor. Şimdi siz A görüşündeyseniz, B görüşünün dediğine karşı çıkıyorsunuz. Ülke olarak kalkınmaya devam etmek isteniyorsa, her yıl elektrik enerjisi üretimini yüzde 4-5 artırmak gerekiyor. Gelecek 10 yılda enerji talebinin 2 katına çıkmasının beklendiği Türkiye'de, elektrik enerjisi ihtiyacının sadece kaçak elektriğin önüne geçmek veya enerji verimliliğini artırmakla karşılanamayacağı aşikardır. Bu yüzden sera gazı üretmeyen ve büyük boyutlarda, sürekli ve güvenilir enerji üreten nükleer enerjiyi ön planda tutmamız gerekmektedir” değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.