Hafızlıkta istek olmadan başarı olmaz

Hafızlıkta istek olmadan başarı olmaz
Her gün bir hafızımıza yer verdiğimiz sayfamızda Hafız Muhammed Ali Kara ile bir söyleşi gerçekleştirdik.

Hafızlıkta başarının istemekle birlikte geldiğini ifade eden Hafız Muhammed Ali Kara, İlk önce hafız adayının daha sonrada ailesinin gerçek manada istemesi lazım. Aile hem destek olur hem de imkanlar açar. En son hocası da desteğini esirgemediği zaman Allah’ın izni ile çok güzel bir hafız olur” dedi.

Hafızlık, ülkemizin de içinde bulunduğu İslam coğrafyasında daima önemsenmiş, hafızlara her zaman büyük bir kıymet verilmiştir. Peygamber Efendimizin ‘Ümmetimin en şereflileri Kur’ân’ı ezberleyenlerdir’ hadisi şerifinin müjdesine nail olan hafızlar gazetemize konuşarak hafızlığı anlatmaya devam ediyorlar. Her gün bir hafızımıza yer verdiğimiz sayfamızda Hafız Muhammed Ali Kara ile yaptığımız söyleşi şu şekilde:

Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

Adım Muhammed Ali Kara. Konya Altınekinliyim. 20 yaşındayım. Evliyim.

Kaç yaşında hafızlığa başladınız?

15 yaşında başladım. Yaklaşık 1.5 sene sürdü. Daha sonra 6 ay sağlama yaptım.

Hafızlık eğitimini nereden aldınız?

Seyyidü’l-Kurra Kur’an Kursu’nda aldım.

Kur’an ezberlerken nasıl bir yöntem uyguladınız?

İlk önce sayfayı yüzünden okuruz ve hızlanırız. Daha sonra sayfanın en altından başlayarak ayetleri birleştirerek ezberliyordum. Tabi sayfanın en üstünden de ezber yapan arkadaşlarımız vardı.

Neden hafız olmak istemeliyiz?

Kur’an-ı Kerim bizim hayat kitabımız, rehberimiz. Sadece lafzını okuyarak değil de manasını düşünerek okumamız gerekiyor. Ebu Hureyre’nin rivayet ettiği bir hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz bize buyuruyor ki: ‘Bir kavim Allah’u Teala’nın kitabını okumak için toplandığı zaman. Allah’u Teala’nın kitabını okurlar ve ders yaparlar. Bu ayetten ne ders çıkarmamız lazım diye aralarında konuşurlar. Bu şekilde yapanların üzerine sekinet iner ve rahmet onları kaplar. Melekler de onlara kanatlarını gerer’ diyor. Üzerimize sekinet inmesini istiyorsak, rahmetin bizi kaplamasını istiyorsak ve meleklerin bizlere kanatlarını germesini istiyorsak Kur’an’ı sadece okuyarak değil, aramızda ders yaparak hayatımıza aktarmalıyız. Bunun için de Kur’an-ı okumamız, ezberlememiz gerekiyor.

dsc-0544.jpg

Hafızlıkta başarının formülü nedir?

Hafızlıkta başarının formülü çok çalışmaktır. Çok istekli olmak gerekiyor. İstek olmadıktan sonra hafızlık çok zor. Bazı hocalar çocukların kapasitesine göre ilgi gösterse de bence istekli olan herkes hafız olabilir.

Hafızlığın insan davranışlarındaki etkileri nelerdir?

İnsan Kur’an-ı Kerim ile sürekli uğraştığı için ahlakında, davranışlarında ve edebinde olumlu yönde bir değişiklik oluyor. Çünkü insanda ‘Allah’ın kitabını okuyorum benim şunu yapmam, şunu yapmamam lazım diyebiliyorsunuz.

Hafızlık sürecini etkileyen faktörler nelerdir?

İlk önce hafız adayının daha sonrada ailesinin gerçek manada istemesi lazım. Aile hem destek olur hem de imkanlar açar. En son hocası da desteğini esirgemediği zaman Allah’ın izni ile çok güzel bir hafız olur.

Hafızlar arasındaki nesil farkını nasıl görüyorsunuz?

İlk dönemlerde Kur’an-ı Kerim’in kaybolma tehlikesinden dolayı ezberleme daha farklı oluyormuş. Peygamber Efendimiz, ‘Alimler, peygamberlerin varisleridir’ buyuruyor. Yani alim, hıfız hepsi veraset yoluyla geliyor. O yüzden bizde hocalarımızdan öğrenerek ilimleri o şekilde devam ettiriyoruz. Öncekiler Kur’an-ı Kerim’i kaybetme korkusu olduğu için çok daha ciddiyetle ezberlemişler. Şuan biraz daha rahat bir ortam var.

Hafızlık eğitimi aldığınız döneme ait hiç unutamadığınız bir anınız var mı?

Bizim kursta hafızlığı bitireni anısı olsun diye yıkıyorlardı. Beni de kursun çatısına çıkararak baştan aşağıya ıslatmış, yıkamışlardı.

Ramazan ayı sizin için ne ifade ediyor?

Kur’an-ı Kerim’in indiği bir ay. Birçok olayların olduğu, çokça rahmetin indiği bir ay. Peygamber Efendimiz bir gün minbere çıkarken 3 kere amin diyor, sahabeler neden 3 kere amin dediğini sorduğunda ise, “Cibrîl Aleyhisselâm bana göründü ve ‘Annesine, babasına veya sadece onlardan birine ulaşmış bir evlat, (onlara güzel hizmet edip, onların hayır duasını alıp) cenneti kazanamadıysa, ona yazıklar olsun/burnu yerde sürtünsün' dedi, ben de amin dedim. Sen peygamber olarak bir insanın yanında anıldığın zaman, sana salat-ü selâm getirmezse; ona yazıklar olsun. Onun burnu yere sürünsün' dedi. Ben de ona amin dedim. Ramazana eriştiği halde bir insan, buna Ramazanın feyzinden, bereketinden istifade edememiş, Ramazan gelmiş geçmiş de hâlâ Allah'ın mağfiret ettiği bir kul olamamışsa, Allah'ın affını, mağfiretini kazanamamışsa; yazıklar olsun o kula. Burnu yerde sürtsün' diye dua etti. Ben de ona amin dedim’ diyor. Ramazan bu kadar önemli bir ay.

Konya’nın Ramazan gelenekleri ile ilgili fikirleriniz…

Konya’da Ramazan denilince benim aklıma ilk mukabele geliyor. Ramazan ayı değerlendirilmeye çalışılır. İftar programları olur.

Hafızlık talebesinin bir günlük yaşantısını anlatır mısınız?

Sabah namazı ile beraber kalkıyoruz. Cemaatle sabah namazını kılıyoruz. Hocalar gelene kadar derslerini sağlamlaştırırlar. Sonra saat 8 gibi hocalar gelir ve derslerini sırayla verirler. Daha sonra öğlene kadar ertesi günün derslerine hazırlanırlar. Gün içinde hadis, ayet meali okumaları yaparız. Çünkü ayet ve hadisin perspektifinden çıkarsak farklı yönlere kayabiliriz. Sadece yüzünden okumakla kalmamalıyız. Akşama kadar bu şekilde hafızlıklarını sağlıyorlar. Hadis kitapları okuyorlar.

( Mehmet Günnar )

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.