KONYA ÇÖLÜN İÇİNDEKİ VAHA

70 milyon metrekarelik alana hitap ettiklerini ve iklimsel dezavantaj yaşadıklarını söyleyen Kılıç, “Sahamız geniş, suyumuz tuzlu, iklimimiz karasal ama Konya çölün içindeki bir vaha gibi oldu. ‘Çiçek gibi bir Konya’ için şehrin dağına taşına ulaşmaya çalışıyoruz” dedi.

Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Daire Başkanı Ceylani Kılıç, PUSULA TV’ye konuk olup deneyimli gazeteci Uğur Özteke’nin hazırlayıp sunduğu UĞURLU GÜNDEM’de değerlendirmelerde bulundu. Canlı yayın çekimleri Dar-ı Lezzet Etliekmek Sarayı’ndan yapılan programda Türkiye’nin en geniş yüzölçümünde ve karasal bir iklimde şehri yaz kış yeşil tutmak adına yürüttükleri çalışmaları anlattı.

Günümüzde park ve bahçelerin önem kazandığını söyleyen Kılıç, “İnsanların çok fazla nefes alacağı yerler yok. Şehrin neresinde olursa olsun imara uygun bulduğumuz yerlere yeşil alan ve park yapmaya gayret gösteriyoruz. Parklar insanların dinlenip, aileleriyle hoşça vakit geçirmelerinin yanı sıra şehir kültürünün de gelişmesine vesile oluyor. Park ve Bahçeler’de yapılan her şey, yapılan her yeni imalat bize yük getiriyor. Bakım ve temizlik çalışmaları kolay değil. Ama işimizi severek yapıyoruz ve Sayın Başkanımız bize büyük destek verdiği için projeleri kolaylıkla yapıyoruz” dedi.

CANLILARLA CANLILARI YAŞATMAYA ÇALIŞIYORUZ

Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nde eğitim çalışmalarına çok önem verdiklerinin de altını çiçzen Kılıç, “Park ve Bahçeler’de çalışan tüm personel eğitimlidir. En azından bahçıvanlık sertifikası vardır. Hizmet içi eğitimlere de çok önem veriyoruz. Herkes ne yapacağını, nasıl yapacağını biliyor. Böyle olunca da sahada daha aktif ve başarılı oluyoruz.

Park ve bahçeler işi günün 24 saati, yılın 365 günü devam bir çalışma döngümüz söz konusu. Biz 24 saat mesaideyiz. Günün her saatinde alanlardayız. Sürekli hareketli ve sürekli kendini yenileyen bir birimiz. Gece bile parkların temizliği ve sulanması çalışmaları yapılıyor. Canlılarla canlıları yaşatmaya çalışıyoruz. Yani insan eliyle bitkileri yaşatmanın gayretlerini veriyoruz. Park ve Bahçelerin standartını yükselttik. Bakım ve yapım aşamasında Türkiye’nin en iyilerinden birisiyiz. Eleştiriler geliyor ama bizim standartlarımız, hizmet kalitemiz gerçekten çok yükseldi” diye konuştu.

2 YILDA 750 MAHALLEYE PARK YAPILDI

Yeni Büyükşehir Yasası ile 2 yıl içerisinde 750 mahalle ve köye park yapıldığının da altını çizen Park ve Bahçeler Daire Başkanı Ceylani Kılıç, “Yeni Büyükşehir Yasası ile 2 yıl içerisinde beldeler dahil mahallelere 750 park yaptık. Başkanımız her ilçeye de prestij park sözü verdi. Bunu da aşama aşama yapmaya devam ediyoruz. İki yılda yapılan 750 parkın hiç birine zarar verilmedi. Çünkü bu zamana kadar o insanlar hak ettiği hizmeti alamamıştı. Köylere yapılan oyun parklarının maliyeti 30 bin lira. 30 bin lirayla insanları mutlu edebiliyorsunuz. Hatta zaman zaman bölge insanı diyor. ‘Bizim burada hep yaşlı nüfusu var, neden çocuk parkı yapıyorsunuz’ diye. Ama köylere yaz döneminde gelen çocuklar var. Bunların eğlence sahalarına ihtiyacı var. Sayın Başkanımız yasa çıkmadan bir yıl önce bizi bu yasaya hazır hale getirdi. Hangi köyde ne eksik biz de hepsi hazırdı. Bu da Konya’yı yeni dönemde öne çıkardı” ifadelerini kullandı.

KONYA İKLİMİ VE SUYU ZOR BİR YER

Konya’da park, bahçe ve yeşillendirme çalışmalarının mevcut koşullardan ötürü çok kolay olmadığının da altını kalın çizgilerle çizen Kılıç, “Konya’da bizim elimizin değdiği, bakım ve sulamasını yaptığımız 70 milyon metre karelik alan var. Üstelik Konya tabiri caizse bir vaha. Etrafına bakıldığı zaman boş arazi ve kurak iklim söz konusu. Gelen insanlar, “Burada nasıl yaşıyorlar” deseler de Konya’ya girer girmez büyüleniyor. Konya iklimi zor bir yer. Suyumuz tuzlu, yazın 40 derece, kışın -30 derece. Dolayısıyla 70 derecelik sıcaklık makası var. Bu iklim şartlarında bitki yetiştirmek kolay değil. Bu iklimde yeşil oluşturmak ve yeşili korumak kolay değil. Yapılan çalışmalar rahmete de vesile oluyor, yağışı çekiyor. Amacımız yeşil alan miktarını daha da arttırmak. Hazine arazilerini ağaçlandırıyoruz. Orman Bakanlığı ile 2023’e kadar 80 milyon fidan dikme protokolü var. Şu ana kadar yarısını yaptık. Çalışmalarımız sürüyor. Bu hedefe ulaşacağız” şeklinde konuştu.

ATOM KARINCALAR MARKA OLDU

“Şehrin atom karıncaları” dediğimiz bayan çalışanlarımız da Konya için marka oldu. Geçtiğimiz yıl zorlu kış koşullarında gönüllü olarak çalışmak istediler. Normalde aralık ayında sözleşmeleri sona eriyordu ama çalışmaya devam etme talebinde bulunup çalışma sürelerini uzattılar. Kimse de yaptığı işten sıkıntı duymadı. Biz de onların üşümemesi, hastalanmaması için termal giysiler temin ettik. Sonuçta evlerine ekmek götüren bu insanlar mutluydu. Yaklaşık 400 bayan ekibimiz vardı. Bunlardan 8-10 tanesi özel sebeplerden ötürü kış döneminde çalışma süresini uzatmadı geri kalanlar işine devam etti. Bu bayan ekiplerimiz Türkiye’ye örnek çalışmalara imza atıyor ve gerçekten marka oldular” dedi.

ECDAT PARKININ İSMİ DEĞİŞECEK

Son olarak Ecdat Parkı’nın açılışa hazır hale geldiğini ve parkın bir aksilik çıkmaması durumunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 28 Ekim’de yapacağı Konya ziyaretinde açılacağını ifade eden Kılıç, “Bir park yaptığımız zaman açılışı yapıldığında bizim için o park eskimiştir. Ecdat Parkı’nda son aşamaya gelindi. Bu ay sonunda açılacak. Ecdat Parkı; Selçuklu ve Osmanlı mimarisi ile yapıldı. Ancak parka yeni bir isim bulunacak. Ecdat; Osmanlıca bir kelime, park kelimesi de yabancı. Bu ikisi uyuşmuyor, örtüşmüyor. Ayrıca park kelimesi orayı tam olarak anlatamıyor. Orada bir şehir, bir yaşam alanı söz konusu. Yeni bir isim bulunacak. Bunun için de bir yarışma yapılacak” bilgisini verdi.

YENİ DEV PARKLAR GELİYOR

Konya Büyükşehir Belediyesi’nin yeni park projelerini de PUSULA TV aracılığıyla açıklayan Kılıç, “Krom Yolu’nda Tıbbi Aromatik Bitkiler Parkı yapacağız. Bunun devamında su parkının olduğu alana Botanik Parkı yapacağız. Seydişehir Yolu’nun karşı tarafında Bayraktepe dediğimiz bölgede çok geniş bir rekreasyon (eğlendinlen) alanı söz konusu. Kayacık Bölgesi’nde de 3 milyon metrekarelik alanda İpekyolu Parkı projesi var. Bu dev proje için buraya yatırımcıların gelmesi bekleniyor. Yatırımcılar bölgeye gelince park faaliyete geçecek. Endülüs Parkı Projesi de uygun yer bulununca yapılacak. Önümüzdeki 50 yıla yetecek kadar projemiz var. Tabi bunlar biraz da ekonomi ile alakalı. Belediyenin de tüm kaynaklarını park ve bahçelere aktarmak doğur değil. Çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam ediyor. Zamanla, zamanı gelince projeler bir bir hayata geçirilecek” dedi.

BOTANİK PARKI PROJESİ DEĞİŞTİ

Botanik Parkı’nın Selçuklu Bölgesi’nde planlandığını ancak şartlar oluşmadığı için Krom Yolu’na kaydırıldığını söyleyen Kılıç, “Botanik Parkı; Selçuk Üniversitesi Yerleşkesi yolundaki Buzlukbaşı mevkisine projelendirilmişti. Projeyi oradaki dere yatağına yapmıştık ama orası üniversiteye tahsisli olunca orayı alamadık. Orada 550 bin ve aşağı sarkan 200 bin metrekare ile toplamda 750 bin metre karelik alan için proje hazırdı ama olmadı. Şu anda proje güncellendi. Krom Yolu’nda geniş bir alanda botanik park yapacağız. Bu güzergahta önce Tıbbi Aromatik Bitkiler Parkı, devamında da Botanik Parkı hayata geçecek” ifadelerini kullandı.

ÇİÇEK GİBİ BİR KONYA

Kılıç, “Çiçek gibi bir Konya” sloganı ile çalışmalarının devam edeceğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: “Konya çok geniş bir coğrafya, sadece Cihanbeyli İlçesi’nin yüzölüçümü İstanbul topraklarından büyük. Bu kadar geniş bir alanda hizmet etmek kolay değil, iklim dezavantajı da var ama Konya bunu başardı. Konya için, “Yeşil içinde bir Konya” sloganı vardı. Biz şimdi bu sloganı aştık ve yeni bir slogan belirledik. Hayalimiz çiçek gibi bir Konya oluşturmak. Bunun için şehrin dağına, taşına her yere ulaşmaya çalışıyoruz. Konya, lalenin anavatanıdır. Lale bir ay süre ile açan bir bitki ve çok pahalı değil, 3-4 yıl kendisi götürebiliyor. Mevsimlik çiçeklerle birlikte diktiğimiz laleleri her yıl değiştiriyoruz. Ama bunları da telef etmiyoruz. Lalenin Konya’da üretilmesi bizim bu konuda rahat hareket etmemizi sağlıyor. Hollanda’dan ithal edilse bu kadar rahat olamazdık. Dolayısıyla lalenin bize çok fazla masrafı olmuyor.”

(Haber: Yunus Emre Avcı)