KONYA'NIN YENİ PAZARI AFRİKA

MÜSİAD Konya Şube Başkanı Ömer Faruk Okka, PUSULA TV’de yayınlanan ve büyük ilgi ile takip edilen Uğurlu Gündem’e konuk oldu. Deneyimli gazeteci, Pusula Yayın Grubu Genel Yayın Yönetmeni Uğur Özteke ile keyifli bir sohbete imza atan Okka, gündeme ve MÜSİAD çalışmalarına ilişkin de çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Açıklamalarına kendisini tanıtarak başlayan Okka, “1979 Konya doğumluyum, Elektrik Elektronik Yüksek Mühendisiyim. Aile şirketi olarak Okkalar İnşaat adı altında Konya ve İstanbul’da inşaat yapıyoruz. Şirket olarak 1995 yılından beri İstanbul’dayız. Ben de 2000 yılından buyana şirkette yönetici olarak görev yapmaktayım” dedi.

MÜSİAD’DA GÖREV ALINMAZ, VERİLİR

MÜSİAD ve başkanlıkla ilgili de değerlendirmeler yapan Okka, “MÜSİAD Konya 1993 yılında kuruldu. Kurucu yönetim kurulunda babam da yer alıyordu. Amcam Osman Okka Hoca da dışarıdan destek vermekteydi. MÜSİAD bilinci bize küçük yaşlardan itibaren aşılandı. Genç MÜSİAD’da kurulduğu 2002 yılından itibaren aktif görev aldım. MÜSİAD’da da son 6 yılda yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptık. Bu yılın başında ise başkanlığa getirildim. Bilindiği gibi MÜSİAD’da görev alınmaz, verilir. Büyüklerimiz bizi layık gördüler ve görevi bize tevdi ettiler. Biz de yönetim kurulundaki arkadaşlarımızla birlikte elimizden geldiğince bu göreve layık olmaya çalışacağız” diye konuştu.

TÜM ÇEVRE KAOS İLE SARILMIŞ DURUMDA

Ülke ekonomisini değerlendiren ve çevresel faktörlere vurgu yapan MÜSİAD Konya Şube Başkanı Okka, “MÜSİAD için öncelikli hedefimiz özelde üyelerimiz, ardından şehir ekonomisi ve akabinde ülkemiz. Hemen güneyimizde Suriye’de savaş devam ediyor. Irak’ta bağımsız devlet kurma çalışmaları var. Avrupa’da çalkantılar sürüyor. Hollanda hükümeti seçemedi, Almanya’da sıkıntı var. İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılması olayı var. Kısaca Avrupa’nın hemen her noktasında kargaşa hakim. Yine Amerika’da müthiş bir belirsizlik söz konusu. Dünyanın süper gücü olan ABD’nin attığı her adım tüm dünyayı etkiliyor. Orada Başkan Trump’a karşı tepkiler, yönetim kademesindeki istifalar herkesi, para piyasalarını etkiliyor. Diğer yandan Körfez ülkeleri birbirine düştü. Kuzey Afrika’da Arap Baharı yaşandı. Kısaca tüm çevremiz kaos ile sarılmış durumda. Ülkemizde ise 2013 Gezi Olayları ile birlikte başlayan iç ve dış etkenli olaylarla ekonomide sıkıntılı bir süreç yaşanıyor” ifadelerini kullandı.

HERKES FEDAKARLIK YAPIYOR

Yaşanan tüm olumsuz olaylara rağmen, ülke ekonomisinde güzel gelişmelerin yaşandığına da dikkat çeken Okka, “2016’nın ilk 7 ayındaki ihracatın yüzde 15 fazlasını bu sene aynı dönemde gerçekleştirdik. Bu fedakarlıkla oldu. Herkes ciddi fedakarlıklar gösterdi ve ciddi şekilde mesafe katettik. Ekonomi ne kadar güçlüyse ülkemiz o kadar güçlüdür. İç ve dış politikalarda her şey ekonomiye bağlı. Ülkemizin 2023 ve 2071 hedeflerine ulaşması için ekonomimizin güçlü olması bizim için olmazsa olmazdır. 2013 Gezi Olayları ve 15 Temmuz 2016’daki Darbe Girişimiyle ülkemiz var olma mücadelesi verdi. Dirayetli bir duruşla bu sıkıntılar bertaraf edildi. İşadamlarımız da maddi anlamda zarar göreceğini bile bile istihdamı arttırıp, Cumhurbaşkanımızın talebini yerine getirmeye çalıştı” dedi.

GÜNDEMİMİZ EKONOMOMİ OLMALI

“Şuanda ülkemizin gündemi seçimlere kadar sakin gözüküyor. Bu sakin dönemde ekonomiyi birinci gündem maddesi yapmalıyız” diyen ve güven-istikrar vurguları da yapan Başkan Okka şunları söyledi: “İş dünyasında güven ve istikrar en önemli şeydir. Bu noktada referandumda milletimiz tercihini kullanmıştır. Ülkemize güvenmek zorundayız. Şuanda ülke gündemi sakin. Seçimlere kadar da böyle gideceği öngörülüyor. Bu sakin süreçte bizim önceliğimiz ekonomi olmalı. Ekonomiyi gündemimizin ilk sırasına taşımalıyız.  Gündem sakin ama her şey güllük gülistanlık da değil. “Bütün her şey geçti artık rahata erdik” deme durumumuz yok. Bu coğrafyada bunu söyleme şansımız da yok zaten. Dünyadaki gelişim ve gelişmelere ayak uydurmalıyız. Önümüzdeki yıllarda zor olacak ama biz ülke olarak bunların üstesinden gelecek güç ve potansiyele sahibiz.”

HEDEF ÜYELERİN PAZAR PAYINI ARTTIRMAK

Konya’nın büyük bir potansiyele sahip olduğunun da altını çizen ve ihracat çalışmalarını anlatıp, dış ticaretteki yeni pazara ilişkin çalışmaları PUSULA TV izleyicilerine aktaran Başkan Okka, “Konya olarak potansiyelimiz çok yüksek, iş yapabilir kapasitemiz fazla ama biz enerjimizi kendi içimizde harcıyoruz. Bizim ihracatçılarımızın en düşüğü 5 ülkeden başlıyor. 100 ülkeye ihracat yapan şirketlerimiz bile var. En kolayı şehir içerisinde iş yapmaktır ama orta ölçekli şirketlerimiz bile ihracat yapıyor. Bu bizim potansiyelimizi ortaya koymakta. Özellikle üyelerimizin yaptığı ticaretlerde pazar paylarını arttırmak ve yeni pazarlar için sürekli programlar yapıyoruz. Afrika Pazarı bizim yeni pazarımızdır. Bunun için çalışmalar yapıyoruz. 33 Afrika ülkesinden temsilci bizim genel kurulumuza katıldı. Onları Konya’da en iyi şekilde ağırlayıp, fabrika ziyaretleri yaptırdık.  Yine Afrika’ya işadamı heyetleri gönderiyoruz. Bunun yanı sıra Pakistan, Hindistan, Endonezya ve Malezya üzerinde çalışmalar yapılıyor. Yurt içi çalışmalar yapan firma ve üyelerimize de gerekli katkıyı sunuyoruz” diye konuştu.

AFRİKA’YA TİCARET MERKEZİ KURULUYOR

Afrika’da kurulacak Ticaret Merkezi için de ciddi adımlar atıldığını ifade eden MÜSİAD Konya Şube Başkanı Okka, “Özellikle ihracat çalışmalarını firmaları kendi başlarına yaptıklarında ciddi manada zorlanıyorlar. Biz Afrika’da Ticaret Merkezi kuracağız. Sanayici ve işadamlarının ürünlerini orada teşhir edeceğiz. Yani sürekli olarak bir ayağımız orada olacak. Konya sanayisi sürekli orada kalacak. İsteyen 24 saat bize ulaşma imkanına sahip olacak. Birinci hedefimiz Afrika’dır. Ticaret Merkezi’ni kurma aşamasına geldik. İşin hukuki altyapısı ve resmiyetini de kısa sürede gerçekleştireceğiz. Afrika’yı 5 bölgeye ayırdık. Seçeceğimiz ülke merkez olacak. Birinciyi kurduktan sonra diğerlerini gerçekleştireceğiz” dedi. 

EĞİTİM SİSTEMİ İŞ DÜNYASINA

UYGUN İNSAN YETİŞTİRMİYOR

İş dünyasının hemen her temsilcisi gibi eleman sıkıntısından dem vuran Okka, “Şu anda gündemimizdeki en önemli sorun ara eleman sorunudur. İş yeri ve sanayilerde ara elaman konusunda ciddi sıkıntı var. Eskiden vasıflı elaman bulamıyorduk şimdi vasıfsız elaman bile yok. Mevcut eğitim sistemi iş dünyasına uygun insan yetiştirmek yerine kendine uygun insan yetiştiriyor. Eğitim kurumlarımızda 4+4+4 sistemi uygulanıyor. Maalesef 28 Şubat döneminde mesleki liselere vurulan darbelerin etkisi halen sürüyor. İmam Hatip dışında Mesleki Eğitim Sistemi’ne yönelik güven sıkıntıları sürüyor. Herkes çocuğunun üniversitede okumasını istiyor. Üniversite mezununa da her işi yaptıramıyorsun. Eskiden eğitim hayatında sıkıntı yaşayacak çocuklar sanayiye verilir zanaatkar olurdu. Şimdi bu tamamen ortadan kalktı. Gelecek yıllarda sıkıntı daha da büyüyecek. Zanaatkar bulamayacağız. İşsizlik sorunu varken, sanayicimiz de çalıştıracak eleman bulamıyor.  Eğitim kurumlarımız ihtiyaca göre değil kendilerine göre eğitim veriyor. Sanayi çok farklı bir dünya” şeklinde görüş belirtti.

GÖÇMENLERLE İLGİLİ DÜZENLEME ŞART

Son olarak göçmenlerle ilgili soruyu yanıtlayan ve bu noktada devletin bir an önce entegrasyonu sağlaması gerektiğini söyleyen Okka, “Göçmenler, sanayici olarak bir nebze olsun iş gücü olarak rahatlattı. Ama bunun resmi prosedürlerinde sıkıntı yaşanıyor. Devlet resmi prosedür ve altyapı entegrasyonunu tam olarak sağlayamadı. Bizim bu insanlardan en iyi şekilde yararlanmamız lazım. Yıllar önce bizim insanımız da Almanya’ya gitmişti. Kimse de dönmedi. Bunun için bu meseleyi kurallar çerçevesinde, disiplin altına alıp bu insanları sanayiye kanalize etmeliyiz. Bu insanlar işsiz kalırsa, parasız kalırsa sıkıntı olur.

Ülkemizin makus talihi bürokrasidir. Biz göçmenlerle ilgili araştırma raporu hazırladık. Özellikle Suriye’den gelen göçmenlerin büyük bir kısmının elinde sermaye olduğu ve Türkiye’de yatırım yapmayı planladığını öğrendik. Ama Suriyeli misafirlerimize bu imkanı sağlayamadığımız için bu insanlar Avrupa’ya gitti. Biz Avrupalı Türkiye’ye yatırım yapsın diye çalışma yaparken elimizdekini kaçırdık. Bunlar yetişmiş insanlardı, kalifiye insanlardı.  Bu noktada gerekli reaksiyonu gösteremedik. Suriyeli işçi çalıştırma noktasında da resmi çözümler çok zor. Resmi olarak çalıştırmak isterseniz bin pişman oluyorsunuz. Resmi işlemleri yaptırmazsan daha büyük sıkıntı yaşarsın. Kısaca İşadamları da bu noktada zor durumda” diye konuştu.