Mustafa Balkan (Tarih Yazıları)

Mustafa Balkan (Tarih Yazıları)

MECÂLİS-İ SEB’A VE MEVLÂNÂ

MECÂLİS-İ SEB’A VE MEVLÂNÂ

  • Mecalis-i Seb’a’yı okuduğunuzda, her bir vaazının derunî anlamlarla birlikte insanı kalben ve gönülden kuşatıcı mânâlar denizinde yüzen bir varlık olarak kendinizi içinde hissediyorsunuz. Hz. Pîr, sizi, ayrı ayrı mânâlar deryasına daldırarak İslâm okyanusunda yol almanızı sağlıyor.

 

 

 

Mevlâna Celâleddin Rûmî’nin eserleri arasında bulunan ve Hz. Pîr’in yedi resmî vaazının yer aldığı Mecalis-i Seb’a adlı kitap, Mesnevî-i Şerifi’nin gölgesinde kalan bir eser!

Bu eseri okuduğunuzda, her bir vaazının derunî anlamlarla birlikte insanı kalben ve gönülden kuşatıcı mânâlar denizinde yüzen bir varlık olarak kendinizi içinde hissediyorsunuz. Hz. Pîr, sizi, ayrı ayrı mânâlar deryasına daldırarak İslâm okyanusunda yol almanızı sağlıyor.

 

***

Hz. Mevlana’nın 743. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri dolayısıyla Konya’da ilk defa Selçuk Üniversitesi Dilek Sabancı Devlet Konservatuvarı, “Yedi Meclisin Biri-Barsisa” adlı tiyatro oyununu sahneye koymuştu. Oyunun yönetmeni Tolga Özenç Özençel, oyunun Hz. Mevlana'nın kürsü vaazlarından oluşan Mecalis-i Seb’a adlı eserinin birinci meclisinde bulunan bir hikâyeden yola çıkarak oyunu yazdığını belirterek bu oyunu, sahneye çok güzel uyarlayarak Ahmet Yenilmez ve Korel Cezayirli gibi kıymetli tiyatro sanatçılarıyla birlikte başarılı bir şekilde sahnelenmişti.

Fevkalâde bulduğum ve şeytan rolünü çok güzel sahneye koyan sanatçı Korel’i ve dolayısıyla şeytan’ı alkışlamak zorunda kaldığım bu oyunda, kendisini dindar zanneden Yahudi hekimle, şeytan arasında geçen diyalogda şeytanın desiselerine yenilen hekimin acı akıbeti drama şeklinde ve Hz. Mevlâna’nın Mesnevisi ve Mecâlis-i Seb’a’sında geçen beyitleriyle birlikte veriliyordu.

 

***

Sultan Veled tarafından oluşturulan ve Hz. Mevlâna’nın Cuma Hutbelerinde verdiği yedi resmî vaazı, yedi Meclis’ten meyfana geliyor:

“1.Meclis: Ümmetin bozguna düşmesi, Besmele-i Şerîf’in tefsiri, Peygamberin mucizesi (Ayın

yarılması).

2.Meclis: Allah’a yöneliş, günahtan çekinme, gönül zenginliği, Besmele’nin Be’si.

3.Meclis: Zâhid-ârif, Padişah-kul ve inanç kuvveti.

4.Meclis: Halka rahmet olanlar, kulluk, gerçek tövbe.

5.Meclis: Abdülmuttalib’in yağmur duası, benlik, insanların grupları.

6.Meclis: Münacaat, Tevrat’taki öğüt ve dünya, ‘Lâ-İlâhe’ nin tefsiri.

7.Meclis: Aklın şerefi, bilgi ve irfan, öz’den olan ve sonradan öğrenilen bilgi.

En uzunu 1.Meclis olan (diğer 6 Meclis’in tamamı kadar) bu vaazların tamamında aynı üslûp hakim

olup; önce edebî bir dille Âyetler vasıtasıyla Allah’ın yüceliği ve hikmeti övülmekte; Hz. Peygamber ve dört halifeye rahmetler okunmakta ve bir duayla asıl konu yada konulara girilmektedir. Konular işlenirken, kısmen halkın anlayabileceği basit bir üslup seçilmekte, sık sık getirilen Âyet ve Hadislerden başka temsil, hikaye ve şiirlerle konunun iyice kavranmasına dikkat edilmektedir.

Eserin genelinde hakim olan bir usûl de, konulara göre seçilmiş Hadis-i Şeriflerin açıklanması,

peygamber kıssalarının anlatılması ve özellikle Dîvân-ı Kebîr’den, Mesnevî’den, Senâî ve Attar’ın

eserlerinden ilgili beyitlerin getirilmesidir.”

 

***

“Mecâlis-i Seb'a adından anlaşıldığı gibi, Mevlânâ'nın yedi meclisinin, yedi va'zının yazılmasından meydana gelmiş bir eserdir.

Mecâlis-i Seb'a’nın, yedi meclisinde de vaaza, cümleleri seci'li bir hutbeyle başlanmakta; bu hutbede, birçok âyetten istidlal yoluyla Allah'ın kudreti, hikmeti, ululuğu, birliği övülmekte, hutbenin sonunda Hz. Peygamber'e, dört dostuna, muhacirlerle ansâra; bâzı kere, VII. mecliste olduğu gibi Hasan ve

Hüseyin’e rahmet okunmakta; ondan sonra duâ mâhiyetinde olan münâcâta geçilmekte, sonra da bir hadisle vaaza başlanmaktadır. Hadîs anlatılırken âyetler, dah'a başka hadîsler, söze ve konuya uygun hikâyeler, pek edebî, pek güzel olmakla beraber halk seviyesine inilerek, çevreden ve yaşayıştan örnekler alınarak birbirine ulanmakta, sonuç, tekrar tekrar, fakat her defasında bir başka şekilde belirtilmektedir. Sonlara doğru, I. Ve II. meclislerde olduğu gibi Besmele, uzun uzadıya, dinî târihten olaylar anılarak canlı bir tarzda şerhedilmekte, en sonunda, Allah'a hamdedilerek, Hz. Peygamber'e ve soyuna, sahabesine salavât verilerek vaaz, son bulmaktadır.

Mecâlis-i Seb'a’da Mevlânâ, hutbelerden ve kısmen münâcât fasıllarından başka, halk diliyle, halk seviyesine inerek, hikâyelere, temsillere, örneklere dokunarak, arada şiirler inşâd etmek, hadîsleri hikâyelerle, şiirlerle anlatmak suretiyle ve aynı üslûpla konuşmadadır.”

 

YARIN: Mevlâna Hadislerle Bize Neyi Anlatıyor?..

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Balkan (Tarih Yazıları) Arşivi
SON YAZILAR