Milli Eğitim Bakanı Avcı hakkındaki gensoru önergesi

Milli Eğitim Bakanı Avcı hakkındaki gensoru önergesi
Milli Eğitim Bakanı Avcı: - "Türkiye, eğitim öğretim faaliyetlerinde sınıfta kalmadı, birkaç sınıfı birden geçerek gelişmiş ülkelerdeki standartları yakalamaya başladı"

TBMM (AA) - Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Türkiye, eğitim öğretim faaliyetlerinde sınıfta kalmadı, birkaç sınıfı birden geçerek gelişmiş ülkelerdeki standartları yakalamaya başladı." dedi.

Avcı, hakkında verilen gensoru önergesi üzerinde yaptığı konuşmada, önergenin haksız isnat ve temelsiz iddialardan oluştuğunu bildirdi.

"Ülkemiz, diğer alanlarda olduğu gibi eğitim alanında da 2002 öncesine göre çok büyük gelişmeler kaydetti." diyen Avcı, "Hükümetlerimiz döneminde çağdaş, bilimsel, laik eğitim normlarından uzaklaşmak bir yana evrensel düzeyde kabul gören ilke, değerler ve uygulamalar sistemimize entegre edilmiş, daha bilimsel, daha özgürlükçü, daha çoğulcu, daha demokratik bir eğitim evreni oluşturulmuştur. Bu yöndeki çabalarımız halen devam ediyor ve edecek." ifadesini kullandı.

Eğitimi her alanda hayat boyu devam eden bir süreç olarak tanımladıklarını ve planlamayı bu çerçevede yaptıklarını vurgulayan Avcı, bilimsel ve pedagojik gelişmelere karşı duyarlı; evrensel kabul ve ilkelerle uyumlu; medeniyet değerleri ve kültürel yapıyla barışık dinamik bir eğitim felsefesinin yürürlükte olduğunu belirtti.

Avcı, gensoru önergesinde iddia edilenin aksine, Türkiye'nin eğitim öğretim faaliyetlerinde sınıfta kalmadığını, birkaç sınıfı birden geçerek gelişmiş ülkelerdeki standartları yakalamaya, bu alandaki rekabetçi gücünü her alanda daha da artırmaya başladığına işaret etti.

-Okullaşma oranları

Okul öncesi eğitimde 2002 yılında 4-5 yaş grubunda okullaşma oranının yüzde 11; 2015-2016 eğitim öğretim yılında 4-5 yaşta yüzde 50, 5 yaşta da yüzde 67 olduğuna değinen Avcı, şunları kaydetti:

"İlköğretimde okullaşma oranı 2002 yılında yüzde 91, 2015-2016'da 6-9 yaşta yüzde 99, 10-13 yaşta yüzde 99,5. Ortaöğretimde 2002 yılında okullaşma oranı yüzde 50, 2015-2016 eğitim öğretim yılında 14-15 yaşta yüzde 85. Yükseköğretimde okullaşma oranı 2002 yılında yüzde 14,65; 2014-2015 eğitim öğretim yılında yüzde 40.

Cinsiyet oranları açısından baktığımızda da çok önemli gelişmeler söz konusu. İlköğretimde 2002-2003'te her 100 erkek çocuğumuza karşılık 91 kız çocuğumuzu okullaştırabilmişiz, 2015-2016 eğitim öğretim yılında her 100 erkek çocuğumuza karşılık 101 kız çocuğumuzu okullaştırmışız. Ortaöğretimde, 2002-2003 eğitim öğretim yılında kız çocuklarımızın okullaşma oranı yüzde 72, bu yıl yüzde 95. Yükseköğretimde kız çocuklarımızın okullaşma oranı 2002-2003'te yüzde 74, 2014-2015'te yüzde 90.

Derslik sayımız 355 bindi, 553 bin yaptık. Okul sayısına 2002-2003 öğretim yılında 50 bin 837, bu yıl 73.397. Gerek devlet üniversitelerinde gerek vakıf üniversitelerinde çok büyük ilerlemeler kaydettik. 2002-2003 öğretim yılında 2 bin 251 spor salonu vardı bu yıl itibarıyla 7bin 400 spor salonumuz var.

Kütüphane sayısı 11 bin 945'ti, şimdi 24 bin. Türkiye genelinde 9 tane bilim sanat merkezi vardı, şimdi 89 tane var. Bütün bu gerçeklere rağmen nasıl oluyor da Türkiye'nin 2002 yılı öncesine kıyasla eğitim öğretim faaliyetleri alanında sınıfta kaldığı iddia ediliyor?"

Gensoru önergesinin görüşmelerinin ardından, Cezai Konularda Uluslararası Adli İşbirliği Kanun Tasarısı'nın görüşmelerine geçildi.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.