"Moskova Şam yönetimine açık çek vermediğini gösteriyor"

"Moskova Şam yönetimine açık çek vermediğini gösteriyor"
Rusya’nın Suriye’deki güçlerini azaltma kararı, Washington’da "beklenmedik" bir adım olarak değerlendirildi

Rusya'nın Suriye'deki güçlerini azaltma kararı Washington'da "beklenmedik" bir adım olarak görülürken, uzmanlar bu kararı, Moskova'nın Esed rejimine "açık çek" vermediğinin bir kanıtı ve rejimi müzakere masasına daha fazla itecek bir unsur olarak değerlendiriyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in önceki gün açıkladığı "Suriye'den kısmi geri çekilme" kararı Washington'da "sürpriz" olarak değerlendirilirken, uzmanlar bu kararın Moskova'nın Esed'e desteğinin sınırsız olmadığını gösterdiği fikrinde birleşti.

ABD yönetiminin, konuyla ilgili kendilerine önceden herhangi bir bilgi verilmediğini en üst düzeyde birkaç kez açıkladığı kısmi geri çekilme kararı, Washington'da "ihtiyatlı" ve "sürpriz" olarak karşılandı.

ABD Başkanı Barack Obama'nın Putin ile yaptığı telefon görüşmesinde konuyla ilgili bilgi aldığı belirtilen adım için gerek Beyaz Saray, gerek ABD Dışişleri Bakanlığı gerekse Pentagon'dan yapılan açıklamalar, kararın "sürpriz" olarak karşılandığını ortaya çıkardı.

Ülkede ilgili tüm kurumlar kararı olumlu karşıladıklarını ve yakından takip edeceklerini ifade ederken bu kararın ne anlama geldiğiyle ilgili değerlendirmelerde ise "ihtiyatlı bir bekleyiş" yaklaşımı ön plana çıktı.

Konuyla ilgili AA muhabirlerine değerlendirmelerde bulunan uzmanlar da kısmi geri çekilme kararını derinlemesine analiz etmeden önce "ihtiyatlı" olunması gerektiğine işaret etti.

Sağlıklı bir değerlendirme için öncelikle geri çekilme adımlarının somut olarak görülmesi, bunun müzakere sürecine yansımalarının takip edilmesi ve bölgedeki etkilerinin incelenmesi gerektiğini vurgulayan uzmanlar, bu kararın, Putin'in Esed'e açık bir çek vermediğinin bir kanıtı olduğu fikrinde birleşti.

Johns Hopkins Üniversitesinde çatışma yönetimi üzerine çalışmalar yapan Profesör Daniel Serwer, "Rusya’nın gerçekten ne kadar ve hangi hızda çekileceğini bekleyip görmemiz gerekiyor öncelikle ancak bu adımıyla Putin, Esed’e açık bir çek vermediğini gösteriyor" dedi.

Rusların Suriye’deki üs ve limanlarını kaybetmek istemediklerine ancak aynı zamanda Suriye’de bir çıkmaza girme niyetlerinin de olmadığına dikkati çeken Serwer, "Rusya, Esed’in de masada politik bir çözüm için bir şeyler vermesi gerektiğini söylüyor" dedi.

Rusya'nın Suriye’de Nusayri bir yönetimin - vahşi yöntemleri kullanarak bile olsa - iş başında olmasını istediğini, buna karşılık ABD ile ılımlı Suriye muhalefetinin ise demokratik bir sistem istediklerini ifade eden Serwer, bu iki farklı duruş arasındaki mesafenin nasıl kapanacağının ise hala belli olmadığına işaret etti.

- "Rusya’nın Esed’e desteği sağlam ise de sınırsız değil"

ABD’nin eski Moskova büyükelçilerinden olan ve Carnegie Endowment Rusya ve Avrasya Programı Kıdemli Uzmanı James Collins de Serwer gibi, Moskova'nın desteğinin sınırsız olmadığına dikkati çekti.

Kısmi geri çekilme kararının hem Esed rejimini hem de muhalifleri müzakere sürecine daha ciddi katılmaya iteceğini söyleyen Collins, "Bu durum net olarak şunu da gösteriyor, Moskova Esed’e açık çek vermiş değil, yani Rusya'nın Esed'e desteği sağlam ise de sınırsız değil" şeklinde konuştu.

Putin’in Suriye’deki görevin tamamlandığı konusundaki açıklamasına inanmamak için bir nedeninin olmadığını kaydeden Collins, "Ama şu anda bunun ne anlama geldiğini anlamak için bekleyip görmemiz lazım. Açık olan şey, Putin’in Esed’e açık çek vermemiş olduğudur" ifadelerini kullandı.

- "Esed, Rusya’nın hava saldırıları olmadan mevcut kazanımlarını aynı şekilde koruyamaz"

Atlantik Konseyi Dina Patriciu Avrasya Merkezi Direktörü ve ABD'nin eski Ukrayna Büyükelçisi John Herbst de öncelikle ne olacağını bekleyip görmek gerektiğini belirtti.

Amerikalı yetkililerin de dile getirdiklerine benzer şekilde Herbst "Bu karar eğer gerçekse şaşırdığımı söylemem lazım. Esed, Rusya’nın hava saldırıları olmadan mevcut kazanımlarını aynı şekilde koruyamaz" dedi.

Putin'in "Suriye'deki görevimiz tamamlandı" sözlerinin hatırlatılması üzerine Herbst, Rus hava saldırılarının “cihatçı gruplar" üzerinde çok da başarılı olmadığını, böyle bir durumda Rusya’nın ayrılmasının Esed'i bu gruplar karşısında zor bir durumda bırakabileceğini kaydetti.

- "Rusya'nın ana amacı, Esed rejiminin ayakta kalmasını sağlamaktı"

SETA DC Genel Koordinatörü Kadir Üstün ise Rusya'nın, tam da Esed rejiminin en zorda olduğu bir dönemde askeri müdahaleye başladığını hatırlatarak, "Rusya'nın ana amacı, Esed rejiminin ayakta kalmasını sağlamaktı. Eğer yarın bir gün Esed rejimi yeniden tehlikeye girerse, Rusya dün yaptığını o gün de yapabilir" dedi.

Rusya'nın, askeri müdahalesiyle, Suriye müzakerelerinin istediği yönde gitmesi için rejimi daha güçlü bir pozisyona taşıdığını ve ABD'ye "bölgedeki gerçek muhatabın benim" mesajı verdiğini belirten Üstün, “Esed rejimini kurtarmaya yönelik adımlar atan Rusya, artık kısmen geri çekilebileceğini düşünüyor” şeklinde konuştu.

Bununla birlikte Üstün, Moskova yönetiminin Suriye'de hava saldırılarına devam edeceğinin ve mevcut askeri üs ile limanını muhafaza edeceğinin altını çizdi.

Mevcut "çatışmaların durdurulması" anlaşmasının devamı halinde Rusya'nın askeri müdahale olmaksızın Suriye'deki çıkarlarını korumaya bakacağını dile getiren Üstün, belli stratejik hedeflerini gerçekleştirdiğini düşündüğü için Putin'in bir "kısmi geri çekilme kararı" almış olabileceğine işaret etti.

Bu kararın ekonomik boyutuyla ilgili de birçok spekülasyonun yapıldığını ifade eden Üstün, Kremlin'in bu kararının, "Rus ekonomisinin kötü olmasıyla" birincil derecede ilgisi bulunmadığını söyledi.

Üstün, Rusya'yı zorlayan iki ana unsurun, petrol fiyatlarındaki düşüklük ve Ukrayna krizinden dolayı uygulanan yaptırımlar olduğunu anlattı.

- “Politik anlamda kesinleşmiş bir tablo yok"

Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi (CSIS) Rusya ve Avrasya Programı Yardımcı Direktörü Jeffrey Mankoff ise öncelikle "tam bir geri çekilmeden" değil, "kısmi bir geri çekilmeden" bahsedildiğini unutmamak gerektiğine değindi.

Bu kısmi geri çekilmenin Esed üzerinde "müzakere masasına oturma" baskısını artıracağını vurgulayan Mankoff, Moskova yönetiminin, Esed'in tüm ülkeye yeniden hakim olamayacağını bildiğini ve bu yüzden kendi çıkarlarını tehlikeye atmayacak politik bir çözüme varılabilmesi yaklaşımıyla hareket ettiğini kaydetti.

Esed'in her istediğini Rusya'dan alamayacağı bir noktaya gelindiğini belirten Mankoff, "Moskova, Şam yönetimine açık bir çek vermiş değil" ifadelerini kullandı.

Rusya'nın Suriye'de bazı önemli çıkarlarının olduğunu ve askeri müdahalesinin bu çıkarları koruma amacıyla yapıldığını dile getiren Mankoff, Esed rejiminin bu amaçla desteklendiğini ancak bu desteğin "Esed'in her istediğinin yapılacağı anlamına gelmediğini" vurguladı.

Putin'in "görevimiz tamamlandı" şeklindeki sözlerini de değerlendiren Mankoff, "Ben Rusya'nın askeri müdahale amacının temelde politik hedefler olduğuna inanıyorum. Dolayısıyla Moskova'nın misyonunu başarıyla tamamladığını düşünmüyorum çünkü politik anlamda kesinleşmiş bir tablo yok" dedi.

Kısmi geri çekilmenin Rus ekonomisinin kötü olmasıyla ne derecede bağlantılı olduğu sorusuna ise Mankoff, "Petrol fiyatları ile Ukrayna yaptırımlarının Rusya için Suriye'den daha büyük sorunlar olduğuna işaret ediyor" yanıtını verdi.

Kısmi geri çekilmeyle ilgili açıklamasında Putin, Suriye'deki askeri varlığın yarısının geri çekileceğini ancak Doğu Akdeniz'e konuşlu S-400 savunma füze sistemi ile Tartus Limanı'nı ve Hımeymim Bassel el-Esed Hava Üssü'nü kullanmaya devam edeceklerini belirtmişti.

Suriye'de ne kadar Rus askeri varlığının olduğu net olarak bilinmezken salı günü bazı Rus jetlerinin ülkeden ayrılmaya başladığı bildirilmişti.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.