Musul'da hem masada hem arazide olacağız

Musul'da hem masada hem arazide olacağız
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Musul üzerinde bizim sorumluluğumuz var, onun için hem masada hem de arazide olacağız." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Görünüşte demokratik olan rektörlük seçimleri üniversitelerde gruplaşmaları, hizipleşmeleri, kırgınlıkları artıran bir işleve bürünmüştür. Üniversite içinde zaten çok yıkıcı bir şekilde yaşanan bu süreç YÖK'ün ve cumhurbaşkanının takdiriyle daha da sıkıntılı bir boyut almaktadır. Bunun için rektör atamalarındaki mevcut usulden vazgeçilmesi, üniversitelerimizin de ülkemizin de yararına olacaktır diye düşünüyorum." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen 2016-2017 Yükseköğretim Akademik Yılı Açılış Töreni'ne katıldı.

5 üniversitenin pilot üniversite olarak belirlendiğine işaret eden Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"2006'da kurulan 40 üniversitemiz arasından seçilen 5 yükseköğretim kurumumuz bölgesel kalkınma için ihtiyaç duyulan alanlarda özel olarak teşvik edilecek ve desteklenecek. Burada 5 üniversitemizi ve desteklenecekleri alanları açıklıyorum. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi hayvancılık alanında, Düzce Üniversitesi sağlık ve çevre alanında, Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi tarım ve jeotermal alanında, Bingöl Üniversitesi tarım havza bazlı kalkınma alanında, Uşak Üniversitesi tekstil, dericilik, seramik alanında Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması Projesi'nin pilot yükseköğretim kurumları olarak belirlenmiştir. Üniversite ve şehirlerimize hayırlı olmasını diliyorum. Bu demek değildir ki 40 üniversite bu 5 ile bitti. Hayır, bu devam edecek. Bundan sonra da bu sürece girebilecek üniversitelerimiz olabilir." 

Rektör seçimleri

Yaşanan tecrübelerin yükseköğretim sistemini hem üniversite hem de YÖK bakımından yeniden bir yapılandırmaya ihtiyaç olduğunu gösterdiğine dikkati çeken Erdoğan, şunları söyledi:

"Üniversitelerimiz halen var olan, rektör adaylarının öğretim elemanlarının oylarıyla tespit edildiği sistemin kendisi bir sorun haline dönüşmüştür. Görünüşte demokratik olan rektörlük seçimleri üniversitelerde gruplaşmaları, hizipleşmeleri, kırgınlıkları artıran bir işleve bürünmüştür. Üniversite içinde zaten çok yıkıcı bir şekilde yaşanan bu süreç YÖK'ün ve cumhurbaşkanının takdiriyle daha da sıkıntılı bir boyut almaktadır. Bunun için rektör atamalarındaki mevcut usulden vazgeçilmesi, üniversitelerimizin de ülkemizin de yararına olacaktır diye düşünüyorum. Aynı şekilde genel olarak yüseköğretim sisteminin ciddi bir yeniden yapılandırılmaya tabi tutulması gerekiyor."

Erdoğan, yükseköğretimde yatay büyümede hedeflere ulaşıldığını, artık dikkatleri dikey büyümeye çevirmek gerektiğini, bu konuda kontenjanların gözden geçirilmesinden belli alanlarda taban puan uygulamasına kadar pek çok çalışma yapıldığını ifade etti.

"Hem arazide olacağız hem de masada olacağız"

Erdoğan, "Suriye ve Irak'ta olanları yaşarken, yeni nesil bir şeyi çok iyi bilmeli. Acaba Misak-ı Milli nedir? Bunu çok iyi bilmemiz lazım. Eğer Misak-ı Milli'yi kavrarsak, anlarsak Suriye'deki sorumluluğumuzun, Irak'taki sorumluluğumuzun ne olduğunu anlarız." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Eğer bugün 'Musul üzerinde bizim sorumluluğumuz var, onun için hem masada hem de arazide olacağız' diyorsak, bunun bir sebebi var. Bunu durup dururken söylemiyoruz, 'dostlar alışverişte görsün' diye de söylemiyoruz. Onbinlerce kilometre mesafeden çıkıp geleceksin, o senin için bir hak olacak, neymiş, Bağdat çağırıyormuş. Tamam da bu benim 350 kilometre sınırım, her an tehdit var. Benim burada tarihi sorumluluğum, mesuliyetim var ve biz burada olacağız. Hem arazide olacağız hem de masada olacağız." ifadelerini kullandı.

"Yeter ki kimsenin bizim vatan topraklarımızda gözü olmasın"

Erdoğan, "Bizim ne Suriye'nin ne Irak'ın topraklarında gözümüz yok. Bize 780 bin kilometrekarelik bu vatan topraklarımız evvelallah yeter. Yeter ki kimsenin bizim vatan topraklarımızda gözü olmasın." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Irak'ta biz şu anda yürütülmekte olan bu mezhep çatışmalarına kesinlikle taraf olmak istemiyoruz ama oradaki Sünni Arap kardeşlerimizi, Türkmen kardeşlerimizi de birilerine yedirtmek istemiyoruz." diye konuştu.

"Tabanındaki ibadet de artık zedelenmeye başladı"

Erdoğan, "Her kim PKK'yı, 'Kürt kardeşlerimizin haklarını savunan bir örgüt' olarak görüyorsa onun aklından, izanından şüphe ederim. Her kim FETÖ'yü, 'Kendi halinde insanların oluşturduğu bir hizmet hareketi' olarak değerlendiriyorsa onun sadece izanından değil, niyetinden de şüphe ederim. İyi niyetliydim; 'Tabanı ibadet, ortası ticaret, tavanı ihanet' diyordum ama 'Tabanındaki ibadet' de artık zedelenmeye başladı. Artık onu da söyleyemiyorum. Niye? Bu kadar gerçekler olduktan sonra o taban hesap soramıyorsa kusura bakmasınlar. Her kim DEAŞ'ı bölgenin kendi dinamiklerinin ürünü olarak ifade ediyorsa ya hiçbir şey bilmiyor ya da derdi başka." ifadelerini kullandı.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.