Mustafa Balkan

Mustafa Balkan

“Nâmus belâsına gardaş…”

“Nâmus belâsına gardaş…”

Konya’daki gazetelerde yer alan “Sır 14 sene sonra çözüldü” başlığı dikkatimi çekti.

Yerel ve bölgesel televizyon ekranlarından da izledim haberi.

Polis, bir cinayeti 14 sene sonra çözerek bu cinayeti kimin veya kimler tarafından işlendiğini bulmak adına gazete kupürlerini karıştırmış ve en sonunda “Esrarengiz cinayet” haberinde yer alan bir resimden yola çıkarak cinayeti aydınlatmış.

 

***
Cinayetin neden ve niçin işlendiği tarafına fazla değinilmediği için daha çok bunun üzerinde durmakta fayda var. Çünkü işin ucunda cinayeti işleyen ailenin namus ve iffet meselesi var. Bir insan hele hele o insan aynı aileden birisi ise, çok kolay bir biçimde ne insan öldürülebilir ne de cinayet işlenebilir?

İnsan bu…

Şaşar ve beşer.

İnsandan her şey beklenilebilir.

Çünkü varlıklar içerisinde en cânî, en canavar ve en acımasız varlık da odur.

“Şüphesiz insan çok zâlimdir, çok nankördür.” (İbrahim/44)

 

***

Kocası bir suçtan dolayı hapishaneye düşen genç kadın, kocasını başkasıyla aldattığı için kızın ailesi tarafından “namus ve iffet” meselesi addedilerek öldürülmesine karar verilmiş. Genç kadın sonunda boğulmak ve darp edilmek suretiyle infaz edilmiş.

Bu cinayette üzerinde durulması gereken hususlar “zinâ, namus, iffet ve ar”dır.

Şüphesiz İslâm Devleti’nde yaşamıyoruz. Şer’i kanunlarla da idare edilmiyoruz.

Mevcut beşerî yasalara göre zinâ suç olmaktan çıkmış/çıkarılmış. Kapitalist düzenin egemen olduğu Türkiye’de adına da “aşk” denilmiş. Bedenini satanlar organize suç şebekelerinin eline düştüğü zaman takibata uğramaktadırlar. Veyahut o malûm evlerde (kârhane) vergisini verdikten sonra serbestçe o iş yapılıyor. Kimse de bir şey demiyor!

İslâm Hukuku’nun konuya bakış açısı elbette önemli. Benim sahama girmiyor. Konuyu şer’i hukukçulara havale ediyorum.

 

***

Zinâ konusunda elbette söyleyeceklerim var.

Yüce Dinimiz; “Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o bir hayâsızlıktır/yüz kızartıcı çirkin bir iştir ve (cehenneme götüren) çok kötü bir yoldur.” (İsrâ/32) buyurmaktadır.

“Zina eden kadın ve zina eden erkeğin her birine yüzer değnek vurun. Eğer Allah’a ve âhiret gününe inanıyorsanız, onlara karşı acıma hissi, Allah’ın dinin(i tatbik)de sizi etkisi altına almasın. Mü’minlerden bir grup da onların azabına (cezasına) şahit olsunlar.” (Nur/2)

İnsan canını almayla ilgili uyarı ise şöyle: “Allah’ın haram kıldığı canı, haklı/meşru (bir sebep) olmadıkça öldürmeyin. Kim haksızlığa uğramış olarak öldürülürse, biz onun velisini yetkili kıldık. O da (kısasla) öldürme işinde (kendince daha fazlasını isteyerek) aşırı gitmesin. Çünkü kendisine zaten yardım edilmiştir.” (isrâ/33)

Akıl bâlig olan iki cinsin iradeleriyle gayr-i meşru ilişkide bulunması İslâm’a göre suç olduğuna göre; bu suçun cezası da elbette vardır. (Bununla ilgili teferruatlı bilgi sahibi olmak isteyenler A. Fikri Yavuz’un İslâm İlmihali’ne bakabilirler.)

 

***

Şimdi “nâmus” kelimesi çok anlamlı bir kavram.

İnsanlar arasında lekesiz ve şerefli karşılığında da kullanılır. Eşanlamlısı ise “âr”dır. “Ar damarı çatlamış” lâfı oradan gelir. İşte o damarı çatlatmamak için geçmişte atalar (büyükler) büyük mücadele vermişler, namus, âr, şeref, iffet ve ismet için nice savaşlar yapmışlardır.

Nâmus kelimesi dilimizde yaygın olarak ırz, iffet, haya, edeb, doğruluk, dürüstlük, itibâr, güvenilirlik, ahlâkî ölçülere bağlılık, emniyet, şan, şeref, temizlik gibi fazilet ve yüksek değer taşıyan hasletleri ifade etmek için kullanılır. Nâmus kelimesi dilimizde daha çok “utanma duygusu” karşılığında kullanılmaktadır. Bu anlamda Peygamber Efendimiz; “Bütün peygamberlerce söylenegelen bir söz vardır: o da, ‘utanmazsan istediğini yap’ sözüdür” buyurmuştur.

Cem Karaca’nın bir şarkı sözüyle konuyu bağlayalım:

“Namus belasına gardaş verdiğimiz can bizim”.

 

AZİZİM DİYOR Kİ…

Başbakan Binali Yıldırım, “15 yılda Türkiye'nin çehresini değiştirdik.” diyor. Ama ne yazık ki, eğitim ve kültür politikalarıyla 15 yılda insanımızı iyi, güzel, doğru ve müsbet anlamda neden değiştiremediniz? Paralel yapıların ve acımasız küresel kapitalizmin çarkları arasında öğütülmeye insanımızı neden terk ettiniz?..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Balkan Arşivi
SON YAZILAR