Konya şehri takımıyla diğer takımların kıskanacağı bir bütünleşme yaşıyor. Son yıllarda ön plana çıkmış ama kısa zamanda sönmüş Antep, Ankara, Kayseri ve Bursa gibi takımları göz önüne alacak olursak Aykut Hoca’nın sabırlı ve gayretli futbol anlayışının Konyaspor’a neler kazandırdığını çok daha iyi müşahede edebiliriz.

Seyirci her geçen gün üzerine bir şeyler daha katıyor. Koreografiler harika. Milli Takım şehri unvanı sonuna kadar hak ediliyor. İzlanda patentli ‘huh show’u tüm stat yapınca muhteşem oldu. Nalçacıları tebrik etmek gerekiyor.

Hele hele ilk yarının son dakikalarında, dakikalarca süren ıslık çığlığına dayanabilecek bir hakem ve rakip futbolcu kolay kolay çıkmaz. Haliyle Cüneyt Çakır’da bu tepkiden sonra 2. yarıda kendisine kısmen çekidüzen vermiş şekilde maç yönetti.

Beşiktaş maçında bir kez daha görüldü ki Konyaspor gerçekten “bir takım” olmuş. Sahada her maç 115 Km koşan, rakibi ısıran, oyununu bozan ve belli dakikalarda rakibin büyüklüğüne küçüklüğüne bakmadan kendi oyun sistemini kabul ettiren kompakt bir takım var.

Bunlar güzel gelişmeler.

Beşiktaş maçında gelen erken gol aslında Aykut Hoca’nın planlarını kısmen bozdu. Hoca genelde 60. dakikada yaptığı değişikliklerle takımın fizik gücüne güvenerek Beşiktaş gibi 70’den sonra düşen takımlara karşı daha akıllıca futbol oynatıyor.

Maçta ilk yarıda Beşiktaş adına izlediğimiz en olumlu şeyleri Quaresma yaptı. Özellikle Mehmet Uslu’nun kanadından yaptığı ataklarda hep başarılı oldu. Mehmet Uslu’yu kıyasıya eleştirmek istemiyorum. Belki iyi niyetle oynuyor ama Douglas orada daha iyi işler yapmıyor mu?

Aykut Hoca’nın bir bildiği vardır diyelim…

Dün anlayamadığım yorumlardan birini de maç sonu Şenol Güneş yaptı. Türk futbolunda önemli bir çizgisi olan birçok alanda takdir de ettiği hocanın Konyaspor’u hakir gören cümlelerine anlam veremedik. Beşiktaş’ın golleri çok organize ya da enfesmiş gibi Konyaspor’un gollerini basitlikle suçladı Şenol Hoca.

Oysa pierosunu izleseniz Konyaspor’un ilk golünün nasıl organize ve çalışılmış bir gol olduğunu görürsünüz. Hakeza ikinci gol de öyle. Konyaspor hazırlık döneminde kornerlere özel olarak hazırlanmış böyle devam ederse bu yıl korner organizasyonlarında çok can yakar.

Dün yeni sezondaki ilk maç olması, hafta sonu olmaması vesair nedenlerle 30 bin civarında taraftar maçı izledi. Bu futbolla her maçı ful çeken bir statta oynamak hayal değil.

Hele de Avrupa maçları şimdiden birçok taraftarı heyecanlandırıyor. Dün kaybedilen iki puana rağmen büyük takımlar nezdinde iyice anlaşıldı ki Konya artık öyle güle oynaya geçilecek bir deplasman değil. Herkes ayağını denk alarak ve haddini bilerek oynayacak.

Bu da zevkli müsabakaların kapısını açacak. Kazanan futbol olacak…