Ömürlük tutku

“Bir tutkudur koleksiyon sahibi olmak” diyor Mehmet Yetim, koleksiyonundaki parçaları

nasıl biriktirdiğini anlatırken. Sanki bir eve değil de müzeye girmiş gibi hissettik kendimizi, iş makinelerinden arabalara, paradan tespihe özenle, emekle bir araya getirilmiş parçaları görünce. Koleksiyonun sahibi 49 yaşındaki Mehmet Yetim, her bir parçanın hatırası olduğunu satmaya karar verdiğinde ise gönlünün el vermediğini anlattı. 

Yetim, çalıştığı inşaat firmasında lojistik destek grup müdürü olmasının ardından ilk olarak araba daha sonra tespihlere olan ilgisinin arttığını ifade etti. Yetim, antika arabaları daha çok sevdiğini ve koleksiyonunda 43 tane antika araba olduğunu belirtti.

-DİLHAN TÜRKER-

“HER BİRİNİN AYRI DEĞERİ VAR”

Koleksiyon sahibi olmanın pahalı bir tutku olduğu olduğunu anlatıyordu Mehmet Yetim. 2008 yılında yaptığı işten dolayı iş makinelerine merakının oluştuğunu, gittiği yerlerden iş makinelerinin maketlerini aldığını toplamaya başladığını dile getirdi. Yetim, koleksiyona olan merakının ise “üstadım” dediği Necati Loras’ın araba koleksiyonunu gördükten sonra başladığını dile getirdi. Yetim, 2015’te çalıştığı firmadan ayrıldıktan sonra koleksiyonunu satmayı düşünmüş fakat hem kendinin hem de çocuklarının gönlü buna el vermemiş ve satmaktan vazgeçip evinde sergilemeye başlamış. Mehmet Yetim, koleksiyonundaki her bir parçanın ayrı bir değerinin olduğunu ve hepsinin farklı hatırası olduğunu vurguladı. Tek tek ilgilendiği koleksiyonunun parçalarına baktıkça geçmişin yeniden canlandığına dikkat çeken Mehmet Bey, anıların tek tek gözünün önünden geçtiğini söyledi.

“KOLEKSİYON SAHİBİ OLMAK ZOR”

Koleksiyon sahibi olmanın ayrı bir güzelliği olduğunu vurgulayan Mehmet Yetim, “Koleksiyon sahibi olmak güzel bir şey fakat ekonomik özverisi istiyor. Özellikle iş makineleri maketlerinin fiyatları ciddi rakamlara ulaşıyor” dedi. Evinde küçük bir müze yaratan Yetim’in koleksiyonu 110 tespih, 300’ün üzerinde de iş makinesi ve arabadan oluşuyor.

“HERKES KOLEKSİYONDAN HEDİYE İSTİYOR”

Koleksiyon sahibi olmanın özel bir emek istediğini söyleyen, Yetim maddi anlamda değeri olmayan bir koleksiyon parçasının manevi değerinin ölçülemeyeceğini belirtti. Mehmet Yetim, koleksiyonunu evinde sergilemeye başladıktan sonra her misafirin koleksiyondan 1 parça hediye istediğini anlattı. Yetim, “Her gelen misafirin gözü koleksiyonumda. 1 tane de bize verebilir misin diyorlar. Özellikle çocuklar daha çok heves edip istiyorlar. İnsanlar koleksiyona bir parça kazandırmak yerine almak niyetindeler. Bu şekilde yaklaşan kişiler bir anda sempatimi kaybediyor. İlgi çektiğinden dolayı her gelen bir şey istiyor.  Hayatımda sadece koleksiyonumdan 1 kişiye hediye verdim, o da bende hatırı çok büyük olan Ömer Doğancı Bey’di” dedi.

KOLEKSİYONUN DEĞERİ BİR ARABA PARASI”

Gün geçtikçe raflara sığmayan koleksiyonun özel ilgi istediğini belirten Mehmet Yetim, koleksiyonun temizliğinin çok zor olduğunu ve 2 ayda bir eşi ve çocuklarıyla birlikte temizlik yaptıklarını ifade etti. Mehmet Yetim, koleksiyonun toplam değerini “Tabiri caizse bir araba parası var” olarak biçti. Koleksiyonun tespihler hariç 50 bin lira civarında değer taşıdığını belirten Yetim, tespihlerle birlikte koleksiyonun toplam değerinin 75–80 bin lira civarında olduğunu belirtti.