Uğur Özteke

Uğur Özteke

Pazar günü nefis bir küflü peynir nasıl olur ama?

Pazar günü nefis bir küflü peynir nasıl olur ama?

Ömür olarak yarım asrı devirdik ama bazı konularda hala kendimi tanıyamıyorum. Mesela ben “Gelenekçi miyim, yenilikçi miyim?”… İnanın bu konuda zik zaklar yapıyorum.

Her insan gibi bende yemek yemeği çok severim. Ama her ne hikmetse kendi damak tadım konusunda o çocukluk alışkanlıklarımdan mıdır bilemiyorum çocukluk zevklerimden bir türlü kurtulamıyorum. Mesela bana “kuzu ziyafeti var” deseler, “taze canlı canlı balık” deseler, “şöyle mangal böyle et var” deseler “Allah razı olsun, size afiyet olsun” der geçerim. Geçiyorum da. Ama yufka, saç böreği, su böreği deseler Allah günahlarımı affetsin tok da olsam oturup yine yiyorum.

Yufka olur da bizim Hadim’in keşi Karapınar’ın küflü peyniri olmaz mı?

Mesela küflü peynir için ölürüm. Karapınar demişken 40 yıl önceden Karapınarlı bir muhtarı tanımıştım. O günlerin hızlı muhtarı, Mustafa Korkusuz. Mesela Yeşil-Beyazlı İdmanyurdu’nun hastası olan Mustafa abim bugün köşesine çekilmiş hanımı Aysel ile kuzinenin başında bu güzel günlerin tadını çıkartıyorlar. 

Ama o muhtarımın bir oğlu var ki Allah şerrinden korusun. Karapınarlı meslektaşımız Mithat Korkusuz.

Mithat’ın bana 10 yıldır bir küflü peynir sözü vardı. Arada bir aklıma geldikçe arar “Mithat bizim küflü peynir ne oldu?” derdim. O da her zaman klasik yalanlarını söyler “Ah abim şimdi mevsimi değil”, “Yok kalmadı şimdi mi istenir” gibi mazereti ayaküstü uydururdu.

Ama o Mithat’ı geçenlerde gece nasıl korkuttular ise, Karapınar’ın peynir konusunda ki en önemli ailelerinden Fettahoğulları’ndan Mustafa Nazım Öztürk abimizden çok özel bir küflü peynir göndermiş. Canınız çekmesin ama küflü peynir bu. İnanın ne yufkaya sarmaya kıyabiliyorum ne de börek yaptırmaya. Sabah akşam kuru kuru ifa niyetine yiyorum.

***

Pazar günleri rahat yazılar yazacağız diye kendimizi yine fazlası ile zorladık !!!

İşte şehir ile ilgili güzel bir şey daha.

Malum Mevlana-Adliye tramvay hattı nedeni ile bu bölgenin trafiği felç olmuş durumda. Geceleri bu bölgede ki otellerde kalan yerli yabancı turistler gürültüden perişan. Yine geceleri yol çalışmaları yeterince ışıklandırılmadığı için meydana gelen kazaların haddi hesabı yok.

Bu bir çile.

Demek ki çekilecek.

Bitince tramvaya binince inşallah bu günleri unutacağız.

Çünkü Tahir Başkan 3. Döneminde buraya kazmayı vurarak tarihi bir sorumluluk aldı.

Amaa şu fotoğrafta ki görmüş olduğunuz ışıklandırmanın modelini beğendim. Bölgenin nostaljik yapısına uygun olmuş ve de yakışmış.

foto-020.jpg

Yöneticilerimize bu ince ruhları ve görüşleri için şehir insanı adına teşekkür ederiz. Belki biz görmeyiz ama 10 yıl sonra inşallah yepyeni hali ile bölge hepimizin hatırlamak dahi istemediği tarihini de toprağa gömmüş olacak.

İyi pazarlar, iyi tatiller.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Her güne hayatının en güzel günü olması için şans ver

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?         

Semt pazarlarının ardından geriye çöp olarak bıraktıklarımızdan ders çıkarttığımız zaman ADAM oluruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Uğur Özteke Arşivi
SON YAZILAR