Allah’a şükürler olsun ki yeni bir bayramın daha arifesine girdik.

İnsan sağ ve sağlıklı oldukça neler görüyor neler yaşıyor. İnşallah hep birlikte güzel, mutlu, sağlıklı huzurlu ve hayırlı bir ömür yaşarız.

Ramazan ayı süresince ayağımızı gazdan çektik.

Mümkün oldukça insanları üzmemeye gayret ettik.

Bunu zaman zaman da başaramamışız. Ama inanın niyetimiz böyle idi.

Biz her ne kadar kontrollü gidelim mübarek günlerde güzel işlere vesile olalım dedikçe millet rahat durmuyordu(!)

Bir yerde millette haklıydı.

Oruç ağza çekilemeyecek şeyler de yaşanıyordu.

Neyse lafı uzatmayalım sizlerden gelenlerle kendi şahit olduklarımıza veya okurlarımızın anlattıkları ile koskoca bir ayı daha geride bıraktık.

................

Bugün de sizlerden gelenleri değerlendireceğiz.

Ama önce dün öğle saatlerine doğru çok sevdiğim Feyzullah Ertaş abim aradı.

Feyzullah abi “sana bir sitemimi ileteceğim” deyince hemen elime kağıdı kalemi aldım.

Çünkü Feyzullah abimiz gerçekten bu şehrin yakın tarihinin önemli isimlerindendir.

Kendisini ile ne zaman çay muhabbeti yapsam inanın çok şeyler öğrenirim.

Çok farklı bir dünyaya bakış açısı vardır.

Hele hele Konya’nın Türkiye’nin holdingler dönemini oturup saatlerce Feyzullah abimizden dinleyeceksiniz. İnanın ne kitaplar yazılır ne belgeseller hazırlanır...

.....................

Hani bizim basında pek yer almadı ama düne kadar KOMBASSAN Holding olarak bu şehirde doğup büyüyen ve çınar misali dünyaya yayılan KOMBASSAN markası bundan böyle BERA HOLDİNG oldu.

Yani sevabı ile günahı ile KOMBASSAN mevta oldu.

.................

Konudan konuya atlamayalım KOMBASSAN Holding’i biz de kulakları çınlasın Haşim Bayram Hoca ile tanıdık.

Neyse Feyzullah abi yine bize yine niye sitem edecek diye beklerken “Uğur Abi yeter artık. Dayanamadım seni aradım. PUSULA Gazetesi olarak 1 numarasınız. PUSULA LİFE, PRESTİJ dergileri ile harikasınız. İnternetin haberciliğiniz son derece ciddi ve sürekli geliştiriyorsunuz. Şimdi bir de PUSULA TV çıkardınız vallahi de billahi de zevkle izliyorum. Ama uzaktan da olsa senin bu halini görünce üzülüyorum. Dayanamadım söyleyeceğim. Abi senin bu tempona insan olan dayanamaz. Abi biraz az çalışın. Ben seni hastanede ziyaret etmek istemiyorum” diyordu.

Gülüştük ve telefonu kapattık.

Bu telefondan sonra inanın 10 dakika düşündüm.

Bu cümleyi evde de bizim hatundan annemden babamdan, hatta patronumuz Harun Akgül abiden yani yakın çevremden çok duymaya başlamıştım.

Ne dersiniz oldukça uzunca bir tatile mi çıksam.

Belki siz de rahat edersiniz belki bende...

Ben tatilde rahat edemem ama sizleri bilemem.

Yine de böyle ciddi bir karar vermeden önce iyi düşünmek lazım.

TANTAVİ AMBARI YAKINDA AÇILIYOR

Dün sabah Meram’dan bir muhtar abimiz aradı. Ne olur sizde “Yeter artık bırak şu Meram’ı” demeyin.

Bize nereden kim ne derse onu dile getirmek zorundayız.

Muhtar abimiz şöyle diyordu, “Mahmuriye Mahallesinde bulunan Tantavi deposu Meram Belediyesine geçti. Başkan buraya emekliler için bir oturma salonu yapsa. Emekliler burada hoş vakit geçirseler çok iyi olur. Hem de Başkan Hanım mahalle sakinlerinin bol bol duasını alır” diyordu.

Biz Tantavi ambarında bir çalışma yapıldığını duymuştuk ama tam olarak bilemediğimiz için muhtarımıza tam olarak anlatamadık.

Daha sonra Belediye yetkililerine ulaşarak biraz bilgi sahibi olduk.

Buranın proje çalışmaları filan tamamlanmış.

Yıllarca unutulmuş gözlerden akıllardan gönüllerden atılmış Tantavi ambarı yakın zamanda şehrin en önemli sanat kültür galerisi olarak hizmete girecekmiş.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Bizler olduğumuza inandığımız insanlarız

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Sonuna geldiğimiz mübarek Ramazan’da sabırları zorlayıp ecrini kaçırmamayı başarabildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.