Onur Önal

Onur Önal

SSK-Bağ-Kur Sürelerinin Memuriyet Haklarında Değerlendirilmesi

SSK-Bağ-Kur Sürelerinin Memuriyet Haklarında Değerlendirilmesi

Memurların gerek görevleri esnasında ve gerekse emekliliklerinde hatta yıllık izin haklarının tespitinde de iki kavram çok önemli olmakla birlikte genel olarak tam bilinmiyorlar. Bugünkü yazımızda memurlarla ilgili olarak sık sık karşınıza çıkabilecek bu iki kavrama yer verelim dedik.

Kazanılmış Hak Aylığı, 657 sayılı Kanuna göre devlet memurunun öğrenim durumu ve hizmet sınıfı gibi hususların değerlendirilmesiyle tespit edilen memuriyete giriş derece ve kademesine yine aynı Kanun hükümleri uyarınca yapılan intibaklar ile aylıklarını personel kanunlarına göre almayan iştirakçilerin bu statüde geçen hizmetlerinin değerlendirilmesi sonucu tespit edilen ve gerek kıdem aylığının, gerekse ek göstergelerin tespitine esas tutulan derece ve kademe oluyor.

Memur, maaşındaki gösterge ve ek gösterge aylığını bu derece ve kademesine göre alıyor.

Emekli Keseneğine Esas Aylık, bir kişinin emeklilik kesenek ve karşılıklarının hesabında esas alınan derece ve kademe ile diğer tüm unsurlar (ek gösterge, taban aylığı, kıdem aylığı ve tazminat tutarları) toplamı oluyor.

Emekli keseneğine esas alınan derece ve kademe; kazanılmış hak aylığının tespitinde değerlendirilen sürelerin yanı sıra, SSK’ya, Bağ-Kur’a ve yurtdışında sosyal güvenlik sözleşmesi yapılan ülkelerde prim ödemek suretiyle geçen sürelerle, yurtdışında geçen ve çeşitli kanunlarla borçlandırılan sürelerin değerlendirilmesi suretiyle tespit ediliyor.

Emeklilikte ikisi de etkili

Emekli keseneğine esas derece emeklilikte tek etkili gibi algılanıyor ancak durum öyle değil. Zira memurun emekli aylığında en önemli unsur ek gösterge ve ek göstergenin tespitinde emekliliğe esas derece ve kademe değil, kazanılmış hak aylık derecesi dikkate alınıyor. Bu farkın zamanında görülememesi emeklilik aşamasında bir çok mağduriyetlere neden oluyor.

Memuriyet dışı hizmetlerin memuriyette değerlendirilmesi

Memuriyet dışındaki hizmetlerin “kazanılmış hak aylığında” değerlendirilmesi 657 sayılı Kanunun 36/C maddesinde düzenlenmiş olup bu konuda personelin hizmet sınıfı büyük önem taşıyor. Zira memuriyet dışındaki serbest olarak çalışılan veya resmi ve özel sektörde işçi olarak geçen süreler, Teknik Hizmetler, Sağlık Hizmetleri, Avukatlık Hizmetleri sınıfları ile Milli Eğitim Bakanlığı kadrolarında ve basınla ilgili kadrolarda çalışanlar için değerlendirilirken, aynı süreler Genel İdare Hizmetleri Sınıfında çalışan memurlar açısından değerlendirilme imkânı bulunmuyor.

Bu şekilde değerlendirilecek hizmet süresinden sadece özel sektörde geçen sürenin 12 yılı geçmemesi ve yapılacak intibak neticesinde ilgilinin gireceği derecenin öğrenim durumuna göre yükselebileceği derecenin son kademe aylığını aşmaması şartıyla, memuriyet dışında geçen hizmet sürelerinin Genel İdare Hizmetleri Sınıfı hariç diğer hizmet sınıflarında değerlendirilmesi mümkün bulunuyor.

Yapılan hizmetin görülen öğrenimden sonra olması ve özel sektörde görülen hizmetlerin belgelenmiş olması koşullarıyla:

Teknik hizmetler sınıfına girenlerle Sağlık hizmetleri ve yardımcı sağlık hizmetleri sınıfına girenlerden memurluğa girmeden önce yurt içinde veya yurt dışında mesleklerini serbest olarak veya resmi veya özel müesseselerde ifa edenlerle memuriyetten ayrıldıktan sonra bu işlerde çalışarak yeniden memuriyete girmek isteyenlerin Teknik Hizmetler Sınıfındakilerin teknik hizmetlerde, Sağlık Hizmetleri Sınıfındakilerin sağlık hizmetlerinde geçen sürelerinden 657 sayılı Kanun kapsamında kamu kurumlarında geçen sürelerinin tamamı ve geri kalan sürenin ¾’ü toplamı memuriyette geçmiş sayılarak bu süreler her yılı bir kademe ilerlemesi ve her üç yıl için bir derece yükselmesi verilmek suretiyle değerlendirilmesi mümkün bulunuyor.

Avukatlık hizmetleri sınıfına girenlerin memuriyete girmeden önce veya memurluktan ayrılarak serbest avukatlıkla geçirdikleri sürelerin ¾ ‘ü memuriyette geçmiş sayılarak, bu sürelerin her yılı bir kademe ilerlemesine ve her üç yılı bir derece yükselmesine esas olacak şekilde değerlendirilebiliyor.

Basın kartları Yönetmeliğine göre, basın kartına sahip olmak suretiyle gazetecilik yaparak memurluğa girenlerin; meslekleriyle ilgili görevlerde istihdam edilmeleri şartıyla, fiilen gazetecilik yaparak geçirdikleri sürenin ¾ ’ü fiilen memuriyette geçmiş sayılarak; bu sürenin her yılı bir kademe ilerlemesi ve her üç yılı bir derece yükselmesi verilmek suretiyle değerlendirilebiliyor.

Özel okullarda öğretmenlik veya yöneticilik yaptıktan sonra Milli Eğitim Bakanlığı emrinde memuriyet kabul edenlerin özel okullarda geçen hizmet sürelerinin 2/3 ’ünün her yılı bir kademe ilerlemesine ve her üç yılı bir derece yükselmesine esas olacak şekilde değerlendirilmesi mümkün bulunuyor.

Bir defa daha altını çizmek gerekiyor ki yukarıda zikredilen sınıflarda çalışan personel dahi olsa eğer özel sektörde geçen çalışması aynı görevi ifa ederek geçmemişse, sözgelimi kamu kurumlarında daha sonra mühendislik yapan personelin özel sektördeki çalışması da mühendislik değilse bu hizmetin de kazanılmış hak aylığında değerlendirilmesi mümkün bulunmuyor.

Örneğin bu kapsamda memuriyetten önce 8 yıl özel sektörde hemşirelik yapan ve sonradan atandığı memuriyette de hemşirelik görevi yapan bir memur bu sürenin 6 yılını tıpkı kamuda geçirilmiş gibi değerlendirilmesini sağlayabilir ve emsali bir hemşireden 2 derece daha üstten başlayabilir. Bunun yanında yıllık izin hakkının 30 güne çıkmasında gerekli en az 10 yıllık hizmet süresinin 6 yılını tamamlamış sayılır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Onur Önal Arşivi
SON YAZILAR