Suriye krizinde kim ne istiyor?

Suriye krizinde kim ne istiyor?
Türkiye, IŞİD’e karşı uluslararası koalisyona tam destek için sınırda güvenli bölgeyi de kapsayan bir uçuşa yasak bölge oluşturulması ve Suriye rejiminin hedeflenmesini istemişti. İşte Türkiye ve uluslararası aktörlerin pozisyonları...

TÜRKİYE: Her iki formül, masaya Türkiye tarafından getirildi. Tampon bölge, Suriye’nin sınırdan içine doğru 30 kilometreye kadar uzanabilecek bir alanı ifade ederken, güvenli bölge daha dar bir hattı ifade ediyor. Türkiye, bölgenin hem güvenliği sağlayacağını, bölgedeki insanlar ve ‘ılımlı’ güçler için korunaklı bir alan oluşturacağını savunuyor. Uçuşa yasak bölge ilan edilmesinin de bölgedeki Radikal unsurlara karşı desteklenmesi gereken grupların Esad rejimi tarafından bombalanmasının engellenmesi için şart olduğunu öne sürüyor.

ABD: Dışişleri Bakanı John Kerry’nin güvenli bölge için “dikkatle incelenmesi gerekir” yönündeki sözleri bazı çevrelerde yeşil ışık olarak algılandı. Ancak Beyaz Saray ve Pentagon kesin tavırlarını koyarak güvenli bölge ve uçuşa yasak bölgenin planları dahilinde olmadığını söyledi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf da “Hiçbir zaman (tampon  bölge fikrini) gözardı etmedik. Şu anda sadece bunu hayata geçirmeyi düşünmüyoruz” ifadesi ile Kerry’nin sözlerine açıklık getirdi.  

BM: Birleşmiş Milletler’den resmi bir açıklama gelmedi. BM’nin Türkiye’den talebi ise, Kobani’yi savunacak gönüllüler ve teçhizatlarının geçmesi için sınırın açılması oldu.

NATO: NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Türkiye’nin Suriye içinde talep ettiği tampon bölgenin ‘İttifak’ın gündeminde olmadığını, bugüne kadar da hiç gündeme gelmediğini’ Ankara ziyaretinde açıkladı.

Fransa: Cumhurbaşkanı François Hollande, Kobani’de sivillerin korunması için tampon bölge fikrine destek veriyor.

İngiltere: Dışişleri Bakanı John Hammond, John Kerry ile basın toplantısında gazetecilerin sorusu üzerine “tampon bölgenin üzerini çizmediğini” söyledi. İngiliz basınına göre, bu ifade İngiltere’nin “temkinli” olduğunu gösteriyor.

Almanya: Almanya hükümeti, Suriye topraklarında herhangi bir askeri angajman planlarının olmadığını açıklayarak güvenli bölge ve uçuşa yasak bölge uygulamalarında yer almayacaklarını açıkladı.

Rusya: Dışişleri Bakanlığı temsilcisi Aleksandr Lukaşeviç, Suriye-Türkiye sınırında tampon bölge kurulması kararını sadece Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin verebileceğini bildirdi.

 

Kara harekâtı

TÜRKİYE: Ankara, Türkiye’nin bölgeye tek başına kara harekâtı yapamayacağını; tek başına hava harekâtının da başarı şansının olmadığını düşünüyor. Bunun için güvenli bölge ve uçuşa yasak bölge şartlarına ek olarak, bölgedeki Özgür Suriye Ordusu gibi gruplara eğit-donat olarak özetlediği eğitim ve donatım uygulanması gerektiğini düşünüyor.

ABD: Pentagon, sadece hava saldırıları ile IŞİD’in yenilemeyeceğini belirtiyor. Ancak ABD Başkanı Barack Obama’nın operasyonun başından beri ‘karaya Amerikan askeri ayak basmayacağını’ söylüyor. Obama yönetiminin planı ılımlı muhaliflerin eğitilmesi ve uzun vadede karadan mücadeleye başlamaları.

BM: Suriye’de BM Güvenlik Konseyi kararı olmadan yapılacak bir müdahalenin meşruiyeti olup olmayacağı tartışılıyor. Ancak müdahale yapılsa da bu bir ilk olmayacak. Zira 2003 yılında ABD ve İngiltere öncülüğündeki Irak müdahalesi de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı olmadan gerçekleştirilmişti.

NATO: NATO şemsiyesi altında bir müdahele gündemde değil.

Fransa: Fransa tampon bölgeye destek verse de kara harekâtına karşı.

İngiltere ve Almanya: İki ülkenin açık bir beyanı olmasa da kara harekâtına yanaşmadıkları biliniyor.

Rusya: Esad rejiminin müttefiki Moskova, doğal olarak kara harekâtına karşı.

Esad rejimi hedef mi?

TÜRKİYE: Ankara, en başından bu yana sadece IŞİD’e karşı mücadelenin bölgedeki sorunları çözmeyeceğini belirtiyor. Esad rejimini hedef almayan hiçbir operasyonun sorunların çözümünü sağlamayacağı Türkiye tarafından ısrarla savunuluyor. Tezkereyi de bu görüş şekillendirdi.

ABD: Obama yönetimi birçok kez operasyonda hedeflerinin Beşar Esad rejimi değil, öncelikli olarak IŞİD olduğunu tekrar etti. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, Suriye’ye kara birlikleri göndermeyi, ABD liderliğindeki koalisyonun Devlet Başkanı Beşar Esad’ı da hedef alma şartına bağlamasına yanıt olarak Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, “Pozisyonumuz değişmedi. Hedef halen IŞİD. Muhalifleri desteklemeyi sürdüreceğiz ancak şimdilik yeni bir durum yok” demişti.

BM: BM Genel Sekreterliği Esad yönetimini birçok kez kınasa da Rusya’nın veto hakkı nedeniyle BM Güvenlik Konseyi’nden bu yönde bir karar çıkma ihtimali yok.

NATO: NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “İttifak sınırdaki gelişmeleri çok yakından takip ediyor. Ancak Ankara’dan henüz sınır güvenliğini artırmaya yönelik olarak resmi bir talep gelmedi” açıklamasını yapmıştı.

Fransa, İngiltere, Almanya: Bu ülkelerden bu fikre destek gelmedi. Suddi Arabistan ve Katar’ın Esad rejiminin devrilmesini istediği biliniyor.

Rusya: Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “Terörle mücadeleyi paravan olarak kullanarak Suriye’de rejimi değiştirme niyetleri Rusya açısından kabul edilemez. Bu yöndeki açıklamaları esefle karşılıyoruz” demişti.

Milliyet

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.