TALAT BULUT, “MUCİZE”NİN BAŞARISINI ANLATTI

TALAT BULUT, “MUCİZE”NİN BAŞARISINI ANLATTI
Türk sinemasındaki usta aktörlüğünü, 7 yıllık suskunluk devresinden sonra Mahsun Kırmızıgül’ün yönettiği “Mucize” ile yeniden beyazperdeye taşıyan Talat Bulut, son filmini anlattı. Güçlü oyuncu, “Mucize”nin gösterime girdikten kısa süre içinde yoğun ilg

- Türk sinemasındaki usta aktörlüğünü, 7 yıllık suskunluk devresinden sonra Mahsun Kırmızıgül’ün yönettiği “Mucize” ile yeniden beyazperdeye taşıyan Talat Bulut, son filmini anlattı. Güçlü oyuncu, “Mucize”nin gösterime girdikten kısa süre içinde yoğun ilgi görmesinin nedenlerinden söz ederken “Dürüst samimi bir dil kullanıyorsanız, iyi hikaye anlatıyorsanız ve o hikayede var olan vurguları doğru kullanıyorsanız, seyirci kucağını açıyor zaten. Seyirciye, hikayeyi çok samimi ve dürüst bir şekilde anlattık. İlgisini çeken de bu oldu” dedi.

Mahsun Kırmızıgül’ün senaryosunu yazıp yönettiği ve rol aldığı “Mucize” filminde Egeli bir idealist bir öğretmeni canlandıran Türk Sineması’nın duayen oyuncularından Talat Bulut, Adana’da Optimum Outlet Alışveriş ve Eğlence Merkezi Avşar Sinemaları’nda yapılan filmin özel gösterimine katıldı. Bulut, Mahsun Kırmızıgül ile birlikte filmin diğer oyuncularının da katıldığı özel gösterim öncesi film hakkında değerlendirmelerde bulundu.

7 yıllık bir duraksama devresinden sonra yeniden bir sinema filmi için kameraların karşısına geçen ve rol aldığı film, gösterime girdiği ilk günlerden itibaren gişe rekorlarını zorlamaya başlayan Talat Bulut, “Mucize”nin başarısı üzerine konuştu.

1960’LARI ANLATIYOR, 2015’TEN DE İZLER TAŞIYOR

“Filmin, seyirci için en cazip yanı aslında, seyirci için var olan kendi içinde bir gerçeklik kazanan hikayeyi çok samimi ve dürüst bir şekilde anlattık. Seyircinin ilgisini çeken bu oldu “ diyen Talat Bulut, filmin 1960’lı yıllarda Türkiye’nin profilini de ortaya koyduğunu kaydetti.

Bulut, filmin bir dönem filmi olmasına rağmen 2015’ten izler taşıdığını belirterek; “ 1960’lı yıllarda sorun olan hem batı doğu arasındaki ilişki, hem doğuya giden öğretmenlerin hikayeleri, hem günümüzde de devam eden öğretmen atamaları. Fedakarlıkların, sevginin yok olduğunu. Yani 60’lı yıllarda başlayıp, bunların bugün giderek yok olduğunu. Bu yüzden dönem filmi olmasına rağmen 2015'den bile izler taşıyan bir hikaye. Onun için de insanlar bunu çok sevdi” dedi.

MAHSUN KIRMIZIGÜL'ÜN BAKIŞ AÇIŞI YÜKSEK ÇİZGİDE

Sosyal medyada “Bu filmi ağlamak ya da gülmek için gitmeyip” biçiminde dolaşan mesajlar için de Bulut, “Şimdi bu bizim sosyal medyayı nasıl kullandığımıza da bağlı bir şey. Ağlamak ya da gülmek bir insanda var olan en samimi en dürüst duygulardan bir tanesi. Bunun dışa vurumunun niye sahtesi olsun ki? Ağlaman gerekiyorsa ağla, gülmen gerekiyorsa da gül zaten. Bu filmin dramatik yapısı, çok güçlü komedi ögeleri, o dramatik yapının içine iyi serpiştirilmiş, iyi bir dili var, oyuncular son derece başarılı çok kolektif bir kadro var. Yönetmen olarak da Mahsun Kırmızıgül’ün diğer filmlerine oranla biraz daha yüksek çizgide bir bakış açısı var. Bunlar birleşince de seyirciyi kısa sürede çekiyor” diye konuştu.

YÖNETMENLİĞİN YOLU AKTÖRÜ ANLAMAKTAN GEÇİYOR

Filmde şaşı bir karakteri canlandıran Mahsun Kırmızıgül’ün oyunculuğu hakkındaki soruları da yanıtlayan Talat Bulut, “Vallahi, Mahsun Kırmızıgül, yönetmenliğini yanında aktörlüğün de çok önemli olduğunu vurguluyor. Zaten iyi yönetmenliğin yolu, bir aktörü anlayabilmekten geçiyor. Onun için de bu da onun başarısı kutlamak lazım. Yani iyi aktör olmak sadece televizyonlarda ya da farklı alanlarda kendi görüntüsünü arayan insan olmaktan öte artık günümüzde yeteneklerimizle güzelleşmek zorundayız” değerlendirmesini yaptı.

RECEP İVEDİK’LE KIYASLAMAMAK LAZIM

Mahsun Kırmızıgül’ün “Mucize filmi bu güne kadar hiç görülmeyen bir dünyayı ortaya koyacak” iddiasının hatırlatılması üzerine “Elbette, burada ağırlıklı olan sevgi temasının iyi işlenip sevgiyle insanın iyileşebileceğinin vurgusu vardı. Mucize bu aslında” yorumunu yapan güçlü oyuncu, “Sizce film Recep İvedik’in kırdığı seyirci rekorunu kırar mı?” sorusu üzerine ise, “Kıyaslamamak lazım. Her filmin bir seyirci kitlesi var. Önemli olan o seyircinin var olan potansiyelini yakalayabilmek. Türk Sineması olarak 100’üncü yılımız olmasına rağmen bu ilgiyi sadece seyirci gösteriyor. Film için sinema dünyasından herhangi bir destek yok. Yatırım yok. Sponsorlara yönelik hiçbir katkı yok” diye konuştu.

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.