Moodys’i atlattık döviz düşüyor faizlerde ani bir yükseliş yaşamadık her şey güzel gidiyor derken nereden çıktı bu doların yükselişi. Bir haftada ne değişti?
                Moodys’in kararından sonra pazartesi günü yayınlanan yazımda 1-2 gün dövizde yükseliş yaşayacağımızı(3-3027 seviyelerine doğru) sonrasında ise 2970’lere doğru bir çekilme göreceğimizi ve bu rakamların alım fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştim. Geçen hafta Pazartesi günü 3 seviyelerinin görülmesinin ardından Dolar’ın geçtiğimiz hafta içi gördüğü en düşük rakam 2967 oldu. Daha sonra bu seviyelerden gelen alımlarla bu hafta içi 3,070 li seviyelere kadar yükseldi.
                İlk önce yükselişin sebeplerini değerlendirelim.

-Deutsche Bank’a ABD Adalet Bakanlığı 14 milyar dolar karşılığında davaları düşürmeyi teklif etti.2008 yılında verdiği sorunlu krediler yüzünden açılan davaları bu tutar karşılığında kapatmayı önerdiler. Buda küresel piyasalarda tedirginliğe neden oldu. 
-Moodys’in Türkiye’nin notunda indirimine gitmesi sonucu yasal olarak Bist’ten çıkmak zorunda olan fonlar.
-Moodys’ten sonra Fitch’in de kredi notumuzda bir indirime gitme olasılığı.
-Suriye’de devam eden harekâtımız El-Bab ve Rakka ya operasyon olacak söylemleri
-ABD Merkez Bankası Fed’in Aralık ayında faiz artırımına gitme ihtimalinin güçlenmesi
-Pazartesi günü açıklanan ve düşük gelen enflasyon verileri ardından TCMB’nin faiz indirimine gitme konusunda elinin biraz daha rahatlaması ve TCMB faiz indirim ihtimali.
-Ohal’in 3 ay daha uzatılması.

İçerde ve dışarıda yaşanan bu gelişmeler tedirginliğin artmasını ve fiyatların yükselmesini sağladı. En önemli etken tabi ki ABD Merkez Bankası Fed’in aralık ayında faiz artırımına gitme ihtimalinin yükselmesi. ABD verileri iyi geldikçe faiz artırım ihtimali kuvvetleniyor ve dolar diğer para birimlerine karşı değer kazanıyor.

                Neden yükseldiğini söyledik birde nereye kadar yükseleceğini belirtelim. Cuma günü açıklanan ABD tarım dışı istihdam verileri beklentiyi karşılamadı fakat ekonomik işleyişi bozacak kadar da kötü değil. Yani faiz artırım beklentilerinde bir değişiklik yok. Dolar kuru 3051 seviyelerinde şu an.
Geri çekilmelerde ilk etapta 3035-3040 aralığı kuvvetli destek görünümünde. Bu seviyelerin kırılması aşağıda 3015 e kadar bir gevşemeye sebep olabilir. Kişisel görüşüm 3035’li seviyelerin altına düşmeyecek şeklinde.Gün içi 3048-3,078 seviyeleri arasında hareket edebiliriz. Fakat önümüzdeki günlerde bu yükselişin bir miktar daha devam etmesini 3070’lerin kırılması ile birlikte yeni bir zirve görebileceğimizi düşünüyorum.(Son zirve 3,0966) Daha uzun vadede ise göstergeler 3186 yı göstermekte.

                Euro/Dolar paritesi yine Fed faiz artırımı ile yakından ilgili.1,1150-1,1250 bandında hareket eden parite faiz artırım ihtimali kuvvetlendikçe 1,1085 li seviyeleri test edecektir. Bu seviyelerin kırılmasıyla 1,0960 lı seviyelerde gündeme gelecektir. Bu düşüş hızlı bir şekilde olmayabilir aralık ayı yaklaştıkça baskı artar o yüzden Euro/dolar paritesinde yükselişler satış fırsatı olarak değerlendirilebilir.

                Altında ise kısa vadeli baktığımızda gelinen nokta alım için ideal.Altın 123.5 seviyelerinde hareket ediyor.122-123 seviyeleri kısa vadeli alımlar için uygun 126-127 aralığına kadar bir yükseliş görebiliriz kısa vadede.

                Petrol için de kısa birkaç cümle söylemek gerekirse brent petrol 51.65 seviyelerinde önümüzdeki günlerde 48-49 dolar seviyelerine doğru bir düzeltme yaşayabiliriz.

Daha önce çok kez belirmiş olduğum konuyu hatırlatmak istiyorum. Terörle başaramadıklarını ekonomi ile yapmaya çalışıyorlar/çalışacaklar. Başbakanımızın söylediği gibi Moody’s değildir bize not veren ya da verdiği notla ekonomimizi etkileyecek olan, bizim ekonomimizin temeli tüketicimizdir halktır bu yüzden birlik olmalıyız ekonomiye sahip çıkmalıyız. Ekonomiyi bizler ayakta tutabiliriz. Gereken tüm destekler hükümet tarafından verilmekte. Ekonomi insanımızın elindedir. Tüketici davranışlarıyla şekil alacaktır. El ele vererek bunun üstesinden de geleceğimizi ümit ediyorum.

                Son olarak geçmişe dair okuduğum bir anekdot ile yazımı tamamlamak istiyorum. Süleyman Demirel’e bir toplantı çıkışında gazeteciler sorar; Ülke ekonomisini tek kelime ile anlatmanız istenseydi ne derdiniz?

Rahmetli eyi der iyi derdim ve biraz duraksayıp ekler ama iki kelime ile anlatmak gerekseydi eyi değil derdim…