Tunus'ta 800 Yıllık Zikir Ve Kahve Geleneği

Tunus'ta 800 Yıllık Zikir Ve Kahve Geleneği
Başkent Tunus'un merkezindeki Cellaz Tepesi'nde yer alan Şazeli Zaviyesi, zikir ve kahve geleneğini yüz yıllardır sürdürüyor- Tarikat mensupları, zikir meclisinin ardından zaviyenin altındaki tarihi kahvehanede geleneksel "cumartesi kahvelerini" içiyor- Ş

TUNUS (AA) - HAMDİ YILDIZ - Tunus'un başkentinde bulunan Cellaz Tepesi'ndeki Şazeli Zaviyesi, zikir ve kahve geleneğini 800 yıldır aksatmadan devam ettiriyor.

Sufi Şazeli Tarikatı kurucusu Ebu'l Hasan eş-Şazeli'nin 1221-1244 yılları arasında uzun süre inzivada kaldığı mağaranın bulunduğu Cellaz Tepesi, tarikat müritleri ve sevenlerinin bir araya geldiği, zikir halkalarının düzenlendiği, Tunus'ta önemli sufi merkezlerden biri kabul ediliyor.

Cumartesi günleri çoğunluğu geleneksel giysileri "cibbe, bernus ve fesleriyle" sabah namazına gelen sufiler, namazın ardından İmam Hasan Şazeli’nin "virdlerini" batı Arap dünyasının kendine has üslubuyla heceleyerek bir ağızdan okuyor.

Şazeli Zaviyesi'nin zikir meclisindeki usulleri AA muhabirine anlatan zaviyenin baş kayyumu Şeyh Fethi Derfus, sabah namazıyla başlayan oturumlarda Kuran-ı Kerim kıraatı, İmam Şazeli’nin "Hizbu'lleyl (Gece Duası)", "Hizbu’l Bahr (Deniz Duası)" gibi dua manzumelerinin okunduğunu söyledi.

Bazı oturumları Şazeli Postnişini Sidi Hasan Bilhasan'ın yönettiğini dile getiren Şeyh Derfus, "Meclislerin bir kısmında zikir halkasını zakir başı yönetir. Allah ismi şerifini uzatarak vurguyla zikrederler, Yasin ve Tebareke surelerini okuduktan sonra ilahi grubu (Münşidin) gelir ve çeşitli ilahiler okurlar." dedi.

- "Zikir sonrası ekmek, zeytin ve su"

Zikir meclisine çantalarıyla gelen müritler, zikirden sonra beraberlerinde getirdikleri ekmek, zeytin ve su ile öbek öbek kurulan sofralarda kahvaltı ediyorlar.

Kahvaltıdan sonra müritlerin bir bölümünün dağıldığını söyleyen Derfus, Şazeliler ile birlikte anılan kahve geleneğine ilişkin ise şunları söyledi:

"Müritlerden isteyenler aşağıdaki kahvehaneye iner orada kahvelerini içerler. Bunda herkes hürdür. Bu kahve içme geleneği, bize İmam Şazeli'den kalma güzel bir adettir. Tunus'ta kahveye zaten 'Şazeliye' denir. Tunus'a kahveyi İmam Şazeli hazretlerinin getirdiği söylenir. Büyüklerimizden bize geldiği şekliyle, İmam Şazeli, uykuyu engellemesi için kahve çekirdeklerini ağzında tutar ve emermiş."

- "Tarihteki ilk kahvehane"

Tarikata bağlı olmasalar da yüz yılların geleneğini sürdürmek için buraya gelenler de bulunuyor. Osmanlı döneminde Tunus'a yerleşen Türk ailelerden olduklarını söyleyen Saide Bilhoca, "Ben Şazeli Tarikatına bağlı değilim. Babam Şazeli müridiydi, zaviyeye zikir için gelir, ardından bu kahveye gelir kahve içerdi. Ben de aynısını yapıyorum." diye konuştu.

Şazeli geleneği "cumartesi kahvesi"nin içildiği, zaviyenin altındaki denize nazır küçük Şazeli Ocağı'nı işleten Esad Abid ise kahvehanenin tarihinin Hasan Şazeli'nin Tunus'ta geçirdiği günlere kadar uzandığını belirtti. Abid, "Ben 45 yıldır buradayım. Babadan kalma bir yer. Burası İmam Hasan Şazeli’den bu yana var. Tarihte ilk kahvehanenin burası olduğunu söylerler." dedi.

Araştırmacı Yazar Hatem Buriyal'a göre tarihi kayıtlar da bu görüşü doğruluyor. Hasan Şazeli'nin Tunus'ta yaşadığı yıllarda insanların "kahve içmek için bir araya geldiği yer" anlamında ilk kahvehanenin burada açıldığına ilişkin kayıtlar olduğunu aktaran Buriyal, bu dönemde Avrupa, Kahire ve İstanbul'da insanların kahve içmek için bir araya geldiği mekanların bulunmadığına işaret etti. Araştırmacı Buriyal, "Bu bilgiler ışığında tarihte ilk kahvehanenin burada açıldığını söylemek yanlış olmayacaktır." diye konuştu.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.