Unutanları unutmayın

Unutanları unutmayın
Türkiye’de bir ilk olarak Konya’ya Karatay Belediyesi tarafından kazandırılan Alzheimer Gündüz Yaşam Merkezi ile Konya Alzheimer Derneği bugün de hastaların sesi olmaya devam ediyor.

Türkiye’de bir ilk olarak Konya’ya Karatay Belediyesi tarafından kazandırılan Alzheimer Gündüz Yaşam Merkezi ile Konya Alzheimer Derneği bugün de hastaların sesi olmaya devam ediyor. Alzheimer Derneği Sekreteri Semra Baral, “Bu hastalık dünyada çığ gibi yayılıyor, çağın vebası haline geldi” dedi
 21 Eylül unutanları unutmamız gereken, Dünya Alzheimer Günü. Her yıl Alzheimer hastalığının önemine çeşitli etkinliklerle dikkat çekiliyor. Konya’da uzun süredir faaliyet gösteren Alzheimer Derneği ise bu sene itibari ile Alzheimer Gündüz Yaşam Merkezi bünyesinde faaliyet gösterecek. Yaşam Merkezinin kısa sürede tamamlanması beklenirken, Konya ve Türkiye’de bir ilk gerçekleştirilmiş olacak.
NEÜ İLE İŞBİLRİĞİ OLACAK
Kısa sürede Alzheimer Gündüz Yaşam Merkezi’nin faaliyete geçeceğini ifade den Alzheimer Derneği Sekreteri Semra Baral, “Karatay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli bizleri çok mutlu eden Alzheimer Gündüz Yaşam Merkezi’ni bizlere teslim etti. Bu yaşam merkezinin 2 bin 472 metre karelik bir kullanım alanı bulunuyor. Merkezimizde 100 kişilik konferans salonu, poliklinik, dernek, üç müstakil Alzheimer müstakil gündüz yaşam evi var. Ayrıca derneğimiz, Necmettin Erbakan Üniversitesi ve Karatay Belediyesi bir protokol yaptı. Bu protokol ile Yatalak ve Yaşlı Hasta Bakım Teknisyeni Yetiştirme Bölümü’nün uygulamasını buraya aldı. Her ev için sosyal hizmet uzmanı, bir hemşire, iki hasta bakıcı olacak. Bu yaşam merkezinin içerisindeki tüm eşyalar ise hayırsever iş adamı Mehmet Ali Atiker tarafından temin edildi” ifadelerini kullandı.
12 KİŞİLİK EVLER
Alzheimer hastalarının kalabalıktan hoşlanmadığını ifade eden Baral, “Bu hastalar çiçeği, müziği ve belli renkleri çok seveler. Biz de bu nedenle yaşam merkezimizde belli renklere ve maket çiçeklere çok ağırlık verdik. Hastalarımız buraya her gün gelmekten rahatsız olacağı için haftada iki gün belirledik ve pazartesi-perşembe ile salı- cuma günleri olacak şekilde 12 kişiyi evlerimizde ağırlayacağız. Geldikleri süre boyunca sabah kahve sohbeti, daha sonra pedagoglar kendilerine eşlik edecek. Öğlen yemekleri Karatay Belediyesi tarafından temin edilecek. İş becerisi odalarında eğitim vereceğiz. Çarşamba günü ise hasta yakınlarını buraya getirip, aydınlatıcı konferanslar vereceğiz. Hastalarımızı sabah 9’da evden alıp akşam 5’te evlerine bırakacağız” diye konuştu.
ÇAĞIN VEBASI HALİNE GELDİ
Sosyal hayatla uyumlu kişilerin yaşam merkezinden faydalanacağını ve hiçbir ticari çıkar gözetmediklerini ifade eden Baral, şunları söyledi; “Bu yaşam merkezi hayırseverlerin ve hasta yakınlarının desteği ile ayakta durabilecek. Bu hastalık dünyada çığ gibi yayılıyor. Stres, organik olmayan beslenmeler akraba evlilikleri, hareketsizlik gibi birçok faktör bu hastalığı tetikliyor. Bu hastalığa çağın vebası deniliyor. Biz de mavi dalga projesi ile bilgilendirme çalışmaları yapıyoruz.  Mahallelere, okullara her yere bu konuyu yaymak istiyoruz.  Bu hastalık tam anlamıyla ikinci çocukluk. Çocuklar doğar, nefes almayı öğrenir, daha sonra yutkunur, güler, emekler öğrenmeye başlar. Bu hastalarda ise tam tersi oluyor. Gülmeyi, yemeyi, yürümeyi en son da nefes almayı unutuyor. Çocuğun öğrenme süreci bunlarda tersine işliyor. Çocuk öğreniyor ama bu hastalar unutarak dağarcığını bitiriyor. 21 Eylül Dünya Alzheimer Günü bu açıdan önem teşkil ediyor.”
ÖNLEMİNİZİ ŞİMDİDEN ALIN
Dernek Muhasip Üyelerinden Mustafa Toptaş ise, “Benimde babam Alzheimer hastasıydı. O nedenle buraya gönüllü olarak geliyorum.  Babam bu hasatlığa yakalandığında hiçbir şekilde bilinçli değildik. Hasta için ne yapılabilir bilmiyorduk. Buraya katıldıktan sonra öğrendik. En azından bundan sonraki hastaları bilinçlendiriyoruz. Babam birgün çarşıya gitti ve eve dönemedi. Hastalığının ilk belirtisi bu oldu. Para saklayıp unutmaya da başlayınca doktora götürdük ve teşhis konuldu.  Ancak ilaçlarda sadece bir yıl tesir etti. Çok eskileri anlatıyor, gündüzleri uyuyor geceleri hiç uyumuyordu. Gün gün daha kötüye gitti. 8 sene boyunca bu hastalığı çekti. Son zamanlarında ise çok daha sıkıntılı süreçler geçirdik. Bu nedenle bu hastalığı kimse hafife almasın herkes önlemini genç yaşta alsın” dedi. (Derya Demir)
 

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.