Uzmanından velilere ve öğrencilere tavsiye

Uzmanından velilere ve öğrencilere tavsiye
Sınavlarda başarılı olmak öğrencinin olduğu kadar anne babaların da isteği. Ancak bu dönemin dengeli ve sağlıklı olarak aşılması için anne babalara bazı görevler düşmekte.

Sınavlarda başarılı olmak öğrencinin olduğu kadar anne babaların da isteği. Ancak bu dönemin dengeli ve sağlıklı olarak aşılması için anne babalara bazı görevler düşmekte. Çocuğunuzun başarısını artırmak ve bu dönemi daha sağlıklı biçimde geçirmesi için size gerekli olabilecek bazı önerileri Yalçın Eğitim Kurumları Rehber Öğretmeni Hasan Doğan sınava girecek adaylara ve öğrencilere tavsiyelerde bulundu.

YOĞUN KAYGI ZARARA YOL AÇAR

Öğrenci velilerine seslenen Doğan, “Kaygının yoğunlaşması ile birlikte çocuklarınız kendilerini daha çaresiz ve çözümsüz hissedebilirler. Bu nedenle daha tepkili olabilirler. Daha önceden kızmadıkları şeylere şimdilerde daha sert tepkiler gösterebilirler. Bu durumun geçici olduğunu düşünerek çocuğunuza karşı anlayışlı olun " uyarısı yaparak velilere şu uyarıları yaptı. “Çocuğunuzun geleceği konusundaki endişeleriniz çocuğunuza yansır. Bu nedenle öncelikle aileler kaygılarını azaltmaya çalışmalıdırlar Kaygı gelecekle ilgili seyredilen olumsuz bir filmi andırır. Ve bu filmin sonu her zaman için felaketlerle biter. Yoğun kaygı yaşayan kişiler geleceği düşünmekten bugünü kullanamazlar. Sizin sınav sonucu ile aşırı meşgul olmanız çocuğunuzun da bu yönde meşguliyetini arttıracaktır. Çocuğunuza yardımcı olmak için çocuğunuzun bugünkü yaptıkları ile ilgilenebilirsiniz” dedi.

BEDEN DİLİ VE SES TONU ÖNEMLİ

 Beden dili ve ses tonu ile verdiğiniz mesajlara dikkat edin diyen Doğan, “ Anne babalar bazen çocuklarına 'sınav bizim için önemli değil, kazanamazsan da olur, canını sıkma, kafana takma' gibi önerilerde bulunmaktadırlar. Ancak eğer anne baba çocuklarına bunları söylerken beden dili ve ses tonları desteklemiyorsa yani ağızlarından çıkan ile bedenlerinin söylediği çelişiyorsa öğrenci daha çok beden diline dikkat edecektir. Ebeveynlerin kaygılı, üzüntülü halleri çabucak algılanır. Meli-malı kelimeleri dikkatle kullanılmalı. En az şu kadar net yapmalısın. Kimya ve Biyolojiden ful yapmalısın. Başarılı olmalısın. Dikkatli olmalısın. Kendini dersine vermelisin bu yıl mutlaka kazanmalısın vb. Türünden zorunluluk ifade eden cümleler öğrencinin kaygısının artmasına neden olmaktadır. Bu tür zorunluluk ifade eden sözleri mümkün olduğunca az kullanmaya çalışın” ifadelerini kullandı.

“NEGATİF MOTİVASYONDAN UZAK DURUN”

Ders çalış demeyin. Sorumluluğunu bilen ve sınavlara hazırlanan öğrenciler için ailelerin uyarılarına ihtiyaç yoktur ifadelerini kullanan Doğan, “ Öğrenci ne kadar ders çalışacağına ve ne zaman ders çalışacağına kendisi karar verebilir. Anne babaların iyi niyetli olarak verdikleri ders çalış mesajları öğrencinin kaygısını arttırabilir. Bazı öğrenciler bu nedenle kendisi için değil ailesi için ders çalışması gerektiği düşüncesine kapılıp daha yoğun kaygı hissedebilir. Ya da ailesine tepki göstererek ders çalışmayı aksatabilir. Negatif motivasyondan uzak durun. Bazı anne babalar çocuklarının motivasyonunu artırmak için bu gidişle sen asla kazanamazsın, yata yata sınav kazanılmaz gibi sözler söylenerek öğrenci motive edilmeye çalışılır. Ancak negatif motivasyon pek az öğrencide başarılı olur. Hatta öğrencinin kendisini başarısız görmesine neden olarak kaygısını arttırabilir” diye konuştu.

BEKLENTİLERİNİZ GERÇEKÇİ OLSUN

Doğan, “Çocuğunuzdan beklentilerinizde gerçekçi olmaya çalışın. Her anne baba kendi çocuğunun daha özel olduğunu düşünür. Oysa her insanın objektif bakıldığında belli alanlarda kuvvetli yönleri olabildiği gibi belli alanlarda da zayıf özellikleri olabilir. Beklentileriniz ile çocuğunuzun yapabilecekleri birbiriyle uyumlu olursa çocuğunuz daha az kaygı yaşayabilir. Bu zor dönemde çocuklarınıza anlayışlı ve destekleyici davranın. Çocuğunuzu hiçbir zaman başka çocuklarla kıyaslamayın. Dayının kızı Boğaziçi’ne girdi sen de oraya girmelisin, türünden yaklaşımlar çocuğunuza zarar verebilir. Her birey ayrı bir kişiliktir. Çocuğunuzu ancak gereken durumlarda ancak kendisiyle kıyaslayabilirsiniz. Yani önceki davranış biçimleriyle şimdiki davranış biçimlerini karşılaştırarak aradaki gözlenmiş olan değişimleri aradaki gözlediğiniz değişimleri ortaya koyabilirsiniz.

SINAVDAN BİR GÜN ÖNCE DİNLENİN

Ayrıca sınava hazırlanan öğrenciler için de bazı ipuçları aktaran Doğan "Sınav öncesinde ne kadar iyi hazırlanılmış olsa da her öğrencinin az çok eksiklerinin olduğunu düşünebileceğine dikkat çekerek, “Bu eksiklikleri kapatma adına son günlerde canhıraş çalışılması kazanımdan çok kaybettirebilir. Özellikle sınavdan bir önceki günü tamamen dinlenmek, açık havada aralıklı yürüyüşler yapmak,  ders ortamından uzak sakin bir şekilde geçirmeye çalışmak çok daha sağlıklı olacaktır. Aksine yoğun bir temponun olması stresin artmasına sebep olabilir” dedi. (Muhammed Esad Çağla)

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.