Vuslat Platformunun "Gençlik ve Geleceği" toplantısı

Vuslat Platformunun "Gençlik ve Geleceği" toplantısı
Uluslararası Vuslat Derneği Başkanı Cebeci:-"Avrupa'yı geleceğe taşıyacak yaşlı nüfusa bakacak genç nesil arkadan gelmiyor. Sadece Almanya'da yaşlılara bakmak için kurulmuş 12 bin firma var"- "Üzülerek ifade edeyim ki bu resmi bir rakamdır. İstanbul'da 30

BOLU (AA) - Uluslararası Vuslat Derneği Başkanı Hamza Cebeci, "Avrupa’yı geleceğe taşıyacak yaşlı nüfusa bakacak genç nesil arkadan gelmiyor. Sadece Almanya'da yaşlılara bakmak için kurulmuş 12 bin firma var." dedi.

Abant'ta bir otelde Uluslararası Vuslat Derneğince düzenlenen "Gençlik ve Geleceği" başlıklı toplantıda, Vuslat Platformu bir araya geldi.

Kapanışta konuşma yapan Cebeci, toplantıda alınan kararlar doğrultusunda ekim ayında İstanbul'da sempozyum düzenleyeceklerini bildirdi.

Cebeci, tıpta, teknikte, iletişimde ve birçok farklı alanda çok ciddi icatlar yapılmasına karşın insanlığın aradığı mutluluğu halen bulamadığını söyledi.

Avrupa'daki durumu değerlendiren Cebeci, "Bizim ülkemizi Avrupa ile mukayese ettiğimiz zaman biz onlardan biraz daha iyiyiz. Berlin'de her 100 evden 50 tanesinde tek insan oturuyormuş. Son İtalya gezimizde söylediler, boşanma oranı yüzde 60." dedi.

Çin'de çocuk sayısına sınır konulduğunu, Avrupa ülkelerinde ise tersi durumun söz konusu olduğunu ifade eden Cebebi, Almanya'da, İtalya'da, Fransa'da ve İspanya'da birinci çocuk için ayda 100, ikinci için 200, üçüncü için 300 avro verildiğini anlattı.

Avrupa ülkelerinin genç nüfusu arttırmaya yönelik çalışmalar yaptığını aktaran Cebeci, şöyle devam etti:

"Avrupa’yı geleceğe taşıyacak yaşlı nüfusa bakacak genç nesil arkadan gelmiyor. Sadece Almanya’da yaşlılara bakmak için kurulmuş 12 bin firma var. Sıradan 235 bin nüfuslu bir bölgede 39 tane huzurevi var. Bunlar huzurevi değil huzursuzluk evi. Biz birtakım şeylerde ciddi tedbirler almak mecburiyetindeyiz. Başımızda bizi yönetenler, devletimizin en zirvesinde oturan cumhurbaşkanımız bu işe önem veriyor çünkü görüyor. Bizim söylediğimiz rakamların çok daha farklılarını o da biliyor. Onun için yeni neslin İslam'a dönmesi lazım. Kurtuluş reçetesi orada."

Cebeci, Türkiye'nin, birçok Avrupa ülkesinde kurulan bağımlılıklarla mücadele tesislerinden örnekler almak için çaba sarf ettiğini belirterek, "Aslında bu konularda Batı'ya bizim örnek olmamız lazım. Üzülerek ifade edeyim ki bu resmi bir rakamdır. İstanbul'da 300 binin üzerinde bağımlı var. Eroin, kokain, tiner, bali... Müslüman bir ülkede bu korkunç bir sayı. Biz bunların tedavisi için onlardan örnek almayacağız. Avrupa'ya örnek olacağız. Bu hususta araştırmalar ve incelemeler yapmamız lazım." şeklinde konuştu.

Toplantı Kur'an-ı Kerim tilavetiyle son buldu.

- Sonuç bildirgesi

Vuslat Platformu Sözcüsü Avukat Namık Ayhan, toplantının sonuç bildirgesini okudu.

Günümüzde gençlerin her türlü değişimden en fazla etkilenen gruplar arasında yer aldığı vurgulanan bildirgede, şunlar kaydedildi:

"Gençler günümüzde, zararlı alışkanlıklarla teknolojik bağımlılıkların cenderesi altındadır. Bu nedenle günümüz gençliği, hırs sahibi, emeği küçümseyen, hazırcı, asosyal, ümitsiz, kötümser, sabırsız ve bir ideale sahip olmaktan mahrum olmak gibi olumsuzluklarla anılmaktadır. Gençlerimizin arzu edilen etkinliği gösterememesi, ülkemizin güçlü olmayan sosyal ve ekonomik yapısı, eğitim kalitesinin yetersizliği, milli ve ahlaki değerler konusundaki zayıflama, bireysel ve toplumsal sorumluluk bilincinin geliştirilememesi ile bireysel öz güven eksikliği gibi unsurlara bağlanmaktadır."

Gençlerin, bugün yaşadıkları sorunlarının temel nedenleri arasında istikrarsız ve zayıf yönetimlerin, darbelerin ve demokratik olmayan uygulamaların bulunduğunun düşünüldüğü ifade edilen bildirgede, "Artık yasaklayıcı, kısıtlayıcı, engelleyici ve baskıcı politikalar ile gençlerin ortaya çıkan değişime karşı olumlu anlamda korunmalarını sağlamak mümkün değildir. Gençleri ikna eden, onların ilgisini çeken ve onları koruyan politikalar üzerinde yoğunlaşılmalıdır." ifadelerine yer verildi.

Bildirgede, şu değerlendirme yapıldı:

"Türkiye'nin sosyolojik dokusuna uygun olmayan siyasal sistemlerden kaynaklanan sorunlar, çağın gereklerine uygun çözüm yollarının geliştirilmesi ve uygulanmasına engel teşkil etmektedir. Bu doğrultuda sorunlarımızı tartışmak ve çözmek konusunda bir kararlılığı sağlaması açısından yeni yönetim sistemleri hakkındaki öneriler değerlendirmeye alınmalıdır. Yeni yönetim sistemine olan ihtiyaç konuşulurken sınırlarımızda cereyan eden hadiselerden bağımsız hareket edemeyeceğimiz dikkate alınarak, Türkiye'nin tarihsel arka planı ve Müslüman toplumsal yapısı göz önünde bulundurulmalıdır. Ülkemiz ve bölgemizdeki sorunlarla mücadele konusunda kararlılık gösterecek, demokratik, özgürlükçü, denetime açık ve siyasal katılımı çoğaltacak, güçlü bir siyasal sistem olan 'Başkanlık Sistemi' önerilmektedir."

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.