YTB'den diaspora strateji belgesi

ANKARA (AA) - BAYRAM ALTUĞ - Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanı Kudret Bülbül, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan başkanlığında toplanacak Yurtdışı Vatandaşlar Danışma Kurulu'nda (YVDK), bir diaspora strateji belgesinin hazırlanması için çalışmalara başladıklarını söyledi.

AA muhabirine, bugün başlayacağı ABD ziyareti öncesi YTB'nin 2016 projeleriyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Bülbül, Türkiye'nin birçok kurumuyla yurtdışına yönelik farklı çalışmalar yürüttüğünü belirterek, bütün bu faaliyetlerin bir diaspora stratejisi içerisinde sürdürülmesi gerektiğini vurguladı.

Önümüzdeki günlerde Başbakan Yardımcısı Akdoğan başkanlığında toplanacak danışma kurulunda bir diaspora stratejisi belgesinin geliştirilmesi ve kamuoyununa sunulması için hazırlıklara başladıklarını ifade eden Bülbül, "Burada Türkiye'nin bütün kurumlarıyla, paydaşlarıyla ve ilgili taraflarla bir araya gelerek bir diaspora strateji belgesi oluşturacağız. Bu strateji belgesi içerisinde elbette şu ana kadar çözülemeyen konular varsa onları zaten gündemimize alacağız. Ama dile getirilmeyen, bir şekilde ihmal edilen alanlar varsa, bunları da ilgili kurumlarla o strateji belgesi kapsamında çözmeye çalışacağız" dedi.

Bülbül, "Bu yıl kurum olarak üzerinde odaklanacağımız önemli bir çalışma, bir diaspora strateji belgesi hazırlamak. Bu belge, yurtdışındaki vatandaşlarımızın kültürel değerlerini koruması, Türkçelerini koruması, ekonomik pozisyonlarının güçlendirilmesi, dini değerlerinin korunması, Türkiye'ye aidiyetleri, bulundukları ülkelerde daha etkin hale getirilmeleri ve bulundukları ülkelerde karşılaştıkları sorunların çözümü gibi birçok alt başlığı olan, birçok fonksiyonu içerecek olan bir strateji belgesi" şeklinde konuştu.

Bülbül, diaspora stratejisinin hazırlanmasında ilgili kurumlarlarla koordinasyon görevini YTB'nin yerine getireceğini de bildirdi.

- "Türk-Amerikan Liderlik Akademisi'ni başlatacağız"

Yurtdışında yaşayan vatandaşların bulundukları ülkelerde kendi kimlik ve kültürüleriyle daha etkin hale getirmeye yönelik çalışmaları hızlandırdıklarını aktaran Bülbül, bu bağlamda ABD ziyaretinde SETA DC ortaklığında Türk-Amerikan Liderlik Akademisi'ni başlatacaklarını dile getirdi.

Bülbül, "Bu akademi ABD'de gerçekleştireceğimiz ilk ve önemli bir proje. Rahmetli Cem Karaca'nın şarkısıyla ifade etmek gerekiyorsa, insanlarımıza diyoruz ki, 'İşçiydim, işçi kalma'. Elbette işçilik de son derece kutsal ve diğer meslekler gibi değerlidir. Ama istiyoruz ki insanlarımız bulundukları ülkelerde siyasetçi, ekonomist, akademisyen olsunlar" diye konuştu.

- "Beyin göçü de tersine döndü"

YTB'nin yurtdışındaki Türk vatandaşları, soydaşlar ve akraba toplulukları ve uluslararası öğrencilere yünelik olmak üzere üç temel vizyonu olduğuna işaret eden Bülbül, 2015'te kurumun 5 bin uluslararası öğrenci kontenjanı için 182 ülkeden 155 bin başvuru aldığına dikkati çekti.

Bülbül sözlerini şöyle sürdürdü:

"İki yüzyıldır Batı'ya öğrenci gönderiyorduk ama eğitim sonrasında bu öğrencileri ülkemizde değerlendiremiyorduk. Dünyanın dört bir yanından insanlar artık akın akın, fevç fevç Türkiye'de ve Türkçe'de geleceğini arıyor. Bu ülkemiz için çok büyük gurur kaynağı. Yeni kurulan üniversitelerimizde bile yabancı öğrenciler eğitim alıyorlar. Eskiden bizim fonlarımızla yetişen öğrenciler Batı'nın sistemine entegre oluyordu. Beyin göçü yaşanıyordu. Ama şimdi beyin göçü de tersine döndü. Gerek akademisyenler gerekse diğer alanlarda olsun artık göç veren değil, göç alan bir ülkeyiz. Bu bizim çok büyük bir kazanç."

- "Vatandaşlarımızın da artık hakkını savunması ve araması gerekiyor"

Avrupa'da çok ciddi insan hakları ihlalleri, ayırımcılık, adaletsizlikler ve İslamofobinin söz konusu olduğunun altını çizen Bülbül, Avrupa'da yaşayan Türk vatandaşlarına yönelik geçen yıl ayrımcılıkla mücadele programı başlattıklarını hatırlattı.

Bülbül, "Vatandaşlarımız herhangi bir ayrımcılığa ve ötekileştirilmeye maruz kaldıklarında her konuda bize başvurabilirler. Kendilerine her türlü konuda destek vermeye hazırız. Hak arama konusunda bizim milletimiz maalesef istenilen seviyede değil. Vatandaşlarımızın da artık hakkını savunması ve araması gerekiyor. İşte bunu teşvik için başlattığımız üç program var. Ayırımcılıkla mücadele programı, herkes için adalet programı ve aktif yurttaşlık eşit katılım programı. Yılın değişik dönemlerinde bu programlar açılıyor. Bu programlara lütfen bütün vatandaşlarımız başvursunlar" dedi.

- "Suriyeli sığınmacılara Türkçe öğretiyoruz"

Türkiye'nin kişi başına gelir seviyesi baz alındığında sığınmacılara ve mazlumlara en fazla yardım eden dünyanın yegane ülkesi olduğunu vurgulayan Bülbül, "Doğrusu ben tersini de merak ediyorum. Milli geliri en yüksek ülkeleri ve yardımı en az yapan ülkeler hangileri, bunları da merak etmiyor değilim. Türkiye'nin sığınmacılara gösterdiği özverisi çok büyük ve devasa bir özveri. Dünyada hiçbir ülkenin göstermediği veya göstermek istemediği bir özveri bu" görüşünü dile getirdi.

Türkiye'de değişik kamplarda yaşam mücadelesi veren Suriyelilere Türkçe eğitimi verdiklerine de değinen Bülbül, sözlerini şöyle tamamladı:

"Suriyeli sığınmacıların kamplarında Türkiye'de öğrenim görmek isteyen öğrencilere yönelik Türkçe eğitimi veriyoruz. Bunlar son derece önemli. Türkiye'de yaşayan bu gençler Türkçe bilmedikleri için geleceğe pozitif bakamıyorlar. Zaten vatanlarından olmuşlar ve Türkçe bilmedikleri için dünyaları daha da kararıyor . Türkçe öğrenerek yeni iş ve eğitim imkanlarına kavuşuyorlar ve hayata da tutunmuş oluyorlar."