15 Temmuz'da Orhanlı Gişeleri'ndeki Olaylara İlişkin Dava

15 Temmuz'da Orhanlı Gişeleri'ndeki Olaylara İlişkin Dava
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminde Tuzla Orhanlı Gişeleri ve Mehmetçik Vakfı'nda meydana gelen olaylarda 6 kişinin şehit edilmesi ve 42 kişinin yaralanmasına ilişkin 184'ü tutuklu 187 sanığın yargılandığı davada, 121 tutuklu sanığın savunması tamamlandı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde, Tuzla Orhanlı Gişeleri ve Mehmetçik Vakfı'nda meydana gelen olaylarda 6 kişinin şehit edilmesi ve 42 kişinin yaralanmasına ilişkin 184'ü tutuklu 187 sanığın yargılandığı davanın beşinci duruşması tamamlandı.

İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısında yapılan binadaki büyük salonda görülen duruşmada savunma yapan eski Hava Harp Okulu öğrencisi Mehmet Nafiz Avşar, isim listelerinin okunmasının ve kırkar mermi almalarının ardından birlikten çıktıklarında belirtti.

- Eski üsteğmenden öğrencilere "dikkatli olun" uyarısı

Sanık Avşar, kendilerine eski üsteğmen Apaydın'ın "Dikkatli olun, ortalık çok karışık" dediğini belirterek, Tuzla civarında durduklarında darbeci yüzbaşı Sinan Canlı’nın ateş ettiğini ve bir vatandaşın yaralandığını söyledi.

Darbe girişimini öğrendikten sonra hiçbir eylemde bulunmadığını iddia eden sanık Avşar, tahliyesini talep etti. Tutuklu sanık eski üsteğmen Ali Apaydın da 15 Temmuz’da kendilerine öğrencileri güvenli bir şekilde Hava Harp Okulu’na götürme emri verildiğini iddia ederek, kendilerine saldırı olacağı iddialarının son günlerde arttığını öne sürdü.

Mühimmat aldıktan sonra araçların hareket ettiğini belirten tutuklu sanık Apaydın, savunmasında şunları kaydetti:

"Nizamiyeden çıkış yaptıktan sonra Tuzla civarına geldiğimizde yolun sivil araçlar tarafından kapandığını gördük. Sivil kıyafetli biri geldi, ‘darbe’ kelimesini telaffuz etmedi. Araca geri binmek için geldiğimde, silah sesleri duydum. Sinan Canlı yüzbaşıyı ve yerde yatan bir şahıs gördüm. Bu durumun terör saldırısı olabileceğini düşündüm. Tırın önünden birçok ateş sesi duydum. İlk silah sesleri uzaktan, sonra yakından gelince havaya ateş ettim. Terör saldırısı olabileceği için ateş ettim. Sinan Canlı yüzbaşıyı gördüm, yerde bazı kişilerin yattığını gördüm ve polis olduğunu sonradan öğrendim. Öğrencilere başlarını eğmelerini söyledim. Havaya uyarı ateşi açabileceklerini öğrencilere söyledim. Sultanbeyli'de indik ve vatandaşlar darbe olduğunu bize söyledi. Biz de vatandaşlara bu durumdan haberimiz olmadığını, öğrencileri götürdüğümü söyledim. Daha sonra karakola gittik."

- Sosyal medyaya şoföre bakmaktan bakamamamış

Sanık Apaydın'ın ardından dava kapsamında savunmada bulunan Hava Harp Okulu öğrencilerinin, vatandaşa ateş ettiğini gördüklerini söyledikleri eski yüzbaşı Sinan Canlı, savunma yaptı.

Kendinin görevlendirilirken, öndeki aracı takip etmesinin istendiğini aktaran sanık Canlı, "Şoför öndeki otobüsü kaçırdı. Öndeki aracı kaçırdığımız için şoföre çok kızdım. Komutanımı aradım, güzergahı öğrendim. Şoföre kızgındım ve tedirgindim, gözüm hep şoförün üzerinde olduğundan dolayı sosyal medyaya hiç bakamadım." diye konuştu.

- Vatandaşı diğer insanları uyarmak için vurmuş

Tuzla Mehmetçik Vakfı yanında araçların durduğunu söyleyen darbeci asker, bir vatandaşı ayağından vurduğunu kabul etti. Darbeci yüzbaşı, o anları şöyle anlattı:

"Üzerime bir kişi geliyordu ve elinde bir şey vardı. Arkasında da bir 10-15 kişi vardı. Şakağına silah dayadım. Arka tarafı uyarmak için ve elindeki telefonu başka bir şey olarak gördüğüm için vatandaşı ayağından vurdum. Tedirgindim ve bunu yaptım. O gece hep tedirgindim, otobüse taşlar gelince de ateş ettim."

Yolda polis olduklarını gösteren hiçbir şey olmadığını iddia ettiği 3 kişinin de önlerini kestiklerini söyleyen sanık Canlı, polislerin silahlarını aldığını ve yere yatmalarını söylediğini kabul ederken, bunu da tedirginlikten yaptığını iddia etti.

- "Üç kişiyi hakladım" cümlesini öğrencileri rahatlatmak için kullanmış

Darbe girişimi esnasında kullandığı “3 kişiyi hakladım” cümlesi için de savunma yapan sanık Canlı, kendisi gibi öğrencilerin de panik olduğunu hissettiğini, öğrencilerin tedirginliklerinin geçmesi için böyle bir cümle kurduğunu öne sürdü.

Darbe girişimi esnasında tedirginlik dolayısıyla ağzından istemediği kelimelerin çıktığını iddia eden sanık Canlı, emirlerine uymayan kişilere istemsizce, "Kafanıza sıkarım" bile dediğini söyledi.

Kendisinin, 15 Temmuz’da tek amacının öğrencileri terör saldırısı ihtimali nedeniyle güvenli bir şekilde okula götürmek olduğunu savunan sanık Canlı, üzerine atılı suçlamaları reddetti.

Savunma yapan diğer sanıklar da haklarındaki suçlamaları reddederek, tahliyelerini istedi.

Mahkeme heyeti, sanık savunmalarına devam edilmek üzere duruşmayı Pazartesi gününe erteledi.

Bugünkü duruşmada 20 sanığın savunması alınırken, Pazartesi gününden beri devam eden duruşmalarda, toplam 121 sanık savunmasını tamamladı.​

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.