28 Şubat mağduru kadınlar için mücadele ediyor

28 Şubat mağduru kadınlar için mücadele ediyor
Kazandığı İnönü Üniversitesinden 28 Şubat sürecinde başörtülü olduğu için atılan Mine İpek, kendisi gibi mağduriyetler yaşayan yurt içi ve yurt dışındaki kadınların sesini sosyal medya üzerinden kurduğu platformla duyurmaya çalışıyor- İpek: - "Amacımız, 2

MALATYA (AA) - VOLKAN KAŞİK - Başörtüsü dolayısıyla 28 Şubat döneminde okudukları üniversiteden atılan ve çeşitli mağduriyetler yaşayan yurt içindeki ve yurt dışındaki kadınlar, sosyal medya üzerinde kurulan bir platformda tek çatı altında mücadele ediyor.

Kazandığı İnönü Üniversitesinden 28 Şubat sürecinde başörtülü olduğu için atılan Mine İpek, kurduğu "28 Şubat Kadın Platformu" sayesinde Türkiye'nin yanı sıra o süreçte ABD, Almanya, Avusturya ve Hong Kong'a giden mağdur kadınlara ulaşıyor.

Özellikle kendisi gibi başörtülü kadınların o süreçte kaybedilen haklarının geri kazanılması için seslerini duyurmaya çalışan İpek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 28 Şubat sürecinde yaşanan haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizliklerin dile getirilebilmesi için yaklaşık 3,5 yıl önce bu platformu kurduklarını söyledi.

İpek, "Amacımız, 28 Şubat döneminde üniversite öğrenci olup başörtüsü yüzünden atılan kardeşlerimizin haklarının iade edilmesi. Bu konuda mücadele etmek için platformu kurduk" dedi.

Platformu Malatya'da kurduğunu ve ülke geneline yaydıklarını anlatan İpek, şöyle devam etti:

"Sosyal medya üzerinde örgütlenerek Türkiye geneline hatta yurt dışına da çıktık. O dönem mağduriyet yaşayan ve bir şekilde yurt dışına giden kardeşlerimize de ulaştık. O dönem 220'si eğitimci, 500 civarında da üniversiteden atılan öğrenciye ulaştık. Platform ayrıca 2 bin 500 üye, 18 bin de takipçiye ulaştı. Üniversiteden atılan öğrencilerle irtibata geçerek mağduriyetlerini tespit ettik. Hangi cezaları aldılar, kaçıncı sınıfta atıldılar gibi. Buna yönelik hükümetimizle görüşmeler yapıyoruz. İstiyoruz ki kardeşlerimizin yüzü gülsün, ellerinden alınan o hakları iade edilsin. Yarım kalmış hayatlar var ve bu hayatların tamamlanması gerekiyor. Birçok arkadaşımızın hayali öğretmen olmak. 28 Şubat'ın birçok yarası sarılmıştır, sadece üniversiteden atılan kardeşlerimiz hariç. O dönem öğrenci olup çıkarılan, aflarla mezun olan kardeşlerimiz hariç. Bunların da haklarının iade edilmesini istiyoruz. Artık biz 28 Şubat'ın sorunlarından bahsetmeyelim."

- "Anlatınca bile hala etkileniyorum"

28 Şubat sürecinde kötü günler yaşadıkları, haksızlıklara maruz kaldıklarını ve inanılması güç olaylara şahit olduklarını belirten İpek, yaşananların hafızalardan silinemeyeceğini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Soğuk şubat, kara şubat. 28 Şubat ülkenin hayırsız evlatları tarafından halka yaşatılan bir zulümdü. Bu daha ziyade dindar kesimi, İslam'ı hedef alan bir darbeydi. Bunu bahane ederek hangi Müslüman'ı nerede buldularsa bunun üzerine gittiler. İrticacı olarak nitelendirildik, örgüt kurmakla suçlandık, yapmadığımız ne varsa bütün suçlar üzerimize atıldı. Hala çözmüş, cevabını bulmuş değiliz. 28 Şubat'ta bir kıyım yaşandı."

İpek, üniversiteyi kazandığı ilk yıl 28 Şubat sürecinin yaşandığını ifade ederek, başörtüleriyle okumak isteyince önce uyarılar, sonra kınamalar aldıklarını, bölüm başkanlarının ikna etmek için odalarına davet ettiklerini, ikna olmayınca da daha kaba uygulamalara maruz kaldıklarını anlattı.

O dönemde darbedildiklerini, askerlerin kaba müdahalelerine maruz kaldıklarını aktaran İpek, "Rabbim bir daha o günleri yaşatmasın. O insanlara bu fırsatı vermesin. Anlatınca bile hala etkileniyorum. Psikolojimizdeki etkileri hala devam ediyor. Sadece inancımızı yaşama doğrultusunda bir şeyler yapmak isterken kapı dışarı atılıyorsunuz ve bu kabul edilebilir değil. Tüm emekleriniz heba ediliyor" diye konuştu.

- "Tek suçumuz başörtüsüyle okuyabilmek"

İpek, yaşadıkları mağduriyetlere neden olabilecek suçlarının ne olduğunu bilemediklerini söyleyerek, "Yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkede tek suçumuz başörtüsüyle üniversitelerimizde okuyabilmek. Artık ülkemizde başörtülü bir bayan istediği yerde eğitim alabiliyor. Aldığı eğitimle istediği yerde hizmet verebiliyor. Bunlar çok güzel gelişmeler. Kimsenin yaşam tarzına, başörtüsüne göre ya da giydiği kıyafete göre birileri eğitim almaktan engellenmiyor. Üniversitelerimiz böyle güzel bir özgürlük içerisinde artık" dedi.

- "Çok büyük bir eşitsizlik yaşadık"

İpek, 28 Şubat döneminde haksızlıklar yaşadıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Şu an müfredat, sınav sistemleri ve biriken üniversite öğrencileriyle bir KPSS yarışı mevcut. Bu da yeniden mezun olan kardeşlerimizi tekrar ikinci kez sıkıntıya sokmuştur. Yani mesleklerine kavuşmaları artık çok zor. Çünkü sözel olarak kazandığı bölüm afla döndükten sonra eşit ağırlık olmuş. O zaman çok büyük bir eşitsizlik yaşadık. Şimdi ise eşit olmamız isteniyor. Yeni mezun gençlerle görmediğimiz müfredattan bir sınava tabi tutulmamız isteniyor. Ben buradan devletimize sesleniyorum. 28 Şubat'ın bütün yaraları sarılmalı. Bu konuda Cumhurbaşkanımızın sözleri var. Hamdolsun birçok yara da sarıldı, birçok arkadaşımızın görevi iade edildi. Bunlar çok güzel. Bizim dileğimiz bütün yaraların sarılması. Özellikle içimizde kanayan bir yaradır, o dönemde başörtüsü eylemlerinde pankart açtıkları için cezaevlerinde olan kardeşlerimiz, Kur'an öğrettiği için hala cezaevlerinde yatan kardeşlerimiz var. Bu sıkıntıların giderilmesini istiyoruz. Devlet eliyle gaspedilen hakların yine devletimiz eliyle iade edilmesini bekliyoruz."

İpek, cezaevlerinde suçsuz yere yatan kardeşlerinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından çıkarılmasını talep ettiklerini sözlerine ekledi.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.