AK Parti Konya'yı nöbetçi vekillerle idare ediyor

AK Parti Konya'yı nöbetçi vekillerle idare ediyor
Pusula’nın haftalık gündem toplantısında başkanların ve siyasilerin şehri yönetim anlayışları masaya yatırılırken, deneyimli gazeteci Uğur Özteke, AK Parti’nin bu dönemde Konya’yı nöbetçi vekillerle idare ettiğini söyledi

Hazırlayan: YUSUF ALPASLAN ÖZDEMİR

 

Pusula Yayın Grubu Genel Yayın Yönetmeni Uğur Özteke ve Yazı İşleri Müdürü Hüseyin Altay bu hafta da şehrimizin ve ülkemizin gündemine dair önemli mesajlar verdiler. Gazetemiz muhabiri Ayşegül Ertul da Konya’daki siyasi partilerin basınla ilişkileri konusunda söyleşimize misafir oldu.

Pusula WebTV’de Abdüllatif Şener söyleşisi, yöneticilerin basınla ilişkileri, Konya Gazeteciler Cemiyeti, dünden bugüne Konya’da spora ilgi gibi önemli konularda Özteke ve Altay kayda değer mesajlar verdiler. Gazeteciler Cemiyeti’nin daha aktif ve başarılı olması gerektiğini vurgulayan Özteke, çeşitli yerlere verilen gazeteci isimlerinin kaldırılmasının nedenini anlayamadığını, sokaklarımıza basit ya da anlamsız isimler vermek yerine Konya’nın önde gelen isimlerinin verilmesinin daha doğru olacağı görüşünü ön plana çıkardı. Hüseyin Altay ise, CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener’in Pusula TV söyleşisinde ön plana çıkardığı yükselişte olan Konya ekonomisi ve sanayisine rağmen Konya’nın Türkiye GSMH ortalaması altında kişi başı gelir alması görüşü üzerinde önemle durulması, tartışılması gerektiğini ifade etti.

SEÇİM BİTTİ, İHTİYAÇ YOK Kİ!

-Uğur Bey;  hafta içinde CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener’i ağırladık Pusula Yayın Grubu olarak. Sizin moderatörlüğünüzde bir söyleşi gerçekleştirildi. Köşe yazınızda ele almadığınız yönleriyle Abdüllatif Şener’i, bu söyleşiyi ana hatlarıyla değerlendirir misiniz?

UĞUR ÖZTEKE: Abdüllatif Şener çok tecrübeli bir siyasetçi. Akıllı siyasetçi nasıl ki gazeteciye teslim olmaz, o da gerektiği gibi davrandı, cevaplar verdi. Söylediklerini okuyucularımız da değerlendirecekler, tartacaklardır. Yalnız şunu özellikle vurgulamalıyım ki, sadece bizimle söyleşisi için Konya’ya geldi, yayın sonrası yemek eşliğinde samimi bir şekilde sohbet etti bizlerle, sonra da döndü Ankara’ya, yani sadece söyleşi için gelmişti Konya’ya. Biz, aynı teklifi iktidar partisinden de üç siyasetçiye yaptık, maalesef dönüş alamadık.

-Sizce sebebi ne?

UĞUR ÖZTEKE: Tabi AK Parti güçlü bir parti. Reis’in gölgesinde birçok partili siyasetçi kendini toplumun da, siyasetin de, basının da üstünde görüyor. Onlara yalvarmak, şirinlik yapmak lazım. Evet, biz, iktidar partisinin haberini yaptığımız zaman toplumun çoğunluğunun beğenisini kazanırız. Chic Sille Kafe’deki söyleşiden dolayı tepkiler aldık tabi. Ama gazetemiz muhabiri Ayşegül arkadaşımızın yazışmaları var, 4-5 gündür dönmeyen var. Bazılarını tenzih ediyorum ama AK Parti özellikle bu dönemde Konya’yı adeta nöbetçi vekillerle idare ediyor. Nerede AK Parti’nin haftalık toplantı yapan, Konya’nın gündemine yön veren vekilleri? Seçim bitti, ihtiyaç yok ki! Yüzde 70 oy aldık, gerisi tınnn. Biz hep birlikte böyle bir destek verirsek dönüp de şehre bakmaz tabi siyasetçi. Bu bakımdan kızamıyorum da, ama daha iyi yönetilmeyi hak ettiğini düşünüyorum bu şehrin.

-Pusula Yayın Grubu olarak farklı görüşlere, partilere yaklaşımınız, yer vermeniz, yayın politikanız… bu konularda okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

UĞUR ÖZTEKE: Gazeteciler olarak gazetenin genel yayın politikası üzerine pek fazla söz hakkımız yok, bir çeşit inşaat ameleliği yaptığımız söylenebilir. Genel yayın politikasına uymak zorundayız. Öncelikle şunu ifade etmek isterim; ekibime çok teşekkür ediyorum her bakımdan. Bugün bu şehirde Pusula gazetesi etkisiyle, alınan geri dönüşlerle her bakımdan 1 numara. Her şeyden önce istikrarıyla 1 numara. Elimizden geldiğince, yasal olan tüm partilere yer veriyoruz. Okuyucu her siyasi partiden bilgi almak, haberdar olmak ister. İşin doğrusu, partisine gönülden bağlı bir okuyucu bile diğer partilerin ne durumda olduğunu, neler yaptığını bilmek ister. Parti yöneticileri bile doğal olarak diğer partileri de merak eder. Biz, yönetenlerle yönetilenler arasında bir köprüyüz.

-Tüm partilere elden geldiğince yer vermeye çalıştığınızı söylediniz. Peki ne tür geri dönüşler alıyorsunuz, nasıl karşılanıyor haberleriniz?

UĞUR ÖZTEKE: Yüz yüze ya da telefonda bire birde samimi. Ama sosyal medyada bazı fake hesaplar, yerli yersiz atıp tutmalar zarar veriyor. Bu türden fake hesaplara göz yumanlar bir gün sıkıntının kendilerine döneceğini görecekler, geri tepen silah gibi.

RAKAMLAR VE EKONOMİK GERÇEKLER MASAYA YATIRILMALI

-Hüseyin Bey, Pusula WebTV’nin Abdüllatif Şener söyleşisini siz nasıl değerlendirirsiniz?

HÜSEYİN ALTAY: Sayın Abdüllatif Şener tabi tecrübeli bir siyasetçi. Samimi bir şekilde soruları cevaplandırdı. Tabi burada vaktin kısıtlı olması dezavantajdı. Mesela Sayın Şener çok çarpıcı bir mesaj verdi, neydi o mesaj? Sanayi ve tarım şehri Konya, yükselişte olan sanayisi ve ekonomisine karşılık Konya’nın Türkiye ortalamasının 2 bin dolar altında kişi başı GSMH’ye sahip olması. Bu durum ciddi anlamda tartışılmalıdır bence. Zira Konya’nın ihracat potansiyeli 2 milyar dolara dayanmış durumda. Diğer yandan tarım başta olmak üzere şehir canlı bir ekonomiye sahip.

-Ayşegül Hanım, Konya’daki siyasi parti örgütleriyle sürekli iletişim halindesiniz, haberler yapıyorsunuz. Siyasi parti örgütlerimizi basınla ilişkileri bakımından bize değerlendirir misiniz?

AYŞEGÜL ERTUL: AK Parti iktidar partisi olarak bu konuda aktif, doğal olarak. CHP ise az bir kitleye sahip olmasına rağmen ellerinden geleni yapıyorlar diyebilirim. Mesela, düzenli olarak basın açıklamaları yapıyorlar ihmal etmeden. MHP’ye gelince. Bu partimizi basınla ilişkiler noktasında biraz pasif görüyorum. Basınla pek bir diyalogları yok maalesef.

DEĞERLERİMİZ CADDELERDE, SOKAKLARDA YAŞATILMALI

-Uğur Bey, son yazılarınızdan birinde Konya Gazeteciler Cemiyeti’ni ele aldınız, cemiyetin internet sitesiyle ilgili siteminiz de vardı. Cemiyet ve çalışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz?

UĞUR ÖZTEKE: Ben cemiyetimize başkanlık da yaptım, halen de üyeyim. Cemiyetimizin çok daha aktif ve başarılı olması gerek. Neden olamıyoruz? Bu sadece cemiyetimizin başkanı Sefa Bey’in elinde olan bir şey değil. En başta 2’ye bölündük. Tek ve güçlü bir cemiyet vardı benim dönemimde, dimdik ve tek yürek. Şimdi bakıyoruz 2’ye bölünmüşüz. Ne yapıyoruz? Sefa benim kardeşim, başkanlığı ona devrettim. Sefa’yı eleştirenler yüzüne karşı eleştirmiyorlar. Tek yumruk ve güçlü bir cemiyet siyasilerin pek işine gelmez. Bakın size örnekler vereyim. Konya’nın ilk yaya üst geçidi açıldığında, benim dönemimde isminin rahmetli gazeteci Orhan Samur olmasını teklif ettim, kabul edildi ve oldu. Hakeza rahmetli Galip Yenikaynak’ın ismi de yaşadığı sokağa verildi. Şimdi o köprü yenilendi, Orhan Samur ismi tarihe karıştı. Niye, kime ne zararı vardı? Benim yaşadığım sokağın adı ‘Petekte’. Bazen sorarlar –de ile mi, -te ile mi diye. Her mahallede sokakta mutlaka bir değerimiz, hayırsever bir milletiz, okul falan yaptırmış birileri vardır. Onların ismini koysak daha güzel olmaz mı, Petekte, şurada burada diye isimler koyacağımıza? Adeta Konya basınını zayıflatmak ya da bitirmek için elbirliği içinde bir çaba var gibi! Yoksa niye Orhan Samur ismi kaldırılsın veya bir değerimizin ismi mahalleye veya sokağa isim olmasın? Ondan sonra Konya basını şöyle, muhabir böyle şikayet etmeler. Ee siz bu hale getirdiniz. Cemiyet dediniz buralara geldik, çok doluyum bu konularda. Hakkımı helal etmiyorum ben kendi adıma. Cemiyeti, bizi bu hale getirenler maalesef yüzümüze karşı gülen ama basın için hiçbir şey yapmayan  yöneticilerimizdir.

UĞUR İBRAHİM ALTAY FARKLI BİR PROFİL ÇİZİYOR

-Hüseyin Bey, bir gazeteci ve vatandaş olarak iki kimlikte Tahir Akyürek- Uğur İbrahim Altay dönemlerini karşılaştırır mısınız?

HÜSEYİN ALTAY: Ben gazetenin yazı işleri müdürü olarak belli bir çerçevede ve yayın politikamıza bağlı olarak görevimi yapmaya çalışıyorum. İl ya da ilçe belediyelerimizle haber temini konusunda bugüne kadar pek bir sıkıntı yaşamadık. Sağ olsun o kurumlarda görevini iyi yapan meslektaşlarımız, bize habere ulaşma noktasında yardımcı oluyor. Vatandaş olarak ise şunları söyleyebilirim; Samimi olmak gerekirse Tahir Akyürek’in toplumla bütünleşememesi, bir araya gelmemesi gibi bir algı vardı. Öyle miydi, bana göre değildi. En azından her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır diyerek Sayın Akyürek’in yönetim tarzına saygı duymuşumdur. Sayın Uğur İbrahim Altay ise göreve gelir gelmez esnafla, halkla bir araya geldi, onlarla oturdu konuştu, hatta çocuklarla, gençlerle top oynadı. Vatandaşın gözünde, Akyürek’in yapmadığını yaptı. Farklı bir profil çizdi. Böyle bir imaj verdi. Türkiye’de AK Parti’nin oyları genel olarak düşerken Konya’da arttı. Bunda Sayın Altay’ın bu imajının ve başarısının büyük rolü olduğunu düşünüyorum.

SPOR ALDATMA VE ALDATILMA ARENASI OLDU

Her hafta olduğu gibi yine sporla bitirelim söyleşimizi. Konya’da sporu, spora verilen önemi dünden bugüne kıyaslar mısınız?

UĞUR ÖZTEKE: Spor, Konya’da da Türkiye’de de tamamen göz boyama üzerine yapılıyor. Sadece bu konuda bir gün uzun uzun, tam sayfa konuşalım. Özetle şöyle ifade edeyim; Türk sporunda Sayın Cumhurbaşkanımızı dahi kandırıyorlar, yanlış yönlendiriyorlar bana göre. Bakın bir örnek vereyim. Şu anki basketbol federasyonu başkanımızı basketbol oynadığı zamanlarda yakinen takip eder, izler, severdim, hâlâ da böyle tabi. Cumhurbaşkanımız yakın bir dönemde bir demeç verdi;  basketbolda Avrupa’da ilk 10’da olma hedefi taşıdığımızı söyledi. Halbuki bu değerli federasyon başkanımız, aynı zamanda cumhurbaşkanı danışmanımız göreve geldiğinde Avrupa’da Türk basketbolu 7. idi zaten. Yani bana göre spor şu anda aldatma ve aldatılma arenası.

HÜSEYİN ALTAY: Yaklaşık 20 yıldır Konya basını içindeyim. Gazeteciliğe spor alanında başladım. Teknolojinin yetersiz olduğu zamanlarda zor koşullarda çalıştık. O dönemlerde (sporcu posterlerinin odaları süslediği dönem) vatandaşın sporculara ulaşması pek de kolay değildi. Ama şimdi sosyal medya ve akıllı telefonlar sayesinde sporculara, sporla ilgili her türlü bilgiye ulaşabiliyoruz. İlgi farklı yerlere kaydı. Hayatımızda sporun yeri ve önceliği artık eskisi gibi değil.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.