Ankara Üniversitesinden Sancar'a 'Üstün Bilim İnsanı' beratı

Ankara Üniversitesinden Sancar'a 'Üstün Bilim İnsanı' beratı
Nobel Kimya Ödülü sahibi Prof. Dr. Sancar'a Ankara Üniversitesince "Üstün Bilim İnsanı Beratı" verildi

Ankara Üniversitesi Senato Salonu'nda Prof. Dr. Aziz Sancar'a "Üstün Bilim İnsanı" beratı takdim töreni düzenlendi.

Sancar, törende yaptığı konuşmada, milliyetçi olduğunun basın tarafından da yazıldığını hatırlatarak Viyana bozgunuyla başlayan ve Birinci Dünya Savaşı ile sonuçlanan dönemin, Balkan felaketinin acısını hala içinde hissettiğini ifade etti.

Bütün başarılarının, bütün övgülerin altında bu üzüntüsünün bulunduğunu ve bunu üzerinden atamadığını dile getiren Sancar, şöyle devam etti:

"Şahsi hırsım var, başarmak istiyorum fakat onlar bana güç veriyor. Bize ne oldu, niye öyle oldu? Viyana'dan başlayıp Birinci Dünya Savaşı'na kadar niye her yıl Teksas kadar arazi kaybediyorduk? Onun acısı bende hala duruyor. Artık imparatorluk kuracak durumda değiliz fakat memleketimizi dünyanın en iyi memleketleriyle yarışacak duruma getirmek hepimizin görevidir. Şahsi başarı isteğimin yanında memleket için bunu ispat etmek için içimde bir hırs, bir istek var ve o bana güç vermiştir yıllar boyunca."

"Deney yaparsanız yolunuz daha kolay olur"
Diğer ülkelerle yarışmak için matematik, biyoloji, fizik, kimya ve tıpta mutlaka araştırma yapılması ve buna erken yaşta başlanması gerektiğine işaret eden Sancar, "Bunun için özellikle öğrencilerden ricam erken yaşlarda deney yapmaya çalışın. Ne kadar basit olursa olsun deney yapın." dedi.

ABD'ye gittiğinde hiç deney tecrübesinin bulunmadığını ve bu nedenle çok çabaladığını belirten Sancar, "Eğer deney yaparsanız sizin yolunuz daha kolay olur." diye konuştu.

"İki tebrik benim için çok önemli"
Mardin'de çok yakın Süryani arkadaşlarının, Kürtçe, Türkçe, Arapça konuşan insanların bulunduğunu dile getiren Sancar, Mardin'de Musevi tanımadığını ancak tıp fakültesinde Musevi bir arkadaşının olduğunu anlattı.

Nobel ödülü aldıktan sonra her din ve ırktan insandan tebrik geldiğini söyleyen Sancar, Avustralya'da yaşayan Süryani bir sınıf arkadaşıyla tıp fakültesinden Musevi bir sınıf arkadaşından gelen kutlamanın kendisi için özel olduğunu vurguladı.

Musevi arkadaşının isminin söylenişi "evliya"ya benzediği için arkadaşına böyle seslendiğini, arkadaşının da İbranice adını "Eviya" diye değiştirdiğini anlatan Sancar, mezuniyetin ardından İsrail'e yerleşen arkadaşının Nobel ödülü için kendisini tebrik eden bir yazı gönderdiğini, yazının sonuna "Ne mutlu Türküm diyene" diye imza attığını aktardı. Sancar'ın anlattıkları salondakiler tarafından uzun süre alkışlandı.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.