“Beni ırkçılıktan uzak tutan inancım”

Abdullah Ağralı. Tıp doktoru. Özel hastane işletmecisi. Kendini adeta sivil toplum kuruluşlarında hizmete adayan,  özellikle mültecilerin yurt içinde ve yurt dışında yardımlarına koşan, bazen bir sünnet organizasyonunda,  bazen bir sağlık taramasında, ama hep gönül desteği gereken hizmetlerde görmeye alıştığımız bir isim. AK Parti’den Milletvekili Aday Adayı.  Röportajımızda hem adaylığını hem de çalışmalarını konuştuk. Kürt kökenli olan Abdullah Ağralı’nın çözüm sürecine ilişkin yorumları da yine röportajda.

Röportaj: Çiğdem Kurut

Bu kadar hizmet yoğunluğunun arasında siyaset yapmaya nasıl karar verdiniz?

Yaşamdaki tüm hedefim hizmet etmekti. Seçtiğim meslek de hizmet etmede çok önemli bir misyonu olan tıp doktorluğu idi. Siyasete, hizmeti esas hedef olarak gördüğüm zamanlarda başladım. Devlet memurluğu görevinden istifa edip özel sektörde çalışmaya başlamamla birlikte siyasette daha aktif rol üstlenmeye başladım. Siyasetin doğru insanlarla, doğru yerde yapıldığı zaman hizmete dönüşeceği inancındayım. Bu yüzden de tercihim AK Parti oldu.

Milletvekili aday adayı olarak gerçekleştirdiğiniz ziyaretlerde nelerle karşılaşıyorsunuz?

Vatandaşlarımızın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’na karşı yoğun bir sevgisi var. Bu sevgi elbette bize de yansıyor. Halkımız görüş ve düşüncelerini rahatlıkla dile getirebiliyor. Beklentiler değişmiş durumda. İlçeler, köyler, beldeler olması gereken hizmetleri istiyorlar. Bunların gerçekleşmesi için atılan adımların istikrarla devam etmesini, büyümenin devam etmesini istiyorlar.

Geçtiğimiz dönemde de milletvekilliğine aday oldunuz ve yurt dışı seçim çalışmalarına katıldınız. Avrupa’da neyle karşılaştınız?

O dönem gurbetçi vatandaşlarımızın sorunlarını dinleyip dönemin Dışişleri Bakanı olan Ahmet Davutoğlu’na ilettik. İsveç Parlamentosunda Türk asıllı milletvekilini ziyaret ettik. Onlara Türkiye’nin selamı götürdük. Orada da büyük bir sevgi ve ilgi ile karşılandık.

Kürt asıllı bir milletvekili aday adayı olarak çözüm sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu süreçte herkesin samimi olması lazım. Doğru tespitle, siyasi hesap yapmaktan kaçınılması gerekiyor. Bizim batıda kullanacağımız dille, doğuda kullanacağımız dil aynı olmayabilir. Aynı şekilde Kulu’da kullanacağımız dille Akşehir’deki bir olmayabilir. Onun için hassas bir dönemden geçiyoruz ve Türkiye’nin bunu mutlaka başarması gerekiyor.

Çözüm sürecinde nasıl bir politika izlenmeli?

Kürt meselesini anlatırken ince çizgiyi aşmamak ya da insanları rencide etmemek adına bir Kürt olarak sizin söyleyemeyeceğinizi ben söyleyebilirim. Muhatabım Kürt olduğu zaman benim söylediğim yanlış anlaşılmaz. Bunu şöyle bir örnekle açıklayabilirim; Sizin çocuğunuza benim kızmam belki çocuğunuzun zoruna gidebilir. Ama siz kızarsanız “annemdir, babamdır kızar” diyebilir. Bu o kadar hassas ki; bir yandan Kürt sorununu çözelim derken Türk sorunu çıkarmaya gerek yok. Aslolan bizim aynı ailenin kardeşleri olduğumuzu bilmemiz  ve bunu belirtmemiz. Eğer benim çocuğum yaramazlık yaparsa onun kulağını benim çekmem lazım. Başkası çekerse farklı olur. Vatanımız bir, dinimiz bir. Tabi ki kolay bir süreç değil.

Bu süreci kolaylaştıracak unsurlar var mı?

Ben burada, tüm bu coğrafyada en önemli unsurun İslam olduğunu düşünüyorum. Bu bağ zayıfladığında akrabalık, kardeşlik bağı da azalıyor. Bunu gördüm. İki taraf için de öyle. Türk olsun, Kürt olsun fark etmiyor. Beni ırkçılıktan uzak tutan inancım. Değilse bana yapılan bir yanlışlığa tavrım farklı olurdu. Ama bizim tepkimiz Müslüman’ca olmak zorunda.

Gözlemlerinize göre Konya çözüm sürecine nasıl bakıyor?

Konya’da güzel bir hava, güzel bir hoşgörü var. Belki bir arada yaşama kültürü en iyi olan il burası. Mesela benim en iyi arkadaşım Kürt değil. Önyargıları ortadan kaldırmanın yolu,  gidip gelmek ve tanımaktan geçiyor. Konya’daki Kürtlerin yaşantısını da görmek lazım. Doğu ve Güneydoğu’da maalesef yanlış uygulamalar insanların bakış açısını çok etkilemiş. Bu bölgelerde birlik ve beraberliği sabote edecek çalışmalar yapılmış. Yapanlar belli. İnsanlar artık biliyor.

Nasıl bir milletvekili olacaksınız?

Hizmet için elinden geleni yapan bir Abdullah Ağralı göreceksiniz. Konya’ya ve Türkiye’ye hizmet için elinden geleni yapan, bugün nasılsa, milletvekili olunca da öyle kalan biri olacağım.