"Kaset Komplosu" Davası

ANKARA (AA) - Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile eski MHP'li yöneticilerin özel hayatlarına ilişkin olduğu iddia edilen görüntülerin yayınlanmasıyla ilgili Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in de aralarında bulunduğu 171 sanığın yargılandığı dava, sanık savunmalarıyla sürdürüldü.

Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı.

Duruşmada savunma yapan sanık eski polis memuru Erhan Sazil, iddianamede hakkında 26-30 Ekim 2009'da, İstanbul'da müşteki Feridun Pehlivan'ın Kadıköy'deki adresine ses ve görüntü aktarma cihazı yerleştirmek için yapılan çalışmalarda eve giren kişi olduğu ve bu eylemin gerçekleştirilmesi için destek görevlerde yer aldığına yönelik suçlamada bulunulduğunu söyledi.

O dönem, İstanbul'da İstihbarat Şube'de görevli olduğunu ve iş yerinin Kadıköy'de bulunduğunu belirten Sazil, müştekinin adresinin bulunduğu Kadıköy'de telefonunun sinyal vermesinin, bu semte iş için, gezmeye ya da alışverişe gitmesinden kaynaklanmış olabileceğini öne sürdü.

Sazil, "Ben bu çalışmaya ne aktif ne de çevre güvenliğiyle ilgili olarak katıldım." dedi.

Örgüt üyeliğine yönelik iddiayı da reddeden Sazil, FETÖ'nün kriptolu haberleşme programı ByLock'u kullanmadığını, bu suçlamanın yanlışlıkla veya hatayla yapıldığını düşündüğünü öne sürdü.

Suçlamaları kabul etmeyen Sazil, tahliyesini ve beraatini talep etti.

- Dinlemeler yapılırken askerde olduğunu savundu

Sanık eski memur Süleyman Bağlan da İstanbul İstihbarat Şube Müdürlüğünde 2008-2014 yıllarında görev aldığını ve dinleme işi yaptığını belirterek, hakkında yapılan idari soruşturmalarda, bir kusuru bulunmadığı belirtilerek ceza verilmediğini anlattı.

Bağlan, iddianamede İbrahim Erkan Bayıllıoğlu ve Ahmet Hurşit Tolon'un telefonlarının dinlenmesiyle ilgili suçlama yapıldığını ifade ederek, bu kişilerin dinlendiği belirtilen tarihlerde Ankara'da askerlik yaptığını anlattı.

Askerlik görevini Temmuz 2009-Ocak 2010'da yerine getirdiğini bildiren Bağlan, ayrıca Saygı Öztürk ve başka kişilerin dinlenmesiyle ilgili evraklarda aidiyet numarasının bulunmasının da dinlemeleri kendisinin yaptığı anlamına gelmeyeceğini öne sürdü.

"Yapmadığım dinlemelerden dolayı 3 kez haksız yere gözaltına alındım." diyen Bağlan, söz konusu dinlemeleri kimin yaptığına dair kayıtların istenmesi durumunda bu dinlemeleri kendisinin yapmadığının görüleceğini savundu.

- ByLock'u bilinçsizce indirmiş

Bağlan, örgüt üyeliği iddasını da kabul etmedi.

Ailesiyle görüntülü telefon görüşmesi yapmak için bir program aradığı sırada 'play store'dan örgütün kriptolu haberleşme programı olduğunu bilmeden ByLock'u indirdiğini fakat hiç kullanamadığı için sildiğini öne süren Bağlan, bu indirme işleminin FETÖ ile bir bağı olmadığını öne sürdü.

"ByLock'u bilinçsizce indirdim ama aktive edip kullanamadım." diyen Bağlan'a, Mahkeme Başkanı Bayram Kantık, emniyette verdiği ifadesinde "tango" ve örgüt üyelerinin kullandığı "kakao" programlarını indirdiğini söylediğini hatırlattı.

Bağlan, bunun üzerine ailesiyle görüntülü görüşebilmek amacıyla daha sonra indirdiği "tango" programını kullandığını iddia etti.

"Vatanıma, milletime, devletime ihanet etmedim. Hayatımın hiçbir döneminde FETÖ'nün müridi olmadım. İddiaları reddediyorum." diyen Bağlan, tahliyesini ve beraatini talep etti.

- Suçlamaları kabul etmedi

Başka bir davadan tutuklu sanık emekli polis memuru Ceyhan Berberoğlu da savunmasında Ankara İstihbarat Şube Müdürlüğünde görev yaptığını, iddianamede Yusuf Ziya Yağmur, Ahmet Hurşit Tolon ve Gülen Bayıllıoğlu'nun usülsüz olarak dinlenmesiyle ilgili suçlamada ismi geçtiğini söyledi.

Bu şahısları dinlemediğini, bununla ilgili kayıtların İstihbarat Daire Başkanlığından talep edilmesi durumunda bu durumun net şekilde ortaya çıkacağını savunan Berberoğlu, yapılan dinleme işlemlerinin yedi ayrı hukuki denetimden geçip önlerine geldiğini anlattı.

Berberoğlu, "Önümüzde bir monitör, kör bir kasa, o da aidiyet numarasıyla irtibatlandırılıyor. Biz kendi basit şifremizle bilgisayara girerdik. Açıldıktan sonra sicilimiz düşerdi altına. Sonra da dinlemeyi yapardık. Girilen numarada bulunan ses dosyası, önemli görüşmeler varsa tapeye çevrilirdi veya biz yazardık onu. Onu da büro amiri görür. Değerlendirmeler ona aittir. Gerekirse imha işlemi yapılırdı. İmha tutanağında da sadece imzamız olurdu. Bunu da herhangi bir memur yapabilirdi. Bu yaptığımız işlem şu anda da aynı şekilde devam ediyordur." ifadelerini kullandı.

ByLock kullandığı iddiasını da kabul etmeyen Berberoğlu, tahliyesini ve beraatini talep etti.

Duruşmada, İzmir İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli eski polis Memduh Tosun da suçlamaları kabul etmediği savunmasında tahliyesini ve beraatini istedi.