ADAM GİBİ TRANSFER YAPIN!

Süleyman Sayan

Ligin yeni ekibi Konyaspor ile ülkemizi iki sezondur UEFA Avrupa liginde temsil eden Göztepe şeklinde mi bakmalıydık bu maça? Ya da lige çıktığı sene flaş sonuçlar ve akıllı transferler ile adından söz ettiren Göztepe ile Aykut Kocaman dönemini mumla arayan hocanın bireysel başarısıyla bir yerlere gelmiş Konyaspor mu? Ya da bırakalım bu maçı, genel mi bakalım. İflas etmiş, bitmiş şimdiden küme düşmüş, işin kötü tarafı içerde de bazıları bu durumu kabul etmiş mi? Futbolcular paralarını mı alamıyor, siyahi oyunculara ırkçılık mı yapılıyor, takımın içinde neler oluyor. Gruplaşma hat safhada mı, takımı menajerler mi yönetiyor? Store çok zor şartlarda mı takıma devredildi.

Hepsine kocaman bir çizgi çekelim. O oyuncu, bu oyuncu değil sıkıntı basit, kim nasıl aldı bilmiyorum, şu aşamada bilmek de istemiyorum. Ofansif orta saha ve golcü bu takımın olmazsa olmazı. Hadi Mehdi ile bir yere kadar ofansif orta saha problemini çözdük sonra… 5 milyon mu verirsiniz, 10 milyon mu verirsiniz bilmiyorum. Bize adam akıllı golcü alın, golcü. Daha dün lige çıkmış Alanya Vagner Love’ı bir avuç insana oynayan Başakşehir’in Emmanuel Adebayor’u aldığı, neredeyse bütün puanları Eto’a bağlı Antalyaspor ve alt liglerde bile premier lig tozu yutmuş oyuncuların kol gezdiği ülkemizde bize layık görülen gol atamayan golcüleri görünce geriye kalanlara kızamıyorum.

Dün takımın sağbekine o golü neden atamadın diye kızdık belki de yahu adam sağbek takımın en golcüsü bu içler acısı bir durum. Topu aldık getirdik getirdik kalenin önünde beşe iki oynuyoruz artık o ona bakıyor bu ötekine arada bir şut çekiyoruz onda da çekmememiz gereken yerde.

Öteki taraftan bakıyorum, ortada bir mücadele var kazanma arzusu var ama işte arzu yetmiyor, yetenek de gerekiyor. Bunları aşacağımıza inanıyorum.  Türkiye Kupası’nda Trabzon ile eşleşmemiz bir çoklarının aksine benim hoşuma giden bir eşleşme oldu. Kaba tabirle Trabzon lige abanacak, kupaya devam etmesi şu aşamada Trabzon’a ekstra bir şeyler vermez. Kaldı ki Rıza Çalımbay çalıştırdığı takımlarda tek kulvarda giderken başarılı olmuştur. Ha lige asılmayacak kupaya yönelecek olurlarsa da çok zor bir kura çantada keklik değil derim.

Gelelim Fenerbahçe maçına; yönetici büyüklerimizle bazen görüştüğümüz oluyor. Bazen eski yöneticilerle fikir alışverişinde bulunduğumuz oluyor. Ben onlara sadece standardımızı sormak istiyorum. Bir takımın bilet konusunda bir standardı olur mesela derki lig maçları 20 TL Avrupa ve büyük baçlar 30 fiyat değişebilir. Sezona 15 TL ile başlatıp Avrupa maçında 25 yapıp Bursa maçında 5 TL’ye düşürüp, Fenerbahçe maçında 65 TL yaparsan böyle bir zamanda ancak eleştiri alırsın ve bu eleştiriler genelde olumsuz olur bunun mantığı ve standardı nedir bana bir açıklasın.

Göztepe maçına kısaca değinecek olursak elimizdeki kadronun yetersizliğine göre hoca takım içinde sürekli bir arayış içinde takımı benimsemesi işini düzgün yapmasını takdir ediyorum. İlk yarı topu rakibe verip hızlı ataklar ile sonuca gitmeyi düşünmesi son derece normal ve olması gerekendi. Göztepe takımı yaş ortalaması yüksek takım ilk yarıyı gol yemeden bitirirsek ikinci yarı bir şekilde gol bulurum bulmasam da İzmir’den 1 puan kötü değil diye düşündü.  O fazla motivasyonun verdiği talihsiz pozisyon olmasa belki istediğimizi almış dönecektik. İkinci yarı doğal olarak Göztepe bekledi ama bu seferde kaleye topu sokacak beceriyi gösteremedik.

Sonuç olarak; ilk yarının son haftasına girerken puanla girmek çok güzel olacaktı. Fenerbahçe maçının önemi ise artık kalacak gidecek oyuncular için son fırsat diyebiliriz. Artık son çırpınışlar olacağından bitse de bir rahatlasak yerine heyecanı bol bir maç bizi bekleyecek. Bir de İstanbul takımları ile git-gel yaşayanlar iki takım arasında kalan destekçilerimiz var onlarda artık her kötü sonuçtan sonra velveleye yapmak yerine takıma destek olsunlar. Bu takım küme düşmeyecek! Adam gibi transfer yapılacak ya da yapılacak.

Son cümlemi de tırnak içinde Allah’a İslam dinine peygambere ve yaşadığımız şehre ve insanına küfür edip hakaret etme acziyetini gösteren mahluklara tepki vermeyen İzmirlilere söylemek istiyorum. İçinizden bunları temizlemediğiniz sürece size takılan o lakaptan kurtulamayacaksınız. Ayrıca benim yöneticime ben kızarım. Benim yönetimimden herhangi birine laf söylemek hiçbir İzmirlinin haddine değildir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.