Prof. Dr. Ahmet Uzun ayakkabıların yalnızca bir ihtiyaç ürünü olmaktan çıkıp, bireylerin kimliklerini ve yaşam tarzlarını yansıttıkları birer sembol haline geldiğini belirterek, "Özellikle son yıllarda moda, sağlık ve çevresel faktörlerin birleşimi, tüketici davranışlarını önemli ölçüde etkilemiştir. Türkiye'de ayakkabı kullanımına baktığımızda, aynı ayak numarasına sahip 60 kilogram biri ile 90 kilogram birinin aynı ayakkabıyı kullandığını görüyoruz. Oysaki vücut kitle indeksine göre ayakkabı kullanımı da değişmelidir." dedi.
Hikmet İlim ve Sanat Derneği (HİSDER)in Karatay Belediyesi Şemsi Tebrizi Sosyal Tesisleri'nde düzenlediği Pazartesi Toplantıları'nda Selçuk Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Ayakkabı Tasarımı ve Üretimi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uzun "Ayakkabı Tercihi ve Önemi" hakkında slayt eşliğinde dernek üyelerine bilgi verdi.
Üniversite olarak Türkiye'nin ilk ve tek "Ayakkabı Tasarımı ve Üretimi" lisans programına sahip olduklarını belirten Türkiye'nin ayakkabı alanındaki tek profesörü olan Ahmet Uzun, Türkiye'nin ilk Ayakkabı Tasarımı ve Üretimi Bölümünün Selçuk Üniversitesinde Mimarlık ve Tasarım Fakültesinde açıldığını, YKS sıralamasında eşit ağırlık puan üründe ilk yüz binde yer alarak Selçuk Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Ayakkabı Tasarımı ve Üretimi Bölümünü tercih eden öğrencilere 4 yıl süresince asgari ücret tutarında burs verildiğini, bu bölümden mezun olanların öğretmen olarak atama şansının yüksek olduğunu, öğrencilerinin TEKNOFEST yarışmalarını katılacağını belirtti.
AYAKKABININ GÜNLÜK HAYATTAKİ ÖNEMİ
Ayakkabıyı ayakların yere değmemesini sağlayarak yerdeki yabancı maddelerden zarar görmelerini ve aşırı sıcak veya aşırı soğuk hava koşullarından olumsuz etkilenmelerini önleyen ve şık görünmeyi sağlayan her türlü ayak giyimi olarak tanımlayan Uzun, ayakkabı sadece ayaklarımızı dış etkenlerden koruyan basit araçlar olmanın ötesinde; sağlık konforumuzu, stilimizi , hatta sosyal hayatımızı etkileyen önemli bir unsur olduğuna değindi.
Günümüzde ayakkabı üretim tekniklerindeki hızlı ilerlemeler ve tasarım çeşitliliğinin artışı, ayakkabı endüstrisinin hem estetik hem de işlevsel taleplere yanıt vermesini zorunlu hale geldiğine vurgu yapan Uzun, "Ayakkabılar, yalnızca bir ihtiyaç ürünü olmaktan çıkıp, bireylerin kimliklerini ve yaşam tarzlarını yansıttıkları birer sembol haline gelmiştir. Özellikle son yıllarda moda, sağlık ve çevresel faktörlerin birleşimi, tüketici davranışlarını önemli ölçüde etkilemiştir. Türkiye'de ayakkabı kullanımına baktığımızda, aynı ayak numarasına sahip 60 kilogram biri ile 90 kilogram birinin aynı ayakkabıyı kullandığını görüyoruz. Oysaki vücut kitle indeksine göre ayakkabı kullanımı da değişmeli. Cihazlar, kişinin vücut kütle indeksi ya da mesleğine göre nasıl bir taban yapısına sahip ayakkabı kullanması gerektiğini öğrenmemizi sağlıyor. Ayakkabı seçiminizi ikindin yapın.Ayak şişliğinden ayağınız yarım numara fark ediyor" diye konuştu.
AYAKKABI TERCİHİ YAŞANTIMIZ AÇISINDAN ÖNEM TAŞIYOR
Her gün giydiğimiz ancak önem vermediğimiz ayakkabı otomobillerdeki lastik gibi önemli bir işleve sahip olduğuna vurgu yapan Uzun, ayakkabı da 30 parça bulunduğunu, ayakkabı tercihinin bel ağrılarını tetiklediğini, ayağımıza göre ayakkabı giymemiz gerektiğini, 16-54 numaralar arası ayakkabının bulunduğunu, tarz ve marka takıntısının ön plana çıktığını, 400 milyar dolarlık ayakkabı pazarında 5 milyar dolar ARGE çalışmalarına ayrıldığını ortpedik ayakkabının kişiye özel, anatomik yapının herkese yönelik olduğunu söyledi.
Uzun, yapay zekânın ayakkabı tasarımdaki önemine değinerek sektörün gelişmesinde üniversite-sanayi işbirliğinin yanında teknolojiyi takip ettiklerini, Konya Büyükşehir Belediyesi ile işbirliğine gittiklerine değinerek şoförlerin ayak tabanında oluşan basınca göre bir ayakkabı modeli üretmeyi hedeflediklerini, 878 şoförün ayak yapılarının incelendiğini, bu proje neticesinde araçta debriyaj, gaz, fren kullanan yani aktif olarak ayaklarını kullanan tüm sürücüler için geçerli olacak bir proje üzerinde çalıştıklarını, 1,5 milyon lira bütçeli projenin onaydan geçtiğini ifade eden Uzun, "Nike'ın konsept tasarımcısı olan günümüzde ise Bottega Veneta ve Balmain'in baş tasarımcısı, Safa Şahin her gün Nike'ı etiketleyerek çalışmalarını sosyal medyadan yayınladı. Nike'tan aldığı telefonla hayatı değişti. 'Bizimle çalışmak ister misin?' teklifini kabul ederek Amerika'da 60 bin dolar maaşla işe başladı" dedi.
AYAK YAPIMIZI BİLMEMİZ GEREKİR
Ayakkabı yapılarını örneklerle ele alan Uzun, "Düztaban ayak kemerinin çok düşük olması olarak bilinen düztabanlık sonucu ayak iç kavisi düzleşir ve yürüme esnasında ayağın iç bölgelerine daha fazla baskı uygulanır. Düztabanlı kişilerde ayakkabının iç kısmının daha fazla yıprandığı görülebilir. Bu ayak tipi için en sağlıklı ayakkabı, ayağın içe doğru aşırı hareketini önleyen, yastıklama ve destek sağlayan sağlam bir orta tabana sahip ve ayağın dengelenmesine yardımcı olan ayakkabı modelidir.Yüksek kemerli ayak ,ayak kemerinin yüksek olması, ayağın dış kısmında daha fazla ağırlık taşınmasına, ayakta daha az şok emilimine ve bacaktan gövdeye daha fazla kuvvet iletilmesine neden olur. Bu ayak tipinde, ayakkabının dış tarafı daha fazla yıpranır. Yüksek kemerli ayakta en sağlıklı ayakkabı şok emilimi sağlayarak bacaklara iletilen kuvvet miktarını azaltan, orta tabanı daha az destek daha çok yastıklama sağlayan ayakkabılardır" şeklidne konuştu.
DENENMEDEN AYAKKABIYA KARAR VERİLMEZ
Ayakkabı seçerken dikkat etmeniz gereken hususları karşılaştığı ayak sorunları çeken insanlar üzerinden anlatan Uzun, "Her zaman belirli bir ayakkabı numarası giyiyor olsanız bile ayakkabı tercih ederken mutlaka deneyerek karar verin. Ayakkabı burnunun sivriliğidir. Uzun süre sivri burunlu ayakkabılar kullanmak, ayak parmaklarında şekil bozukluklarına, bunyonlar, çarpık ayak parmakları, çekiç parmaklar, batık ayak tırnakları, topuk dikeni ve ayak bileği ağrıları gibi ayak sorunlarının bir nedeni olabilir. En uzun ayak parmağınız ile ayakkabının ucu arasında boşluk olduğundan emin olmak, özellikle şeker hastalarının ayağı tahriş edebilecek herhangi bir etiket, dikiş veya başka malzeme olup olmadığını görmek için ayakkabının içini kontrol etmemiz gerekir" dedi.
Sohbetin soru cevap kısmından sonra HİSDER Başkanı Prof. Dr. Önder Kutlu ve Dernek Saymanı Ahmet Uğur tarafından Prof. Dr. Ahmet Uzun'a dernek plaketi takdim edildi. Toplantı toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.